9. BEN ÇİFT KİŞİLİK YİYORUM!

7.3K 630 293
                                    

🍝Güzel okumalar..

°°°

"Hangi filmi izleyeceğiz?" dedim iki bacağım arasına sıkıştırdığım patlamış mısır kovasına ve kolaya bakarken.

"Seni biraz bekleteceğim. Defterime bakmam gerekiyor. Sevdiğin tarz var mı?"

"Defter ne alaka?" derken bilgisayarımı açtım.

"İzlediğim şeyleri unutmamak için yazıyorum. Ben şahsen en son izlediğim filmin son beş dakikasında izlediğimi fark etmiştim. O günden beri böyle bu."

Hımlayıp "Her geçen dün daha çok şaşırtıyorsun beni Denizim." dedim gülerek. Ona Denizim diye hitap etmek çok hoşuma gitmişti. Gönül isterdi ki 'Minik Turtam' diyeyim ama hoşlanmaz gibi duruyordu yapısı itibari ile. Üstelik o kadar dolu bir insandı ki bazen kendimi çok gereksiz hissediyordum yanında.

"Bir şey diyeyim mi bence Who am I filmini izleyelim. Seversin sen aksiyon, ters köşe falan. Aslında aksiyondan ziyade tekno-gerilim bir film ama seveceksin eminim."

Doğru bilmişti sevdiğim tarzı. O sebeple tebessüm ede ede "Tekrar eder misin filmin adını?" dedim ve anlamam için Türkçesini -Ben kimim- söyledi. Arama çubuğuna ismini yazar yazmaz ilk çıkan siteye tıkladım ve konusunu okudum. Gayet de güzeldi hackerli mackerli falan. Zeka kokan senaryoların hastasıydım. Dünyada zeki insanda var dedirtiyordu.

"Ben hazırım Denizim." dediğimde "Bir iki dakika bekle tuvalete gidiyorum." dedi naylon bir paketin açılma ve kaseye boşaltılma sesi gelirken.

"Ne yapacaksın tuvalette ya?" diye çemkirir çemkirmez söylediğim şeyin saçmalığı ile yastığı alıp yüzüme bastırdım. Allah'ım, o cümleyi sesli kurmuştum. Rezillik bir durumdu.

"Bence hiç merak etmezsin ne yapacağımı?" derken sesine yansıyan titreşim güldüğünü belli ettiği için -sesli gülmüyordu genelde ama artık sesinin dokusundan anlıyordum- utandım ve yüzümü sıvazladım.

"İçimden bir ses şuan utanmakla meşgul olduğunu söylüyor ki altıncı hislerime güvenirim." dediğinde "Kim demiş?" diye celallendim ama tamda bu olmuştu, yanılmamıştı.

"Neyse, geliyorum birkaç dakikaya."

Uzaklaşan adım sesleri ile telefonuma gönderdiği ses kaydını kendi mail adresime yolladım ve bilgisayarda açık olan mail adresime bildirim gelir gelmez kulaklığı taktım ve tıklayıp yine dinledim. Çok ama çok güzel söylemişti ve sabaha kadar dinlesem sıkılmam gibi geliyordu. Sesinde huzur vardı resmen.

---

"Üç deyince başlatıyoruz. Hazır mısın?" dedi sesine heyecan katarak. Kendimi yarışma programında gibi hissetmiştim, sesi o hissiyatı oluşturuyordu.

Elimi tuşun üstüne koyup "Hazırım." dediğim anda "Bir, iki, üç." dedi hızlıca ve resmen kırar gibi bastım tuşa. Gören de milyonluk soruya cevap vermişim sanırdı.

"Bilgisayarın dili olsa anamı ağlattın derdi yiğidim, o ne ses?"

Bu dediğine gülüp kolamı açtım. Mısırlar biraz soğumuş olsa da taştan yumuşak her şeyi yemiş olduğumdan bir avuç aldım ve akan isimlere odaklandım. Yanımda olmasa bile yanımdaymış gibi bir hissiyat oluşturduğu için mutluydum. Yalnız izlemekten cidden nefret ediyordum.

"İyi seyirler."

Gülümseyerek "İyi seyirler Denizim." dedikten sonra dikkatimi filme verdim önümdekileri yalayıp yutarken. Karşı taraftan duyulan hışırtılar onun da aynısını yaptığını gösteriyordu.

son ŞİŞMANLIK neye yarar? [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin