28. HER KUSUR SEVGİ İLE KUSURSUZLAŞTIRILABİLİRDİ

5.5K 417 240
                                    

🌴Arkadaşlar bu bölüm MDSU okumayanlar için spoi içerebilir. Dilerseniz atlayın zaten geçiş bölümü gibi bir şey.

🌳Bölümü yazdıktan sonra bencil bir bölüm yazdığımı fark ettim çünkü aranızda MDSU kitabımı okumayan varsa 'bunlar kim laaa' olabilir.

🌲Bunun için sorry ya da MDSU okuyun banane :)

☕Güzel okumalar

°°°

|Herkeşler'den|

"Allam çok mutluyum Allam!"

Feza onu yakasından tutup sert bir şekilde öpmemek için kendini zor tutarken "Oğluşum az otur." dedi Ekin gece beşik salladığı için yorgun bir sesle. Bu çocuktaki enerjinin aynından istiyordu mümkünse.

Duydukları korna sesiyle "Geldiler." diyen Feza büyük bir sevinçle ayağa kalktı ve Maho'ya uzattı elini "Hadi aşkım." diyerek.

"Fıstıkım ataşım yükselir ha." diyerek sırıtıp elini tutan Maho ile onu kendine çekip alnını öptü Feza.

Arabadan ilk inen Faruk olurken onlara doğru gelen iki el ele tutuşmuş erkek görünce Bülent'in koluna dokunup "Bak onlarda sevgili." dedi mutlulukla.

"Pambık yanaklı Deniz."

Araba sürerek büyük bir efor sarf ettiğini düşünen -yolun yüzde yetmişinde Bülent kullansa da- Deniz gülerek baktı Mahmut'a. Çok özlemişti onu ve neşesini. Mesajlaşma iş görmüyordu pek.

"Vay kimleri görüyorum." diyen Feza üniversiteden tanış olduğu ama Deniz kadar yakın olmadığı Bülentle tokalaşırken Maho Deniz'in pambık yanaklarını sıkmakla meşguldü.

"Buldun dimi pambık yanakların gibi yumuşacık birini?" dedi Maho hınzır hınzır gülüp bagajdan bir şeyler çıkaran Selami'ye bakıp.

"Pek pamuk gibi yumuşak değil ama idare ediyoruz ne yapak." dedi Deniz yanlarına gelen Selami'ye bakıp gülerek.

"Merhabalar Selami ben." diyerek Maho'nun elini sıkan ve ardından Feza ile de tokalaşan Selami onlarda isimlerini söyleyince "Tanıştığımıza memnun oldum." dedi samimi bir gülüşle. İlk görüşte sevmişti onları.

Maho bu sefer radarına Faruk'u alırken "Sen kimsin loo?" dedi iri gözlü çocuğa bakıp.

Faruk bir an boş bulunup "Ben Faruk loo." dedi tatlı bir şekilde.

"Allam çok tatlı bu Allam." diyen Maho kendinden kısa olduğu için göğsünü gere gere elini Faruk'un omzuna attı. Küçük kardeşi gibi görmüştü onu handiyse.

Faruk da onun neşesine denk bir neşeyle gülünce "Fıstıkım bizimde bundanımız olsun." dedi Maho Faruk'un yüzünü avuçlayıp Denizlerle konuşan Feza'ya bakıp.

"Aşkım yaşımız tutmuyor evlatlık almak için biliyorsun." diyen Feza üzgün görünen Maho'ya aynı üzgün ifade ile baktı.

"Faruk bizim olsana sana fıstıklı çukulat gibi bakarım ben." dedi Maho minyon çocuğa bakıp yanağını sıkarak.

Çok tatlıydı ama Bülent'in sert bakışlarını yakalayınca -daha tanışmamıştı- kaşlarını çatmaya çalıştı Maho da. Niye böyle piço gibim bakıyordu bu?

"Acaba diyorum ne zaman gelirsiniz?"

Onlara seslenen ve Şimal'i uyutamadığı için şimdi çadırdan çıkan Sina ile tüm başlar ona döndü ve etrafa gülücükler saçan bebekle hepsinin odağı değişti bir anda.

---

"Demek araba Maho'ya çarpınca ve siz onu hastaneye kaldırınca tanıştınız."

Bülent komik komik anlatan Maho ile kahkahalar atarken "Bu aralar çok bağırıyor 'ay götüm' diye." dedi Feza da gülerek. Maho'dan bulaşmıştı bu rahatlık.

son ŞİŞMANLIK neye yarar? [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin