II •Look at The Mirror•

44 7 67
                                    

Kim Mi-cha

  Ablamın bedenini orada görünce dayanamadım ve odadan çıktım. Bunu hak edecek ne yapmıştık? O benim ailemdi. Her şeyimdi. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kendimi tuvalete atıp klozetin üstüne oturdum ayaklarımı kendime doğru çekip ağlamaya başladım.

 Kendimi tuvalete atıp klozetin üstüne oturdum ayaklarımı kendime doğru çekip ağlamaya başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" Ablam burada olsa ne yapacağımı söylerdi."

  Kendi kendime söylediğim cümleye daha çok ağlamaya başlamıştım. Ablam burada değildi. Kapım tıklatılınca sesimi azalttım.

" Doktor hanım hastalarınız bekliyor."

" Geliyorum hemşire Cho."

Kapının kapanma sesini duyduktan sonra gözyaşlarımı silip ayağa kalktım. Kapıyı açıp tuvalette birinin olup olmadığına baktım. Kimse yoktu. Yüzümü yıkayıp soluklanmak için ellerimi soğuk lavabo taşına koydum ve başımı öne eğdim. Gözlerimi kapayıp yaşananların rüya olmasını istedim.

  Gözlerimi açıp aynada kendime bakarken arkamda bana üzgünce bakan ablamla göz göze geldim. Çığlık atarak arkamı döndüm. Kimse yoktu. Hayal mi görmüştüm? Korkarak tekrar aynaya baktım. Hâlâ oradaydı ve gözlerini şaşkınca açmış bana bakıyordu!

" Abla??"

  Aynaya doğru eğilip ona bakmaya devam ettim. Gayet gerçek duruyordu. Kafasını yana yatırdı. Soru sormadan önce hep böyle yapardı. Birden dudakları oynamaya başladı.

" Be..ni gö..rü..yor..mu..sun?"

  Gözlerimi hızlıca açıp kapattım. Benimle konuşmuştu. Tekrar arkamı döndüm. Elimi uzatıp varlığını hissetmeye çalıştım.

" Görüyorum.. Abla görüyorum seni!" Dedim heyecanla. Bu gerçek olabilir miydi? Tekrar aynaya döndüm. Ellerimi aynaya koyup bir süre durdum.

" Gerçeksin değil mi?" sorduğum soruyla birlikte kafasını evet anlamında sallamıştı. Hızla kapıdan çıkıp danışmaya koştum.

" Yun ile Dasom gittiler mi?"

" Şimdi çıktılar."

Kapıdan koşup gitmek üzere olan arabayı gördüm. Son ses bağırmaya başladım.

" Aynaya bakın!"

Yi Dasom

Yun' u eve götürmek için arabaya bindik. Park ettiğim yerden çıkıp çıkışa yöneldiğimde Mi-cha'nın arkamızdan koştuğunu ve bağırdığını gördüm. Aynaya bakın?

" Hey Yun, Mi-cha aynaya bakın diye mi bağırdı?"

" Evet sanırım... İyi de bu ne demek ki?"

  Aynaya bakın... Şu an ulaşabileceğim tek ayna iç dikiz aynasıydı. Gözlerimi kaldırıp aynaya baktığımda Bulg-eun' un gözleri ile karşılaştım. Direksiyonun kontrolünü kaybederken Yun çığlık attı.

Look at The MirrorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin