"Jeongguk! Lanet olsun neredesin sen yine." jimin sinirle tıslamıştı, Jeongguk tam yarım saat önce yüzünü yıkmak için banyoya gitmiş daha geri dönmemişti. "Jimin! Tanrım, kolum kırıldı çabuk gel." jimin gelen bağırışla yanındaki küçük kıza bakıp dudaklarını dişlemişti. "Meleğim, sen bekle baba gelecek hemen tamam mı?" küçük kız oynadığı oyuncaklardan kafasını çekip babasına bakmıştı. "Tamam baba, ama çabuk gel." jimin kafasını sallayıp hızla ayaklandı ve banyoya koştu. "Jeongguk ne oldu?" jimin endişeli sesiyle konuşmuştu, Jeongguk içeride görünmüyordu. Kafasını yavaşça içeriye doğru uzatmış, kolundan tutulup içeri çekilmişti. "Tanrı aşkına sen ne yapıyorsun?!"
Jeongguk küçüğünün arkasına yerleşip kollarını ince bele dolamıştı. Burnunu özlediği beyaz tene sürtüp küçük öpücüklerini sıralamıştı. "Jeongguk yapma, çocuk içeride." Jeongguk bıkkın bir nefes verip küçüğünü kendine döndürmüştü. "Karıcığım, kocana hiç zaman ayırmıyorsun. Tam 1 aydır küçük deliğini tatmıyorum." jimin arsızca sırıtış büyüğünün koluna küçük ellerini yerleştirip parmaklarının üzerine çıkmıştı, ince dudaklara kendi kalın dudaklarını bastırırken sertçe öpüşmeye başladılar.
Büyük olan küçüğünü duvara yaslanıp köşeye sıkıştırmıştı, 5 dakika içinde işlerini bitireceklerdi. Jimin yerinden zıplayıp büyük olanın kucağına yerleşip bacaklarını beline sarmıştı, büyük olanın elleri ise ait olduğu yerdeydi, küçüğünün dolgun kalçalarında. İkili öpüşmeyi kesmezken nefessiz kalmaları umurlarında bile olmamıştı. Jimin sırtını dikleştirip daha çok asıldı ince dudaklara. Çocuk sahiplendiklerinden bu yana -1 aydır- öpüşmekten ileri gitmemişlerdi.
"Baba, korkuyorum." jimin korkuyla ince dudaklardan ayrılıp kapıya baktı, Jeongguk dudaklarını sarkıtıp tekrardan birleştirdi dudaklarını. Jimin ayrılıp büyüğünün yanağına küçük bir öpücük bıraktı ardından kucağından indi. "Jimin bak 5 dakika ver bitireyim bu işi."
"Jeongguk saçmalama, mia kapının önünde hadi yanına gidelim söz telafi edeceğim." Jeongguk dudaklarını büzüp beyaz tene son bir öpücük bıraktı. "Baba..."
"Geliyoruz kızım." ikili el ele tutuşup oyuncağına sarılan küçük kızın yanına ulaştılar. Jeongguk küçük kızın yanında diz çökerek kucağına almıştı. "Meleğim ne yapmak ister bugün?"
"Babacığım, jin amcalar gelsin lütfen~" Jeongguk gülümseyip kucağındaki bedeni koltuğa yatırdı. "Tamam meleğim, bak şimdi seninle bir oyun oynayacağız." küçük kız meraklı gözlerle Jeongguk babasına baktı, oyunları çok severdi mia. "Hadi oynayalım." Jeongguk gülümseyip elini küçük kızın karnına atıp gıdıklamaya başladı. Küçük olan kahkahalara boğulurken aynı zamanda durmasını söylüyordu. Jeongguk bu seferde boynuna gömülüp öpmeye başladı. "Baba dur! Gıdıklanıyorum yapma lütfen."
"Çok güzel bir oyun ama durmak yok, hadi şimdi beraber jimin babayı gıdıklayalım olur mu?"
"Hayır hayır bana yaklaşmayın lüt-" jimin'in sözünü bitirmesine izin vermeden üstüne atlamıştı iki beden, mia babasını heyecanla gıdıklarken, Jeongguk ise gıdıklamak adı altında küçüğünü elliyordu.
***
"Amca~" mia koşarak kapı girişinde olan Jin amcasına sarılmıştı, onu gerçekten çok seviyordu. Ayrıca taehyung amcasını da. "Naber güzellik." Jin küçük kızın yumuşak yanaklarına dudaklarını bastırmıştı. "Taehyung amca sende öp." taehyung eğilip kendine uzatılan yanaklardan önce makas alıp sonra öptü. Taehyung ve jin otelde kaldıkları gün birlikte olmuş, aradan çok fazla zaman geçmeden ilişkilerini ikiliye açıklamıştı. Şimdi onlar da evlilik için hazırlanıyordu.
"Hoşgeldiniz çocuklar salona geçin." hepsi beraber salona geçerken mia Jin amcasının kucağında kalmıştı. "Evlilik nasıl gidiyor bakalım?" taehyung konuşurken jimin ve Jeongguk birbirine bakıp gülümsemişlerdi. "Bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐇𝐀𝐂𝐊𝐄𝐑,, Jikook
De Todo(TAMAMLANDI) [Mini fic] Park jimin, seyrettiği ateşli videolarla kendini tatmin ederken izlendiğini nereden bilebilirdi ki? *+18 içerik* 𝐒𝐞𝐦𝐞:𝐉𝐮𝐧𝐠𝐊𝐨𝐨𝐤 𝐮𝐤𝐞:𝐣𝐢𝐌𝐢𝐧 Yan çift(taejin) *Yarı texting*