00.05

949 135 27
                                    

❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄

15 Nisan

Sevgili günlük...

Bugün Kadir ile buluştuk. Hem de gece. Beni ıssız bir yere götürdü. Kimsenin olmadığı yerlere gitmeyi ben istiyorum çünkü insanların bizi görmesini istemem.

Bugün yanağımdan öptü. O kadar tatlı ki. Çok iyi bir insan. 4 tane yavru köpek bulmuş sokakta. Onlara bakıyormuş. Herkese yardım ediyor. Sınıftaki insanlara karşı çok kibar. Burada ki dağ ayıları gibi değil. Burada yine güldüm.

Bana buradan gitmek ister misin dedi. Annemi bırakmak istemiyorum. Tabi ki babamı da. Ama ilişkimizi öğrenirlerse verecekleri tepkiyi tahmin edebiliyorum. Ona ''Buradan kaçmak istemiyorum. Okul veya işimi daha uzak bir şehirde bulup orada düzen kurmak istiyorum'' dedim. Omuzlarını düşürdü. Okumayı düşünmüyor bile.

İnsanlar nasıl okuldan vazgeçiyor anlamıyorum.

Bazen bana ''sen çok zekisin ikimiz çok farklıyız'' diyor. Ben de ''ikimizin kalbi de temiz ve sen de benim gibi iyilik yapmayı seviyorsun'' dedim. Önemli olan farklı olan kalplerimizin birbiri için çarpması değil mi? Hem o da çok iyi bir insan. Ben de insanlara yardım etmeyi seviyorum. Zekanın ne önemi var.

Yine de okul işini bir kere daha düşünmesini istedim. Morali bozuldu. ''Bak sen de farkındasın'' dedi. Anlamadım ben kötü bir şey yapmadım ki...

''Canım ondan sana hayır gelmez ama yine de sen bilirsin'' Bölümü düzenleyip attım. Arkama yaslanıp yorumların keyfini çıkardım.

User1: Umarım okulunda başarılı olmuştur ve istediği mesleği yapıyordur.

Turuncgillerdenportakal: Umarım :)

User1: Gerçekten sonunu okumadın değil mi? :( Okusan böyle demezdin.

Turuncgillerdenportakal: Hayır okumadım. Beraber okuyalım istiyorum. Bölümü okuyup direkt paylaşıyorum. Diğer bölümü de aynı şekilde sizden birkaç dakika öncesinde okumuş oluyorum. 

Neden kimse inanmıyordu? Şu ana kadar bir sıkıntı olmamış, okuyucularımla beraber ilerlemek zevk ve heyecan veriyordu bana. Ancak bu birkaç bölümde sonuna bakma isteği doluyordu içime.

Acaba şu an nasıldı?

''Umarım iyisindir Berken.''

**

Kerim abi her zamanki gibi aidatları toplamak için gelmişti. Ulan bir kerede halimizi hatırımızı sor be...

''Buyur Kerim abi. Aidat için geldin herhalde.'' Kerim abi suratıma bir süre bakıp kafasını iki yana salladı. ''Yok onun için gelmedim.'' Şaşırmıştım. Ne yani... Gerçekten halimi hatırımı sormaya mı gelmişti?

''Binanın otomatiğinde sorun var. 100 lira topluyorum herkesten.'' Sinirle bir kahkaha attım. ''100 lira ne Kerim abi. Yeni elektrik hattımı döşeyeceksiniz?''

''Herkesten alıyoruz Tunç.''

''Binada 12 daire var. 1200 TL'yi hangi elektrikçi alıyor!'' Gergince yutkunup ensesini kaşıdı. Şerefsiz...

''Ben bir elektrikçi çağırıp fiyat alırım. Hadi eyvallah.'' Suratına kapıyı kapatıp içeriye doğru adımladım. Mal adam... Salak var sanki karşında.

Bilgisayarın başına geçip, günlüğü kucağıma koydum. Sayfayı açıp öncesinde okumaya başladım.

