EDA'DAN
Aklımı başıma getiren bazı düşünceler vardı bunu Serkan'a söyleyemezdim ama artık burada kalırsam anlardı bir sorun olduğunu zaten dünyam başıma yıkılmıştı ben böyleysem Serkan nasıl olurdu bilemiyorum belki de istemezdi beni ama kararımı vermiştim gidecektim buralardan bavulumu hazırladım zaten üstümü değiştirmemiştim bir not yazıp gidecektim
Not:
Serkan'a
Sevgilim hayatımın anlamı ben bu gün elim için doktora gittim Parkinson hastası olduğum ortaya çıktı... Üzgünüm sevgilim keşke bu olan hiç yaşanmasaydı ama zamanı kontrol edemiyoruz gidiyorum çünkü en azından arkamda beni seven birinin olduğunu bilmek istiyorum
Seni seviyorum adam...
Ve işte gidiyorum yoldan online alınmış bir bilet küçük bir bavul ben ve hiç eksilmeyen göz yaşlarım...
SERKAN'DAN
Yemeğe Enginle Feriti çağırmıştım ama evde Eda yoktu sadece bir not vardı o notu sesli bir şekilde otururken gözlerinden yaşlar almaya başlamıştı bile notun sonunu da okuyup Ferite baktım
Ferit:Abi ne yüzüme bakıyorsun peşinden git
Serkan:Gidiyorum tamam Eda fevridir delidir ama beni isteyerek bırakmaz
Yolda hala devam ediyordu göz yaşlarım bir şekilde havaalanına yetiştim bekleme yerinde en dip koltukta oturmuş sessiz sessiz ağlıyordu ah be çiçegim ne acı çektin o haberi aldığında Allah bilir hemen yanına gittim beni görünce yüzünü çevirdi yüzünü ellerimin arasına alıp okşadım yavaşça
Serkan:Niye kaçıyorsun benden be gülüm.
Eda:Serkan git burdan
Serkan:Kızım tamam bak eğer bir şeyden korkuyorsan söyle bana
Eda ayağa kalktı bende onu takip etmeye başladım en sonunda havaalanının dışında durdu ve yüzüme bakıp bağıra bağıra konuşmaya başladı
Eda:KORKUYORUM EVET BENİM HASTA OLDUĞUMU ÖĞRENİNCE GİDE BİLME İHTİMALİN DELİ EDİYOR BENİ
Serkan:KIZIM DELİ MİSİN SEN BEN NİYE BIRAKIYORUM SENİ ASLA BIRAKMAYACAĞIM BAŞKA BİR ŞEY DE VAR
Eda:VAR EVET VAR ölmekten korkuyorum
Bu sözü kalbime bir ok misali battı hatta batmakla kalmayıp sanki sırf canımı yakmak için battığı yerde çeviriliyordu ah be güzelim ona sımsıkı sarıldım ve arabaya bindirip eve götürdüm ona banyo yaptırdım kahve hazırladım ve koltuğa oturtdum ağlamaya başladı ben de onu göğsüme yatırıp saçlarını okşadım o ağladıkça bende ağlıyordum yorulduğunu anlayıp ona sorumu sordum
Serkan:İnci çiçeğim yoruldun artık istersen uyu biraz
Eda:Uykuyla dinlenemeyecek kadar yorgunum artık
Kızım dağlama yüreğimi be......