Bölüm 13

710 31 77
                                    


**UYARI: BU BÖLÜMÜN MASUM OLMADIĞINI BİLİNİZ LÜTFEN, OKUMADAN ÖNCE UYARILDINIZ.**


24.02.2019

•Will You Have With Me Always?•


Mew odasında oturmuş Boss'un peşinden getirdiği belgeleri masasının kenarına koymuştu ve oturduğu koltukla sırtı masaya dönüktü. Takım elbisesinin ceketini çoktan çıkarmış, gömleğinin düğmelerini açmıştı. Sabah çıkarken üstünde daha rahat kıyafetler vardı ama ofise geldiği zaman hemen yedek takım elbisesini giymişti. Yanında her zaman yedek kıyafetler vardı ki ofiste kıyafetleri için bir oda bile vardı. Mew gömleğinin kollarını kıvırdı. Düşünceli bir şekilde camdan dışarı şehre bakıyorken elindeki telefonla oynuyordu. Telefon elinde çalıyordu ama Mew açmadı. Arayanın kim olduğuna bakmıştı ama açamadı. İç geçirirken telefon ekranındaki arayan isme uzun uzun baktı.


Babasının söyledikleri kulağında çınlıyordu. Mew duyduğu sese dudağının kenarıyla gülümsedi.


"Babanı dinleyip o kızla evlensen olmaz mı?" Boss geride beklerken Mew'i düştüğü bataklıktan çıkarmak mı istiyordu yoksa daha mı çok itiyordu belli değildi. Mew masaya doğru dönüp Boss'a bakarken elindeki telefonu da masaya bıraktı. "Evlenmeyeceğim. Onu memnun etmek istemiyorum." diyerek yerinden kalkarken ellerini masaya koyarak destek alıp ayaklandı, çalmaya devam eden telefonu masada hemen elinin altındaydı.


"Japonya için yirmi beşi sabahına uçak biletini ayarla. Daha sonra Dao'yu okuldan alıp sana atacağım konuma getir." dedi Mew, kendinden emindi, elinin altındaki telefonu aldı ve bu kez açtı.


"Selam, antrenmanın bitti mi?" diyerek gülümsemeye çalışarak telefonun diğer ucundakine hemen sordu. Gulf telefonu açar açmaz onun bunu sormasını beklemiyordu biraz afalladı ve gülümsedi.


"Bitti, beni bu kadar çaresiz mi özledin yoksa?" diyerek dalga geçiyordu Gulf ama Mew ciddi bir sesle olduğu yerde dikilmeye devam ederken geriye dönüp kalçalarını masaya yasladı ve camdan dışarı bakarak cevapladı. "Evet, çok özledim. Seni almaya geleyim mi?"


Gulf yutkundu ve sırıtmasını bastırmaya çalıştı, Mild hemen önünde dikilmiş onun gözlerinin içine bakıyordu. Gulf onu yok saydı ve telefonun diğer ucundaki adamı yanıtladı. "Gel. Ben duştan çıkıp giyinene kadar gelmiş olursun." diyerek gözlerini kocaman açan Mild'e bakarken gülmemek için kendini zor tutuyordu.


Mew rahat bir nefes alıp dudağının kenarını ısırdı ve çoktan çıkıp gitmiş olan Boss'un ardından rahatça konuştu. Boss burada olsaydı da konuşurdu. "Duşa tek başına gireceksin değil mi? Sırtını kim keseleyecek? İstersen hemen gelebilirim ve birlikte...


"Mew..." diyerek uzatarak sevdiği adamın adını söylerken diğerinin sözünü kesti Gulf, "Sana yarın maçım olduğunu söylemiştim." diyerek eklerken gülüyordu, ama aynı zamanda uyarır bir ses tonuyla söylediği adının devamında aynı ses tonuyla konuşmaya devam etmişti ama birlikte duş alma fikrini sevmediğini asla söyleyemezdi. Mew telefonun diğer ucunda Gulf'un girdiği halleri düşününce bundan hoşlandı, gülümsüyordu. Hemen sonra "Yarım saat sonra görüşürüz." dedi gülmeye devam ederek ve telefonu kapattı Gulf. Çünkü kendi kendine girdiği bu inatlaşmadan hemen dönebilecekmiş gibi hissediyordu. En son bu adamla duşa girdiği zaman sadece duş almamışlardı öyle değil mi?

From Sun To SunflowerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin