Arabadan inip okula doğru yürümeye başladım. Haftasonum bok gibi geçmişti. Bu yetmezmiş gibi hiç ders de çalışamamıştım.
Merdivendende gördüğüm kişiyle duraksadım. Anıl. Oha amk bu kadar yakışıklı olma. Saçını çok az kestirmiş... Allahım şurda öleyim nolur ya. Bu çocuk nasıl bu kadar yakışıklı olabiliyo??
Yanından geçerken ona bakmamaya dikkat ettim.
"Bi selam bile yok mu Beste?"
Ya yicem şimdi seni çocuk. Olmaz olur mu ha.
Dediğini duymazdan gelerek sınıfa yöneldim.
Seni çok seviyorum be Anıl ama biraz beklememiz lazım.Sınıfa girdiğimde direk yerime geçtim. Herkes kendi arasında konuşuyodu. Kapıdan giren Uzay herkese selam verip yanıma oturdu. "Günaydın."
Çantasından defterini çıkartarak bana döndü. "Sana da günaydın Beste.Hayırdır yüzünde güller açıyor?"
"Öyle. Biraz da biz mutlu olalım be Uzay."dedim gülerek.
O da gülümsedi böyle dememe. Etrafa göz atıp "Oha lan sınıfa yeni gelen var niye demiyosunuz olum" diyerek orta sırada oturan iki kişinin yanına gitti.
"Merhabalar ben Uzay." dedi. Önlerindeki boş sıraya oturarak. Kızda gülümseyip "Ben Naz bu da Arda." deyip elini uzattı.
Naz şarışın kumral karışımı tatlı bi kızdı. Arda da kumral kıvırcık saçlı maşallahı olan bi yakışıklı çocuktu. İkiz oldukları aşırı belliydi. Birbirlerinin kopyasıydılar.
Telefonuma gelen bildirimle sıra titredi.
Anıl: Tenefüste görüşelim.
Anıl: Basket sahasının arkasına gel.Bak sen şuna. Emir de veriyomuş. Köpek.
Beste: Oldu paşam.
Anıl: Paşam diyen ağzını ısırrım.
Beste:🖕🏼Hocanın sınıfa girmesiyle telefonu elimden bıraktım. Uzay da yanıma geldi.
Eğilip kulağıma "Naz fena karı." diye fısıldadı. Dediği şeye ben gülerken "Ama tabikide bi sen değil." diye devam ettirdi.
Koluna vurdum ve dersi dinlemeye başladım.
O da biraz geri çekilip"Şakaydı götün kalkmasın." dedi.
Ona döndüm. "Eyvallah. Şuan kalkmadı."
...........
Zilin çalmasıyla aşağı inip Anıl'ın dediği yere geldim. O çoktan ordaydı. Beni baştan aşağı süzüp gülümsedi.
"Gel sarılayım." deyip kollarını açtı.
NE.
"Saçmalama. Neden çağırdığını söyliyecek misin?" dedim acelece.
Kollarını indirip "Öylesine. Yüzünü görmek istedim."
"Beste hadi kızım ya. Barışalım artık. Hemen eskisi gibi olalım demiyorum ama en azından bana soğuk davranma. Yemin ederim kalbim ağrıyor."Bakışlarımı gözüne çevirdim. Eğer onu gerçekten tanıyosam doğruyu söylüyordu. Gözlerinden belli. Ama beni aldatmasını onu tanımadığımı gösteriyor. Ne yapmalıyım? Ben artık kime güveneceğimi bilmiyorum.
"Bilmiyorum Anıl."dedim yere bakarak.
"Baksana bi bana." Tekrardan gözlerimi ona çevirdim. Yaklaşıp ellerimden tuttu.
ALLAAHIIIM ÖLÜYORUM. KELEBEKLER GELDİ YİNE KARNIMAA.
"Haklısın. Çok fazla haklısın. Bende düzeltmeye çalışıyorum hatamı. Sadece soğuk davranma bana. Lütfen."
İlk başta birleşik ellerimize baktım. Sonra da ona. Zilin amk sesini duydum daha sonra.
"Tamam." deyip elimi çektim ve okula doğru yürümeye başladım.
"BESTEEE." arkamı döndüm bağırmasıyla.
Aramızda olan beş adımı koşarak kapadı vr kollarını bana doladı.
Ben anın şokuyla mal gibi donup kalırken
nöbetçi öğretmenin ştttt sesiyle benden ayrıldı.ANANISİKM. OHA NOLUYO BU BANA ÇOK FAZLA YA.
Hemen okula koşarak içeri girdim.
Ben bu çocuğa aşığım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sende vazgeçme ||texting
أدب المراهقينBeste; Anıl, Beste; sen de bişey söyle, Beste; mesela, Beste; benden vazgeçtiğini ne zaman fark ettin? Beste; gözlerime baktığında mı, Beste; yoksa sarıldığında mı? Beste; hı?