~𝕯𝖎𝖊𝖈𝖎𝖘𝖎𝖊𝖙𝖊~(F)

3.7K 257 95
                                    

"Bırak gideyim ne olur, kimseye bir şey anlatmayacağım." küçük olan ağlamaktan yorulmuş sesiyle konuşurken taksici bilmediği yollardan gitmeye devam ediyordu, jimin oldukça korkuyordu. Tecavüze uğrayıp bırakılacaktı, belkide öldürülecekti. "Bayım, sessiz olur musunuz lütfen? Merak etmeyin size düşündüğünüz şeyi yapmayacağım..." jimin burnunu çekerken biraz olsun bile rahatlamıştı. "...Çünkü daha kötüsünü yapacağım." ve tekrardan derin bir kahkaha. Jimin elini kilitli olan kapıya attı bir daha. Ölmeyi tercih ederdi.

Jeongguk'u özlemişti, onun kollarında olmayı isterdi. Sevgilisi belkide ölümle burun burunaydı ama o yanında değildi. "İşte geldik..." jimin üzerindeki bakışlardan kaçınarak titreyen eline çevirmişti korku dolu bakışlarını. "Bekle burada geleceğim hemen." jimin ağlamasının şiddetlendiğini hissediyordu. Arabadan çıkan beden elbette kapıları kilitlemeyi unutmamıştı. Jimin gözlerini yumup yalvardı tekrardan. "Jeongguk lütfen...kurtar beni lütfen." ağlaması iç çekişlere dönerken açılan kapıyla gözlerini araladı. "Gel bakalım."

"Yaklaşma bana! Yalvarırım bırak sevgilim hastanede yanına gitmem gerekiyor." gözlerini saran bez parçasıyla küçük bir çığlık atmıştı küçük olan. "Çok konuşuyorsunuz bayım."kolundan tutulup arabadan indirilmişti jimin, deli gibi çırpınıyordu. Bağırmak ve ağlamaktan sesi kısılmıştı. Peşinden sürülendiği beden yerini boşluğa bırakmıştı. Derin bir sessizlik hakimdi şimdi. Jimin beline sarılan yapılı kollara titredi." DOKUNMA BANA!" daha sonra ezberlediği koku doldu burnuna, ve sesi. "Benim..."jimin şimdi daha fazla ağlıyordu, hıçkıra hıçkıra yere bırakmıştı bedenini. Onunla birlikte yere çöken bedeni hissedebiliyordu.

Gözlerini saran bez parçası yavaş yavaş giderken önündeki bedenin dudaklarına kapanmıştı. İri beden kollarını ince bele sarıp kucağına çekmişti küçüğünü. "Şhht sakin ol, ben buradayım." jimin burnunu çekip etrafına bakmıştı. Etraflarını saran renkli mumlar, deniz, oturmak için minderler ve onunda etrafını çevreleyen ince bir tül. Jeongguk sevgilisini belinden tutup ayağa kaldırmış üstündeki tozları temizlemişti, jimin olanları yeni yeni kavrarken büyüğünün göğsüne yumruklarını geçirip daha fazla ağlamıştı.

"Senden nefret ediyorum! Beni ne kadar korkuttun biliyor musun sen?!" büyük olan yüzündeki gülümsemeyi silmeden küçüğünün saçlarına dudaklarını bastırmıştı. "Özür dilerim bebeğim... Özür dilerim."jimin gücünü yavaş yavaş kaybederken tekrardan yere yığılacaktı ki jeongguk kavramıştı belinden.

Jimin yavaşça toparlanıp hala akmaya devam eden yaşlarını silmişti, önünde diz çöken bedene şaşkınca bakarken küçük dilini yutmuş gibiydi.
"Jimin..." küçük olan kafasını sallayıp büyüğünün cebinden çıkardığı kutuya takılı kalmıştı gözleri. "Bebeğim, seni ne kadar çok sevdiğimi nasıl anlatabilirim ki? Buna ne ömrüm yeter, nede nefesim...ama sen beni sevdiğini vereceğin tek bir cevapla gösterebilirsin. Hayatının geri kalanını benimle geçirmeni istiyorum. Benimle...benimle evlenir misin?" jimin daha yeni duran göz yaşlarını tekrardan akıtmaya başlamıştı. Ellerini büyüğünün yanaklarına koyup ayağa kaldırmıştı. Dolgun dudaklar ince dudakları kavrarken çoktan cevabı vermiş gibi duruyordu."Neden bildiğin soruları soruyorsun ki, elbette seninle evlenirim." ve tekrardan birleşen dudaklar.

"O halde bu gece...tekrardan bir bütün olalım."küçük olan varla yok arası kafasını sallarken büyük olan çoktan küçüğünü kucağına almıştı. Jeongguk Hazırlanan minderlere doğru ilerlerken, dudaklarının üzerindeki dudakları iştahla emip ısırıyordu. Elleri dolgun kalçaları bulurken küçüğünün sırtını yumuşak minderlere yatırmıştı. Etrafını saran beyaz tülü kapatırken meleğine döndü tekrardan, o kadar kusursuz görünüyordu ki...

Tekrardan dudaklarını birleştirken dalga sesleri eşliğinde şehvetle öpüyordu küçüğünü. Kızarmış ince dudaklar beyaz boynu bulurken, yeni yeni izler bırakmıştı. Bu izlerin silinmesine asla izin vermeyecek, aşkla sevişecekti sevgilisiyle...

~
Sevgilim;

Neden porno izleyerek kendi tatmin etmek yerine bunu deneyimlemiyorsun?

Bebeğim;

Yanlış numara galiba iyi günler.

Sevgilim;

Yanlış numara değil sen park jimin, neden kendini pornolarla tatmin ediyorsun?

Bebeğim;

Bayım inanın bana dediklerinizden hiçbir şey anlamıyorum.

Sevgilim;

Yada anlamak istemiyorsun hm?

Bebeğim;

Ohh, cidden kimsiniz bilmiyorum ve kendimi porno ile tatmin ettiğimi de nereden çıkardınız?

Sevgilim;

Bunu görebiliyorum park.

Bebeğim;

Her şeyin başladığı yerde...

Sevgilim;

Seninle...

Bebeğim;

Seni seviyorum, her zaman seveceğim...

Sevgilim;

Beni seven bu kalbi her zaman seveceğim...

Seni seven bu kalbi her zaman sev.

Seni seviyorum...

____

Hayır ya ne ağlaması.

Bu konuşmayı yapamayacağım... Yanımda olan herkese çok teşekkür ederimm, ve hayalet okuyuculara da çok teşekkür ederim. Hepinizi çok çok seviyor ve teker teker öpmek istiyorum.

İlk yazdığım jikook kitabıydı fazla hata vardı, onlar içinde özür diliyorum.

Kendinize çok dikkat edin, ve her zaman jikookla kalın bebeklerim🖤

Kendinize çok dikkat edin, ve her zaman jikookla kalın bebeklerim🖤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝐇𝐀𝐂𝐊𝐄𝐑,, JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin