MERHABA...

69 1 0
                                    

Yeni sırama geçip oturdum. Melis iyi bir kızdı. Yani öyle hissediyordum. Ama ne olacağı belli olmazdı. 

Sınıf koridorla aynı renkteydi. Pencereleri beyaz ahşaptan ve büyüktü. Yanına gittiğimde dizlerime geliyordu. Açıkçası bu beni biraz korkutuyordu. Çünkü yükseklik korkum vardı. Sınıfında dördüncü katta olduğunu göz önüne alırsak pencereden uzak durmam gerekiyordu.

Melis yanıma gülümseyerek geldi.

"Okul biraz büyüktür.  İlk zamanlar sınıfın yerini bulamadım. Ama sonra alıştım.  Sende alışırsın"

Yeni gelmeme rağmen bana bu kadar iyi davranması beni biraz korkutmuştu. Eski okulumdaki Ece gibi davranıyordu.

Ece ile daha lisenin ilk zamanında tanışmıştık. İki senedir o okuldaydı. Bana okulu gezdirip birçok kişiyle tanıştırmıştı. Yakın arkadaş gibiydik. Ödevlerini yapamadığında benden yardım alıyordu. Sınavlara çalışamadığında ona kopya bile veriyordum. Sonra bu iş daha da ilerledi. Artık bütün ödevlerini ben yapıyordum. Hiçbir sınava çalışmıyor, sınav zamanı benden yardım istiyordu. Bende ona kopya veriyordum. Hemde her sınavda.  Hiç anlamamıştım neden böyle yaptığını. Yakın arkadaşız sanıyordum.  Taa ki Dilay ile konuşmalarını duyana kadar. Dilay ,Eceye bağırıyordu.

"Şu ezik kızla gerçekten yakın olduğuna inanamıyorum! Sadece oyun demiştin!!"

Sadece oyun mu?! Nasıl bir oyundu bu ? Benden ne istiyordu?

"Ahh Dilay. Kız ineğin teki. Hemde baya aptal. Ayrıca yakın falanda değilim. Sadece o aptal öyle düşünüyor. Sınıfı geçmem lazım sende biliyorsun.  O bana yardım ediyor. Hepsi bu "

Aptal mı?! Sadece yardım ediyormuşum. Ben onu arkadaşım sanıyordum. Gerçektende aptalmışım...

Bunları duyunca baya yıkıldım. Hatta sonra bu konuyu Ece ilede konuştum. Aynılarını yüzüme bağıra bağıra söyledi.

"Senin kadar aptal bir kız görmedim Deniz. Sana o kadar acıyorum ki. Sevgilin yok, benden başka arkadaşın yok.. Erkeklerin hiçbiri sana bakmıyor. Hatta seni görünce kaçıcak yer arıyorlar. O yüzden kaderine razı ol tatlım."

Bu dediklerinden sonra bir kaç gün okula gitmedim. Yataktan çıkmadan saatlerce ağladım. Ailem beni psikolağa bile götürmeyi denedi. O lanet okulda tam 3 senem yanlız geçti. Ama simdi yeni bir başlangıç zamanı...

"Hadi gel seni sınıftakilerle tanıştırayayım."

İtiraz etmedim. Beni seveceklerini hiç sanmıyordum. Derin bir nefes aldım ve dört yıl sonra ilk lise arkadaşlarımla tanışmak için yürümeye başladım. Herşeyin farklı olacağını hissediyordum.

Koridorda iki tane merdiven vardı biri bahçeye iniyordu İkincisi kantine iniyoru. İkinci merdivenden aşağıya indik. 

Kantine giden merdiven dardı. Yangın merdivenlerini andırıyordu. Merdivenlerin bittiği yerde büyük , siyah bir kapı, üstünde kırmızı yazılarla 'KANTİN' yazıyordu.

Kantin eski okulumun kantininden çok daha büyüktü. Beyaz masaları mor sandalyeleri vardı.

"İşte ordalar!"

Çok neşeli bir şekilde söylemişti. Gülümsemeye çalıştım ama pek başaramadım. Korkuyordum.

"Çocuklar. Bu Deniz. Antalya'dan geldi"

Masada altı kişi vardı. İkisi erkek dört tanesi kızdı.

"Merhaba Deniz ben Berke hoşgeldin"

Büyük, kahve rengi gözleri, kısa saçları vardı.  Yakışıklı bir çocuktu.

"Bende Derya"

Deryanın elinde telefon vardı ve hiç yüzüme bakmamıştı. Gülümseyerek melise baktım. Bana boşver anlamında kafasını salladı.

"Bende Mert buda Funda"

Mert ve Funda sevgiliydi. Uzun zamandır çıkıyorlardı. Çok mutlu gözüküyorlardı.

"Hoşgeldin Deniz. İsmim İlayda"

"Memnun oldum İlayda"

" Ve bende Dilan"

İkiside çok güzel kızlardı. Ama çok zıttılar. İlayda sarışın Dilan ise esmerdi.

İlk lise arkadaşlarımla tanıştığım için acayip iyi hissediyordum.

"Hadi gel Deniz. Seni biriyle daha tanıştırmak istiyorum."

Melis daha mutlu ve heyecanlı görünüyordu. Hemen yanına geçtim. Koluma girdi ve beni bahçeye doğru sürükledi.

Bahçe âdeta cennetti. Yemyeşil ağaçlar, renk renk çiçekler vardı.

Beni bırakıp koşmaya başladı ve bir çocuğun boynuna sarıldı. Çok mutluydu. Sonra çocuğu kolundan tutup ban doğru getirdi. Uzaktan anlamamıştım ama yakınıma gelince bu çocuğun gördüğüm ilk anda beni heyecanlandıran yakışıklı olduğunu anladım. Bana gülümsedi.

"Merhaba ben Ali"

Hiç bu kadar şaşırmamıştım. Hayal kırıklığı yaşıyordum. Ne yapmam gerektiğini şaşırdım resmen. Aa lanet olsun. Bu çocuk melisin sevgilisiydi.....

OLANAKSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin