24. Bölüm

2K 90 98
                                    

Yeni bölüm hepimize hayırlı olsun.


" Nasıl kanka oluyor mu? "

Şok bir şekilde 'yapmaya' çalıştığımız parçalara baktım.

İki üç defa yapmaya çalışmıştık ama olmamıştı. Her seferinde pes etmeden yapıyorduk ama neresinde hata yapıyorduk bir türlü anlamıyordum.

Göz ucuyla Emre ve Rüzgar'a baktım. Parçaları dikkatle tek tek yapıyorlardı. Çok odaklı duruyorlardı.

Elimi başıma götürdüm.

" Of ya, bu defa nerede hata yaptık ki? "

" Yanlış anlamayın ama başlı başına bir hata gibi "

Kafamı sesin geldiği yöne çevirdiğimde sadece ismini listeden tanıdığım Tarık gözlerini kısarak yapmaya çalıştığımız çadıra bakıyordu. Bakışları sanki bir faciaya yol açmışız gibi duruyordu.

O kadar da kötü(!) değildi bence

Göz devirdim. Sinirle parçaları birbirinden ayırırken bakmadan konuştum.

" Yeni başlamıştık zaten. İlk deneyimimiz "

" Yeni başladığınız belli. Yani yanlış anlamayın ama parçaları baştan aşağıya ters takıyorsunuz "

Elimdeki parçayı sinirle yere bırakarak kafamı kaldırıp yüzüne baktım.

" Asıl sen beni yanlış anlama ama şuan beni oyalıyorsun. İzin verirsen yapacağız Çok biliyorsan gidip kendi çadırını kur! "

Elleriyle saçlarını karıştırdı.

" Şey rahatsız ettiysem özür dilerim. Ben sadece uyarmak istemiştim. "

Derin bir nefes alıp verdim. Çocuğu biraz fazla terslemiştim sanki.

" Asıl ben özür dilerim ya. Kusura bakma biraz sinirliyim "

" Hayır, sorun değil . İsterseniz yardım edebilirim "

Kaşlarımı çattım. Birbirimizle aynı sınıfta olmamıza rağmen bir kez olsun konuşmamıştık bile yardım etmesine hiç gerek yoktu.

" Ay çok iyi olur valla ya! Zaten biz bu gidişle sabaha kadar bitiremeyip dışarıda uyumak zorunda kalacağız ve ben dışarıda uyumayı asla istemiyorum. Düşünsene kurtlar falan vardır burada onlara yem olmaya hiç niyetim yok "

Tarık gülümserken Sanem'in koluna bir tane yapıştırdım.

" Hayır arkadaşıma bakma sen. Biz halledebiliriz "

Sanem kaşlarını çatarak yerdeki parçayı alıp gösterdi.

" Nasıl halledebiliriz kanka? Dört beş
defa falan yapamya çalıştık herhalde. Halledebilseydik şimdiye halletmiştik
zaten! "

Derin nefes aldım. Tam itiraz edecektim ki, Tarık konuşmama izin vermedi.

" Üzgünüm ama arkadaşın haklı, yardım edeyim. Yarım saate falan biter "

Kaşlarımı çattım.

" Gerek yok dedim. Sen önce gidip kendi çadırını kur! "

Elini havaya kaldırarak baş parmağıyla
biryeri işaret etti. İşaret ettiği yöne kafamızı çevirdik.

" İşte orada. Çoktan bitirdim ben "

Çadıra baştan aşağı süzdüm.

" Valla bildiğin çadır gibi olmuş "

MAFYA'NIN OĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin