Herkese Merhaba,Wattpad ailesine yeni katıldım ve bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz,lütfen iyi yada kötü görüşlerinizi yazın benim için görüşleriniz çok ama çok önemli.
********************************************
"Derin kalk hadi! İlk günden geç kalacağız."Zorlada olsa gözlerimi açtım,bir an için nerede olduğumu anlamakta zorluk çektim ve boş gözlerle odaya baktım.
Oldukça küçük ve şirin bir odam vardı,yatağım,çalışma masam ve dolabımdan oluşuyordu birde terasa çıkan kapısı vardı.
Yavaşça yatağımdan kalktım ve kendime gelmek için gözlerimi ovdum, başım zonkluyordu ve gözlerimi ovdukça bu ağrı iyice şiddetleniyordu.
"Derin duymuyor musun beni? Bir daha sana partiye gitmeyi teklif etmemem lazım anlaşıldı."
Bu sözlere gözümü devirdim ve odamın kapısını açarak banyoya doğru ilerledim.
Banyonun kapısını açmam ile büyük bir heyecanla makyajını yapan Ece'yi görmem bir oldu.Ece ile liseden beri arkadaştık yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi,hedeflerimiz ve hayallerimiz için çok sıkı çalıştık, aynı üniversiteyi kazandığımızı öğrenince havalara uçmuştuk o mimarlığı kazanmıştı ben ise işletmeyi, bölümlerimiz farklı olsa bile aynı şehirde ve üniversitede okuma düşüncesi bizi oldukça mutlu etmişti hem bu sayede aynı evde yaşayacaktık hemde onlardan ayrı başka şehirde okuma düşüncesi ile endişelenmiş olan ailelerimizin içine su serpmiş olucaktık. Bu anılarım ile gülümserken Ece'nin sesi ile kendime geldim.
"Oo günaydın uyuyan güzel,kusura bakmayın uyandırdık sizi ama okula gitmemiz lazım." Bu sözleri söylerken bir yandan da keyifle makyajını tamamlıyordu, benim aksime oldukça enerjikti ve bu enerjisine karşılık verebilecek halde değildim.
Laf sokmasını görmezden gelerek söylediklerine cevap verdim "Sanada günaydın,kusursuz makyajını tamamladıysan izin ver elimi yüzümü yıkayayım."
Rujunu sürdükten sonra aynada son kez kendini kontrol etti ve zafer kazanmışçasına gülümseyerek bana döndü
"Nasıl mükemmel değil mi? Hadi ama bakma bana öyle,ne bu surat? Nasıl heyecanlı olmazsın bu gün yeni hayatımızın başlangıcı."
Başımın ağrısı onun neşeli sesi ile yeniden kendini belli ederken refleks olarak elim başıma gitti ve başımı ovdum sanki ağrısı geçecekmiş gibi.
"Lütfen biraz alçak ses ile konuşur musun? Başım kaldırmıyor bu sesi."
Ece bu söylediğime hiç şaşırmamıştı makyaj çantasını toparladı ve beni yanağımdan öperek kapıya doğru yöneldi.
"Haklısın dün gece fena dağıttık, sen hazırlan bende bize atıştırmalık bir şeyler hazırlayayım birde sana ağrı kesici vereyim."
Ona minnettar bir şekilde gülümserken o banyonun kapısını kapatarak çıktı, hızla elimi yüzümü yıkadım ve odama dönerek ne giyeceğime karar verdim.
Sonbaharda olduğumuz için siyah tayt pantolon,ince kırmızı bir kazak giydim,kalın tabanlı spor ayakkabılarımı giydikten sonra topuz olan saçımı açtım ve dalgalı halde omuzlarıma düşmesine izin verdim şanslıydım ki saçlarım kendiliğinden dalgalıydı benim tek yapmam gereken ellerim ile dalgaları biraz daha kabartmaktı. İlk gün için ağır makyajın absürt kaçacağını düşünerek hafif makyaj yaptım, sonuçta defileye değil üniversiteye gidiyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Su Perim
Teen Fiction"Benim küçük su perim..." diye severdi Batuhan beni hep, bu sözü ile tüm sıkıntılarım giderdi.. Şu an ise bu sözü hatırlamak ve Batuhan'ı görmek benim sıkıntılarımı gidermek yerine beni iyice sıkıyordu,nefes alamıyordum sanki.. Tanıdık bir çift mav...