17 Nisan

Sevgili günlük...

Bugün okulda benimle alay ettiler. Salağın biri çantamın için böcek koymuş. Böcekleri sevmem ve iğrenirim. Korkup çığlık atınca herkes güldü. Yeni gelen çocuktu bu. Benden nefret diyor gibiydi. Birkaç kişiye daha aynı şeyi yaptı. En sonunda disipline gittiğini biliyorum.

Biliyor musun günlük çok korktum. Kalbim hiçbir zaman bu kadar hızlı atmamıştı.

Korkup arka bahçeye saklandım. Yere oturup ağlarken Kadir buldu beni. Yanıma gelip endişeyle baktı. Ne olduğunu sorduğunda anlattım. Benim için çok üzüldü. O çocuğu döveceğim filan dedi. Umarım kötü bir şey yapmaz.

Beni kolları arasına alıp göğsüne çekti. O kadar güvende hissettim ki kendimi. Ne kadar süre orada kaldık bilmiyorum. Ta ki bir ses duyana kadar... Başımızı kaldırdığımızda bir koşma sesi duyduk. Kadir hızla ayağa kalkıp etrafa baktı ancak kimse yoktu. Umarım biri bizi görmemiştir.

''Aha... Kesin biri gördü bunları...'' Hızla bölümü yazıp yayınladım. Yorumlar gelirken günlüğü elime aldım. Bir süre elimi, dış yüzeyinde gezdirdim. Sayfalara şöyle bir baktım. Son sayfalar boştu...

Yine de merakıma yenik düşmeyip hızla kapattım ve masaya fırlattım.

User1: Biri gördü bence. Çok korkuyorum.

User2: Çok heyecanlı. Diğer bölüm çabuk gelsinnn!

User3: Hikaye bana çok tanıdık geliyor... 

Kaşlarımı çatıp ekrana odaklandım. Nereden tanıdık gelebilirdi bu? Ellerimi klavyede gezdirip cevaplamaya başladım.

Turuncgillerdenportakal: Nerden tanıdık gelebilir? İsim detaylarını vermiyorum.

User3: Berke mi neydi ismi... Bu hikayeye benzerini yaşayan biri vardı...

Kalbim heyecanla atmaya başlamıştı. Gergince yutkunup titreyen ellerimle cevapladım.

Turuncgillerdenportakal: Sonu hakkında bir bilgin var mı?

Bir süre bekledim ancak cevap gelmemişti. Parmaklarımı masada ritim tutarak hareket ettirdim. Aşırı gerilmiştim. Hayır spoi olacak diye değil... Nedense içimde bu hikaye ile ilgili kötü bir son çıkacakmış gibi bir his vardı.

Dakikalar geçerken cevap gelmeyeceğini anladım. Kullanıcı profiline girip mesaj kısmına girdim.

Turuncgillerdenportakal: Hikaye hakkında ne biliyorsun?

O arada yorumlara girdiğimde, kullanıcının yorumuna bir sürü yorum gelmişti. Herkes merak ettiğini ve spoi vermesini istemişti.

Oflayıp arkama yaslandım. Ellerimi ensemde birleştirip beklemeye başladım. 

Arada saate bakıyordum. Mesajı atmamın üzerinde 25 dakika geçmişti. Dayanamayıp tekrar aynı kullanıcının profiline girdim. Ve bam! Beni engellemişti.

''Niye lan! Ben ne yaptım sana...'' Acaba bu çocuğun yakını mıydı? Öyle bir ihtimal vardı. Oflayıp ayağa kalktım. Beyin yorucu bir gündü. Uyumak iyi gelecekti. Son kez yorumlara bakıp bilgisayarı kapattım. Odama girip üstümü değiştirdim. Yatağa uzanıp başımı dirseklerime yasladım. 

''Nereden tanıyor olabilirsin sen...''

❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄

SEVGİLİ GÜNLÜK... | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin