Merhabalar 🤗
Final bölümü ile geldim. 🙆🏻♀️
Oy verdikten sonra bölümü okumaya geçebilirsiniz. Satır arası yorumları da bol tutalım💃🏻
Keyifli okumalar dilerim. 🌼
Kaderin cilvesi kimi zaman çok sert oluyor. Bazen hiç beklemediğin bir zaman da beklemediğin kişiler kaderini değiştirebiliyor. Dostların düşman, güvendiğin, sırtını yasladığın, en yakınım, canım dediğiniz anneniz bile aslında sizin eceliniz olabiliyor.
Acı ama gerçek. Hayatın değişmez kuralı bu değil midir zaten ?
O gece yaşadığım kabus gibi anlar da korkunç gerçekler gün gibi yüzüme vurulduğundan bu yana henüz bir gün geçmişti üzerinden. O gün ritüelden sonra kalmadım o evde. Okan beni kendi evine götürmüş Kasım hoca da büyüyü tamamıyla halledebilmek için benim kendime gelmemi, şoku atlatmamı bekliyordu. Zira o gece yaşadıklarım hiç normal şeyler değildi. İnanmayan biri için inanmadığı şeylerin var oluşu yeterince bir şok etkisi yaratırken üstüne bir de annesinin elleriyle sırtına vurulan bir darbe vardı.
Olanları anneme anlatıp anlatmama, ona hesap sorma konusunda emin değildim. O yüzden henüz onunla da konuşmamıştım. Ama belki rahatlamak adına babama anlatabilirdim. Tabii o da benim zarar görmemi istemiyorsa...
Artık kimseye güvenim kalmamıştı. Benim öz annem bana büyü yapmışken bu saatten sonra başkalarına nasıl güvenebilirdim. İçimden bir ses bırak akışına ve yok olup git bu dünyadan diyordu. İçimdeki sesi dinlemeli miyim?
Derin bir nefes verirken gözyaşım yüzümdeki yolunu bulmuştu bir kez daha. Gözlerimi kapatıp bir süre karanlıkta bıraktım kendimi. Zihnim de şu an gördüklerim gibiydi. Kapkaranlık...
Aniden gözlerimi açtım ve yarı oturur vaziyette olduğum yataktan hışımla kalkıp telefonumu yatağın üzerinden aldım. Şu an yapmak istediğim şey annemle yüzleşmekti.
Odadan çıkarak salona geçtiğimde Okan'la Kasım hocanın oturduklarını görmüştüm. Henüz ayaktayken Kasım hocaya doğru dönüp "hocam, annemle konuşmak istiyorum. Bunu neden yaptığını sormak istiyorum." Dedim.
Kasım hoca oturduğu yerden bana bakarak "olur, ara konuş dök içini." Diyince başımı bir kez öne doğru eğip kaldırarak "tamam." Demiştim. Hemen ardından arkamda kalan kanepeye oturdum ve telefonun ekranını açıp rehbere girdim. Annemin numarasını bulduğum gibi aramaya aldım. Birkaç kez çaldıktan sonra açmıştı telefonu "efendim kızım." Diyerek.
O an 'kızım' kelimesinden soğumuştum. O kadar iğrenç gelmişti ki içime nefret tohumlarını serpmişti. Sesi hoparlöre vererek Kasım hocanın da duymasını sağladıktan sonra direkt konuya girip "sana bir şey soracağım." Demiştim.
Annem ise meraklı bir sesle "tabii kızım, sor." Demişti.
Gözlerimi yumdum ve yüreğime ağır gelen o cümleyi kurdum. "Neden bana büyü yaptın ?"
Annem biraz sessiz kalmış ardından "anlamadım Kübra, ne büyüsü kızım." Diye sormuştu.
Beni gerizekalı sanıyordu herhalde. Aptal yerine koyuyordu şu an çünkü. Olmayan sabrım da tükenmişti artık. Dişlerimi sıkıp sesimi yükselterek "bana büyü yaptın ya hani. Niye yaptın diye soruyorum. Anlamamazlıktan gelme sakın. Her şeyi öğrendim. O yaşadığım korkunç şeylerin kendimi deliriyor sanmamın sebebi sensin, sen! Ben senin kızın değil miyim ? Canın değil miyim ? Hiç mi sevmedin beni ? Hiç mi düşünmedin hiç mi canın yanmadı bunu bana yaparken ? Söylesene anne, niye yaptın ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnsiyak-ı Lanet ✓
TerrorDünyada iken araf, yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgidir. Yaşanan olaylar ve anlatılan hikayeler tamamıyla bu tabire uyuyor. Zira musallat, ince çizginin üzerinde hayat buluyor. 💀 Başlama Tarihi: Ağustos13.2020 İlk Yayım Tarihi: Ağustos28.2020 Bi...