KAÇAK GELİNLER #Wattys2016

5

Şebnem'in Anlatımı-Bölüm 5-Sürpriz!

"Kızlar ben nasıl affettireceğim ona kendimi." deyip ağlamaya başladı Kainat. 

"Kuzum, senin suçun yok ki! Seni oyuna getirdiler. Can'a da hepsini anlatırsın, nasıl hissettiğini, nasıl düşündüğünü, eminim seni anlayacaktır. Hem gönüllerin şampiyonu o! Bak affetmezse, gönüllerin sondan şampiyonu ilan ederim onu." deyip güldürdüm herkesi. Kimse bir Şebnem Gürsoy kadar komik değildir.

"Tamam, o zaman ben bu valizi boşaltıp geleyim." dedi Kainat cevap olarak. Kainat gider gitmez Almilla "Şebnem!" dedi fısıltıyla. "Ne var kızım ödümü kopardın!" dedim ön dişlerimi yukarı doğru parmağımla iterken. 

"Ya Şebnem şimdi bu gitti geldi ya, hem çok üzüldü, ağladı. Biz buna bir jest yapsak? Nasıl olur? Yani bir sürpriz? Akif'e sorarız. Hem Can'la da buluşur, barışırlar." dedi Almilla.

"Özgür'den bozma Akif kafası. Sevdim. Hemen mesaj atıyorum."

-Mesajlar:Özgürden Bozma Akif-

Ş: Akifcim, tatlı klişe karşıtım, sndn bir şey rica edebilir mym?

A: Tabii ki Şbnm de, bn ne zmn snin tatlı klişe karşıtın oldum?

Ş: Boşver şmdi sn onu. Bak ne diyeceğim, Kainat bir ara çk bozuldu, İzmr'e gidecekti ama gitmdi. Ona br jest ypsn, bi sürpriz?

A: Evet hazırlarım. Ama benle konuşurken bir daha kısaltma kullanma. Çok sinir bozucu olmaya başladı.

Ş: Tamam yeter ki sen iste! Öptm

A: Şebnem...

Ş: Tamam tamam.

"Tamamdır!" diye bağırdım. Kainat "Ne oluyor bee!" diye bağırdı yukarıdan.

"Ya Almilla'nın bir üzüntü gideren taş alması gerekiyordu, internetten hallettim de, boşver sen."

-Akif'in Anlatımı-

"Abi, bir şey söylemem lazım bir otursun herkes şöyle..." dedim herkese planımı anlatmak için. Herkes oturdu, ve sorularıma başladım. "Can, Kainat en çok nereye gitmek istemiş hayatında?" "Tabii ki Paris." dedi Can. Paris yazdım not defterime. "Selim, kadınlar biraz üzgün olduklarında en çok neyi severler?" Selim "Çikolata galiba." dedi. Not defterime Çikolata yazdım. "Peki Paris'in neleri meşhurdur?" "Eyfel kulesi." "Fransız yemekleri." cevaplarını aldım ve onları da not ettim. "Akifcim, sorabilir miyim ne yapıyorsun?" dedi Selim, yani hep en mantıklısını düşünen kişi. "Şimdi Selim, Can. Biz Kainat için bir jest yapacağız. Kızın morali bozulmuş, İzmir'e dönmeye niyetlenmiş ama gidememiş. Biz de ona bir sürpriz yaparak moralini düzelteceğiz. Sizden anahtar kelimeleri aldım. Bakın plan şöyle. Selim, Fransız yemekleri söylüyorsun. En pahalısından. Can, sen Paris temalı süslemeler buluyorsun, özellikle Eyfel Kulesi. Ben de hem çikolata söylüyorum, hem de özel moral düzeltici tekniğimi uyguluyorum. Tamam?" Herkesin onayını aldıktan sonra işe koyulduk.

-Kainat'ın Anlatımı-

Bu deli kızlar gözümü bağlamış, arabaya bindirmiş ve konuşmamı-soru sormamı yasaklamışlardı. Ben de uslu uslu ön tarafta oturuyordum. Birkaç dönüş gerçekleştirdik ve durduk. Almilla elimden tutup bir yerimi çarpmamamı sağlarken Şebnem de zili çalmıştı. Beni nereye götürdüklerini deli gibi merak ediyorum. Kapının açılma sesi geldi, "Sürpriz!" sesiyle birlikte gözlerimi de açtılar. Can, Akif, Selim, Şebnem ve Almilla Paris süslemeli bir odanın tam ortasında duruyordu. Her kenarda aynı boyutta küçük bir masa vardı. Her birine en sevdiğimden beyaz, fıstıklı çikolatadan bir kutu konmuştu, hepsinin üstünde "Çikolata moralleri düzeltir!" yazan bir yazı asılmıştı. bu beni güldürdü. Bizim ekibin durduğu yerin arkasında bir Eyfel kulesi maketi vardı. Uzun yemek masasında Fransız yemekleri tüm enfesliğiyle gözler önüne seriliydi.  Her taraf pembe kalplerle donatılmıştı ve pembe fon ışığı gözümü alıyordu. Tam anlamıyla muhteşemdi. Can yanım geldi ve "Kainat ben..." lafını kesip konuştum. "Biliyorum, hiçbir şey yapmadın. Hepsi Pınar'ın oyunuydu. Bizi ayırmaya çalıştı. Kızlar bana gerçekleri anlattı. beni affet Can!"

"Çoktan affettim sevgilim. Yeter ki sen bana dön." dedi ve bir bakış atıp gitti. Çok ama çok ama çok çok çok mutluydum!

Merhaba! Çok uzun bir bölüm oldu bana göre, tam 550 kelime yazıyor şu an! Konuşmamla birlikte tabii. Görüşürüz! Sevgiler...