Hünkar züleyhanın bıraktığı albümü eline aldı
H.bu ne
Z.düğün fotoğrafları
A.bu kadar çabuk mu çıktılar
Y.ben dün ilk iş hemen bastırdım baba
A.afferim evlat
Hünkar gülümseyerek yılmaza bakıp yanağını okşadı
ayağa kalkıp ali rahmetin elini tutup onun kalkmasınıda sağladı ikisi beraber geniş koltuğa geçip oturdular hünkar heyecanla albümü kucağına koyup açtı ikisinin meraklı ve heyecanlı halleri çocukları gülümsemişti oturdukları yerde onları izlemeye başladılar hünkar albüm kapağını açınca ilk olarak ikisinin at üstünde konağa geldikleri fotoğrafla karşılaştılar parmağını fotoğrafın üzerinde ali rahmetin yüzünde gezdirirken dönüp ona aşkla bakan kocasına baktı ali rahmette fotoğraftaki bakışlarını karısına çevirince hemen arkasında onlara bakan çocuklarına bakıp yutkunup derin bir nefes aldı hünkar onun içinden geçeni anladığı için hafif gülümsedi ve yine albüme döndüler yılmaz neredeyse her anlarını ölümsüzleştirmişti o kadar güzel fotoğraflar çekmişti ki her kare de o ana yine gidiyor tekrar yaşıyor gibiydiler albüm yarısına kadar hep ikisinin fotoğraflarıydılar biraz duygusallık biraz hüzün biraz sevinç ve çokça aşkla baktılar tam 40 yıl bekledikleri düğünlerinin fotoğraflarına Hünkar gözleri dolmuş bi şekilde bakarken albümü çevirip de karşısına çıkan fotoğrafa ikisi de kahkahalarla gülmeye başladılar çocuklar onların neye güldüğünü anladıkları için onlarda gülmelerine katıldılar ve artık albümün komik kısmı gelince kalkıp yanlarına gittiler ali rahmet yılmaza dönüp konuştu
A.evlat bu ne Allah aşkına
Y.ikinci kısma komik bi giriş olsun diye yaptık baba
Albümün ikinci kısmında yılmazın ve demirin dudaklarını büzüp gözlerini şaşı yaptıkları bi fotoğrafları vardı ali rahmet demire döndü
A.yılmaz seni de iyice kendine benzetti evlat
D.biraz öyle oldu
Y.neyim varmış benim
Yılmaz biraz bozulmuştu ali rahmet demire göz kırptı
A.e şimdi doğruya doğru evlat sen demir gibi değilsin biraz daha şeysin
Yılmaz yerinde biraz huzursuzca kıprandı
Y.neyim
Demir yılmazın bozulmasına keyiflenmiş bi şekilde arkasına yaslandı
A.şeysin işte evlat anla
Y.yok ben anlamadım sen anlat baba
Ali rahmet ne diyeceğini düşünürken demir araya girdi
D.sen biraz lavubalisin demek istiyor baban yılmazcım Benim gibi ağır değilsin
Hünkar ve kızlar demirin ve ali rahmetin ne yapmaya çalıştığını anlamışlardı ama yılmaz bozulmuştu
Y.biz ona ağır demiyoruz demircim
D.ne diyorsunuz yılmazcım
Y.kasıntı diyoruz demircim
Bozulma sırası demirdeydi yerinde hareketlenmiş tam cevap vericekken Hünkar araya girdi
H.aa yeter başlicam şimdi sizin didişmelerinize ağız tadıyla bi baktırmadınız bu albüme
Yılmaz ve demir hünkarın ikazıyla kendilerini ifade etmeye çalışırken ali rahmet arkasına yaslanmış bi kolunu da hünkarın omuzuna atmış onları izliyordu gülümseyerek
D.ama anne duymadın mı bana ne dedi
Y.önce o başlattı anne
Hünkar gözlerini devirip yanında halinden memnun bi şekilde oturan kocasına baktı
H.bunlar hep senin başının altından çıkıyor fekeli
Ali rahmet bi kahkaha atıp konuştu
A.benim ne suçum var yaman hanım bunlar dünden razı didişmeye
Hünkar ali rahmete uyarıcı bi şekilde bakarken ali rahmet konuyu değiştirmek için elini albüme attı
A.hadi çevir hünkar bakalım şu albüme
Hünkar albümü çevirmeye devam etti her fotoğrafa yorum yapıyor ve gülüyordular hele bi fotoğrafa öyle çok gülmüşlerdi ki gözlerinden yaşlar akmıştı çekinen bi karede tesadüfen hatip ağanın naciye ve şermin arasında kalmış hali onları çok güldürmüştü
H.ay züleyha şu fotoğrafı yok et naciye kazara görür falan rezillik çıkar
Z.tamam anne ben saklarım onu
Hünkar annesiyle çektiği bi fotoğrafa denk gelince duraksadı
H.annem pamuğum bak ali rahmet ne güzel çıkmış
Ali rahmet çenesini hünkarın omuzuna bırakmış fotoğraflara bakıyordu hünkarın söylediğine gülümsedi kısık sesle konuştu
A.senin güzelliğini kimden aldığın belli oluyor güzelim
Hünkar çocuklara göz gezdirdi onların kendi hallerinde bi şeyler konuştuğunu görünce ses çıkarmadı ali rahmete biraz sonra albümü kenara bırakmıştılar çocuklarla sohbet ediyordular yılmaz sehpada ki zarfı onlara işaret edip konuştu
Y.bu zarfta da fotoğrafların birer yedeği var
H.yedekler ne için oğlum
Y.babam söyledi çıkarınca yedekleri olsun dedi
H.ne yapıcaksın fazla fotoğraflara
Ali rahmet doğrulup sehpada ki zarfı aldı
A.bunları da çerçeveletip evin her yerine asıcam yaman hanım
H.yok artık
A.niyeymiş o evimizin her yerin de olsun fotoğraflarımız nereye dönsem nereye baksam orda sen ol istiyorum Her yer sen olsun
Hünkar hoşuna gitmiş bir şekilde gülümsedi
Ama belli etmemeye çalışarak konuştuH.bakalım ben istiyormuyum her yerde seni görmeyi
A.o ne demekmiş
Hünkar albümü sehpaya bırakıp kalktı mutfağa giderken de ali rahmete laf dokunurdu
H.yani düğününden bi gün sonra karısını odada kilitli unutan bi kocayı her yerde görmek istediğimi pek sanmıyorum
Hünkarın güldüğünü belli etmemeye çalışarak mutfağa gitti ali rahmet ardından kalakalmıştı müjgan ve züleyha da ayağa kalmış mutfağa gidicekken demir ve yılmaz da ali rahmetin haline güldüler
A.hepsi sizin suçunuz bide gülüyorsunuz
Z.biz ne yaptık ki
Y.valla bu defa ben gitmeyelim dedim ama dinlemediler beni
M.biz albümü getirmek için geldik
A.neyse olan oldu artık bakalım nasıl affetiricem kendimi
D.abi yok mu bi planın falan
A.ne planı
D.ne bileyim düğün sonrası bi yerlere gitmek gibi falan
Z.balayı gibi
A.aslında öyle bi ter var da
Y.neresi
A.neresi olduğunu size söylemeye hiç niyetim yok
Y.iyi söyleme
A.söylemiyecem tabi sonra karımla aramı bozuyorsunuz
Çocuklar ali rahmetin söylediklerine gülerken ali rahmet züleyha ve müjganı durdurup hünkarın arkasından mutfağa gitti
Ve kestik umarım beğenirsiniz arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum 😊