0.62 ♠ Princesses Don't Cry

431 51 177
                                    

Şarkı: Aviva - Princesses Don't Cry

"Over monsters in the night. Don't waste our precious time."

"A princess doesn't cry. Burning like a fire. You feel it all the time but wipe your teary eyes."

Bu bölüm için aklımda hiç şarkı yokken bir anda böyle bir şey oldu kfjskfjs

"Gece boyunca neredeydin?"

"Beni umursadığını bilmiyordum Natsuo, gittiğimi ne zaman anladın? Üç dakika önce falan mı? Favori kardeşinle ilgilenmekten bana zaman bulman çok şaşırtıcı."

Touya aslında zamanın bu kadar geçtiğini fark etmemişti ve özellikle sorguya tutulmayı beklemiyordu. Natsuo onu zaten durduramayacaktı, neden boşa uğraşıyordu? Neden önemsiyordu? Sanırım sadece Shouto'ya zarar vermesin diye onu kontrol ediyordu. Yoksa Shouto olanları anlatmış mıydı? Touya o karanlıkta çocuğun ne kadar gördüğünden emin değildi ama eve kadın getirmesi bile duyulsa Natsuo ona bağırırdı ama babası ondan önce kızardı, yani Shouto uslu durup sessiz mi kalmıştı? Tuhaf... Kardeşi onun başını belaya sokmayı sevmiyor muydu?

"Bak nii-san Shouto yaralıydı ve onunla ilgilenen biri lazımdı ve sen yanında güvenebileceğim biri değilsin, çok dengesizsin!"

"Bu sadece benden uzaklaşmak için kullandığın bir bahane! Fuyumi gayet yeterdi ona!"

Evet belki de olabilirdi ama Natsuo da hep Shouto'nun yanında olmak istemişti fakat sonucunda ağabeyi ona karşı siper almıştı. Sakinleştirmesi zor olacaktı. 

"Beraber ne yapmak istersin nii-san?"

Çünkü Natsuo'nun hiçbir fikri yoktu.

"Çok dengesiz olduğumdan yanında bile duramazdım, hani!"

"Sadece biraz sakin olsan?"

"Yoksa ne olur, bana yine iğne mi yaparsın!"

Bu gibi durumda Natsuo iğne kullanmazdı, onları sadece acil durum da kullanmıştı ve şimdi ya bir ya hiç iğnesi kalmıştı.

"Bunu yapmanın hoşuma gittiğini mi zannediyorsun? Beni mecbur bırakan sensin! Kendini kontrol edip öfkeni bastırmalısın, bu nefret için de yok oluyorsun!" 

"Sen de beni umursamıyor ve benim için hiçbir şey yapmıyorsun! Tek yaptığın bağırmak."

İkisi de kızgındı ama Natsuo Touya'nın haklı olduğunu biliyordu, tek yaptığı uslu durmasını söylemekti. O kadar. Zavallı bir girişimdi ve Touya'yı kendinden daha çok itiyordu. Yapması gereken şey ona sarılıp Shouto'yu mu kötülemesi olmalıydı? Bunu yaparsa Touya ona dönerdi ama bu iyi bir şey değildi. Shouto'yu nedensiz yere suçluyordu! Ama Natsuo Shouto'dan uzaklaşırsa Touya'nın Shouto ile uğraşacak zamanı olamazdı, onu umursamazdı ama ah belki de bu sefer Natsuo'nun yanında ona kızar ve ondan da aynısı beklerdi, sonunda ise yine başladıkları berbat noktaya dönerlerdi.

"Babamızla ne konuştunuz?"

Aslında neden belliydi, Shouto'ya saldırdığı için Touya'ya kızmıştı ama asıl Natsuo cezayı merak ediyordu çünkü babası cezasız bırakmazdı. Shouto vurulduğunda ve hastanede yatarken babası dakikalarca ona bağırıp durmuştu, olanların yarısının Natsuo'nun hatası olduğunu söyleyip onu daha da suçluluğa boğmuştu. Belki de babası dediği zaman Shouto'yu alıp dışarı çıkmalıydı ama bu Touya'yı terk etmek olurdu ve Touya bunu unutmazdı. Natsuo da babasına dayanamamış ve bağırmıştı çünkü silahı bulması onun suçuydu, babası ondan daha fazla suçluydu! Ne diye evde bunu tutuyordu ki! Natsuo her sivri eşyayı toplamaya çalışırken zaten Touya'nın elinde silah vardı! Natsuo Touya'nın son zamanlarda kendine zarar vermediğini bilse de önlem için etraftakileri toplamaya çalışmıştı ama Todoroki evinde o kadar şey vardı ki ve ağabeyinin garip aklı sağ olsun Natsuo'nun hayal bile edemeyeceği şeyleri kendine zarar vermek için kullanabilirdi. Yani bir vazoyu neden kafasında kırmasın ki? Natsuo evdeki her şeyi kontrol edemeyeceğinden Touya'yı kontrol etmeliydi.

Numb To The Feeling {Dabi & Touya Todoroki}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin