Rüzgar'ın Ağzından:
Dün geceBilmem kaçıncı kez elime aldığım telefonu bıraktıktan sonra tekrar elime aldım, bu defa kararlıydım. Sadece arayıp iyi olup olmadığını soracaktım ama neden böyle arayıp aramamak arasında kalmıştım bilmiyordum. Elime telefonu alıp Küçük Fare'nin arkadaşından tek seferde aldığım telefon numarasına baktım. Nasıl da korkmuştu numarayı istediğimde,aslında çok da korkutucu bir şekilde istememişim yani en azından ben öyle düşünüyordum.
Elime aldığım telefondan elimi numaranın üstüne götürüp arayacaktım ki vazgeçtim.
Aramak yerine mesaj atmaya karar verdim.
Mesaj atmaktan da vazgeçmemek için yazdığım mesajı hızlıca gönderdim.Gönderilen:
Daha iyi misin Küçük Fare ? "Mekana geldiğimden beri deli gibi merak ediyordum. Aceba gerçekten iyi olmuş muydu? Kollarımın arasına düşerken endişelenmiştim ve o Uraz denen şerefsiz Küçük Faremi benden almaya çalışmıştı. Düşündükçe çıldırıyordum , eğer Küçük Farem o durumda olmasaydı onu kesinlikle orada sikerdim. Çok geçmeden mesaj gelmişti.
Gönderen:
" Kimsiniz? "Okuduğum mesajdan sonra kaşlarım çatıldı.
Kim ona iyi misin diye mesaj atıyordu, hem benden başka kim ona küçük Fare diyordu?Gönderilen:
" Birini mi bekliyordun yoksa ?! "Umarım beni çıldırtacak şeyler yazmazsın Küçük Fare!
Gönderen:
" Hayır sadece bugünlerde hayranlarım tarafından sıkça bu şekilde mesajlar aldığım için sordum. Yoksaa siz de onlardan biri misiniz? "Elimdeki telefonu sıktım. Ona başkaları mesaj atıyordu öyle mi? Hem de ne dedi "hayranlarım" şimdi o güzel mesajları götlerine sokacağım ben!
Gönderilen:
" Hayranlarını siktirtme bana şimdi , kim lan onlar !! "Sinirle gelecek olan mesajı bekledim, tâbi buna beklemek deniyorsa, ayağa kalkmış deli gibi dönüyordum.
Gönderen:
" Kimse kim sanane? tekrar yazmazsanız sevinirim "Ne kadar uyarsam da yine bana "sanane" demişti. Sanırım beni gerçekten çıldırtmaya çalışıyordu.
Gönderilen:
" İyi söyleme gelip kendim öğrenirim. 15 dakikaya aşağıda ol, eğer bir dakika bile gecikirsen kendini ölmüş bil "Telefonu elimden bırakıp gidecektim ki bir defa daha gelen mesaja baktım.
Gönderen:
" Ya sen piskopat mısın? Sadece şaka yapmıştım, hem ciddi olsam bile sanane? Sakın gelme dışarıya çıkmam ona göre! "Piskopat olduğumu bilmen ne kadar güzel Küçük Farem , dışarıya çıkmaz mısın? çıkma da göreyim!
Gönderilen:
" Ben şaka yapmıyorum ama! 10 dakikan kaldı gelmezsen evine gelip zorla götürürüm "
Elimdeki telefonu fırlatıp çıktım. Garajdaki arabama binip hızlıca sürmeye başladım.
Umarım gelirsin Küçük Farem umarım.. çok da uzun olmayan yol bittikten sonra geçen onu bıraktığım yerde durdum ve arabadan indim.
Ne demişti şuaryı döndüğümde ikinci ev , söylediği yere doğru dönüp gidecektim ki zaten gelmişti. Gözüm direk ben buradayım diye bağıran bacaklarına gitti, nasıl bu şekilde dışarıya çıkmıştı!! Sanırım beni katil etmek istiyordu" Arabaya bin! "
Dediğimi yapmadan hâlâ gözlerimin içine bakıyordu ve bu daha çok delirmemi sağlıyordu. Kolundan tutup hemen arabının içine bindirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA'NIN OĞLU
Teen FictionZamanla Babasından Nefret Eden Bir Mafya'nın Oğlu Ve Onun Küçük Fare'si... Bölgenin en büyük Mafyalarından birinin oğlu olan Rüzgar, sıradan bir kız olan Kayra'ya aşık olabilecek mi? Ya da sıradan bir kız olan Kayra, oldukça sade ve adranalinsiz ola...