8.Bölüm

2.8K 127 10
                                    

Tekrar yeni bir bölümmm!!!

Keyifli okumalar canım okurlarım...

RÜZGAR DEMİR

Dün gece;

Okuldayken neden olduğunu bilmediğim bir şekilde onu her zaman sakinleşmek için tek başıma gittiğim yere götürmek istedim.
İlk başta karşı çıksa da reddetmedi, daha doğrusu edemedi. Onun bu halleri gerçekten keyifliydi. Ruh hastası biri olmasam gerçekten kahkahalarla gülebilirdim.

Normalde bana öküz diyen ve o şekilde sözüme itaat etmeyenleri asla yaşatmazdım, yapıma tersti  ama o bir kızdı ve ben tâbi ki de ona hiçbir şey yapmayacaktım.

Sadece onun benden öyle korktuğunu görünce aklıma gelen ilk fikirle kölem olmasını istemiştim. Biraz eğlenmekten birşey olmazdı sonuçta.

Binaya geldiğimizde her zamanki gibi en yukarısına çıkmaya başladım. Hafif bir şekilde kafamı arkaya çevirdiğimde nefes nefese bana yetişmeye çalışıyordu. Bu hâli istemsizce sırıtmama neden oluyordu.

En yukarıya çıktığımda ayaklarımı aşağıya doğru sarkıttım. Sonunda o da korksa bile yanıma gelip oturdu. Aşağıya doğru baktığında ne tepki verecek diye merakla yüzüne bakıyordum.

Ona yandan bir bakış attığımda birden bana sarıldı. Onun gözlerine baktığımda isteksizce bakışlarımı çeviremedim. Sonunda ne yaptığının farkına varıp benden ayrıldı .

Ona "hani korkmuyordun ? " diye sorduğumda " korkmadım sadece biraz şey oldu, birden başım dolandı " dedi. Gerçekten çok inatçıydı. Bir kere de korktum dese ölürdü sanki! Gerçi benimde ondan farkım yoktu. Küçülüğümden beri çok inatçıydım.

Küçüklüğümü hatırlayınca ona istemsizce şimdiye kadar kimseye anlatmadığım geçmişimi anlatmaya başladım.

Ben, Rüzgar Demir! Neden ona bunları anlatıyordum tam olarak bilmesem de sanırım bana güven veriyordu...  15 yıldan beri ilk kez birine güvenmeye çalışıyordum .

Ona olanları, şimdiye kadar kimseye anlatmayıp hep içimde tuttuğum geçmişimi anlatmaya başladım. Bazen anlatıyor bazen ise biraz durup ciğerlerime çekebildiğim  kadar oksijen çekiyordum. Kimi zaman ona doğru dönüp baktığımda beni büyük bir dikkatle dinliyordu ve bu beni rahatlatmaya yardımcı oluyordu. Ona her şeyi anlatttıktan sonra bir anda beni kendine çekti ve sarıldı.

Onu itmeden bana sarılmasına izin verdim. Omzumda sessizce ağlıyordu. Bunu  t-shirtümü ıslatmasından anlamıştım. Sonra bana ağlamamı, kimseye birşey bir şey söylemeyeceğini söyledi. Ben de ona daha önce çok denediğimi ama her seferinde başarısız olduğumu söyledim. Bunları gerçekten neden ona anlatıyordum bilmiyordum ama beni gerçekten rahatlatıyordu. Biraz daha öylece bana sarıldıktan sonra bana o gün okulda küçükken kaza geçirdiğimde gözlerimin bu kaza da mı bozulduğunu sordu. 

" Yalan söyledim "

"Nasıl böyle bir yalan söylersin? "

" Sende sözüme itaat edip yanımdan kalkmasaydın böyle bir yalan söylemezdim "

" Eğer kalkmasaydım Emre'yle kavga edecektiniz "

Yine Emre dedi! Neden bilmiyorum ama o bir erkekten bahsedince istemsizce sinirleniyordum. Özellikle de şu Emre, gerçekten artık iyice sinirlerimi bozumaya başlamıştı....

Daha fazla düşünüp kafayı yememek adına konuştum.

" Ee, ne güzel işte, yumruğumun tadına bakardı. Bak her yerde bu kadar sağlamını bulamaz "

MAFYA'NIN OĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin