Apnapan☁️

3☁️ [M]

Sabah kalktığımda ne Mina nede Jin yoktu. Korkuyla yataktan kalkıp alt kata indim. İkisi de mutfakta birbirleriyle uğraşarak kahvaltı hazırlıyorlardı.

"Günaydın baba!"

Beni gördüğünde gülümseyip sarılmak için koştu. Kocaman sarılmak için bende eğildim. Sımsıkı sarılıp kucağıma aldım ve Jin'in yanına gittim.

"Ne yapıyordunuz bakalım?"

"Çok güzel bir kahvaltı hazırlıyoruz baba bu sefer yiyeceksin demi? Her gün bana kahvaltı hazırlıyorsun ama sen yemiyorsun üzülüyorum."

"Yiyeceğim kızım.

"Şey Jin baba."

"Efendim?"

"Bu bu bugünde burada kalır mısın?"

"Kalmaz."

Dedim ama tahmin ettiğimin aksine konuşuyordu.

"Kalırım kızım ama şirkette birkaç işim var amcanla onları halledip gelirim."

"Bende amcamı görmek istiyorum!"

"Baban izin verirse gelebilirsin."

"Baba noluuuuur.."

Minik kedi bakışlarını atınca kıyamadığım Mina'ya baktım.

"Gidebilirsin ama işin uzun mu Jin? Birde malum kişi var mı?"

"O ne alaka Tae?"

"Çok alaka cevap ver."

"Oda şirket çalışanı Tae saçmalama."

"İyi. Çok oyalanmamaya çalış."

İç çekip önüne döndü.

"Kahvaltı hazır."

*Yarım saat sonra.*

"Kızım artık beğenecek misin?"

"Ya baba ben pembe giymek istemiyorum! Bana mavi elbisemi ver."

"En başta neden demiyorsun o zaman Mina?"

"Ya karar verememiştim."

Üstünü giydirip saçını düzenledim. Ardından Jin'in elini tutarak dışarı kapıya gittiler.

"Baba hemen geleceğiz! Korkma tamam mı? Ağlama da anlarsam bende ağlarım."

"Tamam kızım."

Diyerek yanağını öptüm ardından Jin'in elini tutup giderken el salladı. Bende karşılık olarak el salladığımda Mina Jin'e bir şey dedi. Sonra Jin koşarak yanıma geldi.

"Üzgünüm Mina istedi diye yapıyorum. Ama birazda ben istemiş olabilirim."

Ne olduğunu anlamamışken dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Geri çekildiğinde dudaklarını yalayıp imalı bir bakıştan sonra koşarak Mina'nın yanına tekrar gidip arabaya bindiler. Kapıyı kapattığımda gözlerimin önüne gelen anla sırıttım. Harbiden öpmüştü değil mi? Ayy en son böyle bir öpücüğü ayrılmadan bir gün önce vermişti bana. Düşüncelerimden sıyrılıp üst kata çıktım. Yatağı toparlayıp bulaşıkları makineye dizdim. Daha akşama çok vardı. Sıkıntıdan evde dolanıp duruyordum ki akşam için yemek yapma kararı aldım. Birçok çeşit yemek yapmaya dalmışken Jungkook'un aradığını gördüm. Hemen açtım.

"Efendim Jungkook?"

"Nasılsın Taehyung?"

"İyi olmaya çalışıyorum Jungkook. Sen?"