8//8

529 63 95
                                    

2 yıl sonra


Telefonun karşı tarafındaki Zayn kıkırdadıktan sonra Louis kendisine para üstünü uzatan pastane çalışanına hızla teşekkür edip güzel bir gün diledi ve pastaneden çıkarken telefonu omzuyla kulağı arasına yaslayıp adımlarını serileştirdi,hava durumunda belirtilenin aksine hava fazlasıyla terletecek derecede güneşliydi ve Louis hava durumuna kanıp kalın bir sweat giydiği için pişman olmuştu,"Ah şey pekala dostum o zaman anlaştık,dersin başlamasına yakın Liam ve seninle oditoryumda buluşuruz."

Zayn kısa bir görüşürüz cümlesinden sonra telefonu kapadığında Louis kendisi için bina kapısını tutan genç kadına teşekkür ederek içeri girdi ve daire numaralarına bakarak kendi evinin posta kutusunu buldu,kutudan bir kaç beyaz zarfın taştığını görünce fırından aldığı scone paketini posta kutusunun üstüne bıraktı ve kutunun şifresini girdikten sonra içindeki zarfları çıkarıp açık gri renkteki kot ceketinin cebine sıkıştırdı.

Posta kutusunu kapatıp kitlenmesi için yeniden şifreyi girdikten sonra üstüne bıraktığı kese kağıdını yeniden eline aldığı gibi merdivenleri soluksuz tırmandı,oturduğu dairenin önüne geldiğinde o daha cebinden anahtarı çıkaramadan kapı açılmıştı,görmekten keyif aldığı surat sabahın en güzel neşe kaynağı olarak onu içeri çektiğinde Louis uzanıp onun dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı.

"Sen uyanmadan gelirim sanmıştım ama çoktan kalkmışsın bile,pastanede çok sıra vardı maalesef."

Elindeki kese kağıdını burukça gülümseyip havada salladıktan sonra karşısındaki nişanlısından uzun bir öpücük kazandı,"Hava çok sıcak görünüyor bebeğim,terlemişsindir böyle.",Louis nişanlısının elinden tutup yürürken beraber mutfağa girdiler ve Louis kese kağıdını tezgaha bıraktıktan sonra Harry ona yardım etmek için dolaptan iki tabak çıkardı,Louis üstündeki ceketi çıkarıp mutfaktaki sandalyenin arkasına astıktan sonra kendisinden gelen ter kokusuyla yüzünü astı,"Evet ne yazık ki fazlasıyla terledim Harold,ama benim bir suçum yok ki,hava durumu yalancı!"

Harry Louis'in ceketinin cebinden sarkan fatura zarflarını alıp masanın üstüne atarken dudaklarından dökülen bir kahkaha ile onu kendisine çekti,"Bir dahakine konuşurum ona göre düzenlerler hava durumunu,sen yeter ki üzülme,ha?"

Louis onun göz kırpmasına dayanamayıp üstündeki siniri attı ve kafasıyla mutfağın çıkışını gösterdi,"Gelirken telefonda Zayn ile konuştum,bugün derste önemli bir oyunun bir sahnesini canlandıracakmışız,böylesine ter kokarken gidemem,duşa girmeliyim.",Harry kafasını salladığında Louis ona cazip bir teklif sundu,"Ah şey bilirsin bazen banyoya tek başına girmek sıkıcı olabiliyor,eşlik etmek ister misin?"

Harry'nin gözlerinin içi parladığında Louis yaptığı tekliften fazlasıyla etkilendiğini anlamıştı,o geri geri adımlayarak mutfağın çıkışına giderken Harry'de onun üstüne giderek sırıtıyordu,"Yine şu karşı konulamaz ağına takıldım Lou!Akşam takımımın maçı var ve sen beni yormaya niyetli gibisin."

Louis onun elinden tutup mutfağın yanındaki duvara sırtını yasladığında Harry bütün nefesini tutarak onun gözlerine baktı,"Hadi ama Koç Styles takımının senin sayende ne kadar başarılı olduğunu biliyoruz,tatlı bir yorgunluk bu başarının üstünü örtmez bence.",Louis onun omuzlarına tutunup dudaklarına yöneldiğinde Harry cevabını biliyor olmasına rağmen yine de sormak istedi,"Maça geleceksin değil mi?En büyük şansım olmadan takımımı yönetemiyorum."

Louis elini onun sıcak avucunun içine yerleştirip sırtını duvardan ayırdı ve banyoya ilerlerken minik minik kıkırtılar çıkardı,"Şu zamana kadar hangi maçını kaçırdım ki bir tanem,emin ol dersten çıktığım gibi soluğu yanında alacağım."

The Mountain (L.S)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin