Hünkar uyanmış kahvaltı almak için dışarı çıkmıştı dalgındı dün gece düşündüklerini düşünüyordu yine verdiği kararı sorguluyordu doğrumuydu acaba demirle yılmaz olgunlukla kabul edermiydiler bu durumu peki ya müjgan o ne derdi yılmazla arası açılırmıydı züleyhanın ne yapıcağınıysa kestiremiyordu öylesine dalmış bi şekilde yürüyordu ki karşıdan geleni fark etmemiş ona çarpmıştı çarpmanın etkisiyle tam düşecekken çarptığı adam onu tuttu çok kısa bi an göz göze geldiler hünkar hemen toparlanıp kendini adamın kollarından sıyırıp konuştu
H.özür dilerim ben göremedim
M.önemli değil iyimisiniz
H.teşekkür ederim iyiyim
M.ben mehmet
H.bende hünkar memnun oldum
M.çok değişik bi isminiz var
H.ya sizinde öyle
Mehmet gülüp konuştu
M.gerçekten öyle ama
H.tekrar özür dilerim ben gideyim artık
M.hiç önemli değil güle güle
Hünkar arkasını dönüp gitti ama mehmet arkasından baka kaldı nasıl güzel gözleri vardı öyle insanın içine işleyen bakışları çok güzel bi kadın diye geçirdi içinden ve yoluna devam etti
hünkar kahvaltıyı almış ali rahmetin yanına dönmüştü hemşirede ali rahmetin serumunu takmış çıkıyordu hünkarı görünce bekleyip konuştu
Hem.sabahattin bey Ali rahmet beyin vu gün yarim saat yürümesini söyledi kahvaltıdan sonra yürütebilirsiniz
H.olur yürütürüm teşekkür ederim
Hemşire çıkınca hünkar tepsiyi alıp yatağın kenarına oturdu ve ali rahmetin yemesine yardımcı oldu ali rahmet fark ettirmeden izliyordu karısını hünkarınsa aklı hala dün kendi kendine verdiği karardaydı sanki herşeyi şimdi açıklicalmış gibi heyecanlı ve gergindi ali rahmet hünkarın dalgın olduğunun farkındaydı hünkarın uzattığı son lokmayı yedikten sonra ona doydum demişti ama hünkar duymamış reçel sürdüğü ekmeği yine uzatmıştı ama ali rahmet bi lokma daha yiyebilecek halde değildi hünkarın onu duymadığını anlayınca mecburen ağzına doğru getirdiği elini tuttu günler sonra ellerinin birbirine değmesiyle hünkar daldığı düşüncelerden sıyrılıp ali rahmet le göz göze geldi ali rahmet hünkar onu duysun diye elini tutmuştu ama elinin soğuk olduğunu görünce çekemedi elini hünkar hem şaşkınlık hemde merakla ali rahmete bakınca mecburen konuştu ali rahmet eli hala hünkarın elindeyken
A.seslendim duymadın doydum yemicem artık
H.dalmışım az yedin bunuda ye
A.yiyemicem artık yeter bu kadar
H.yemen lazım ama bak yürüceksin birazdan kuvvet olur
Ali rahmet ağzını açıp son lokmayıda yedi eli hala hünkarın elindeyken konuştu
A.neye dalmıştın
H.hiç öylesine önemli bi şey değil
Ali rahmet hünkarın diğer elinide iki elinin arasına alıp ısıtmaya çalışarak konuştu
A.üşüyormusun
Hünkar heyecanlanmış heyecandan konuşamıyordu gözlerini ali rahmetin üzerinde gezdirdi ali rahmetin bakışları hünkarın ellerindeydi hünkar aşkla baktı kocasına ali rahmet hünkarın konuşmadığını görünce sorusunu yineleyip konuştu
