date ✩ adrienette

on iki

Marinette çekim molasındaydı ve dinlenmek yerine Kagami ile uğraşıyordu.

"Neden bana senaryoyu göstermiyorsun Marinette ?"

"Sonra başımdan ayrılma değil mi ? Otur merak et, merak iyidir. Zaten çekimlerde beni izleyen sen değil misin ? Herkesten önce öğrenmiş oluyorsun bölümü." Kagami bundan memnun olmadığını dudak büküp kollarını birbirine dolamasından belli oluyordu. "İstediğin kadar mızmızlan, istediğini yapmayacağım."

"Luka ile sana bir buluşma ayarlamayı denerim" deyip şeytanca sırıtmaya başladı Kagami. Marinette yüzü kızarmış bir şekilde Kagami'ye bakıyordu, bunu yapmayı becerebilirdi ancak yine de risk alıp almama konusunda tereddütlüydü. "Böyle, güzel bir akşam yemeği falan, nasıl fikir ?" Marinette alt dudağını ısırmış Kagami'ye bakıyordu.

"Çok kötüsün Kagami."

"Öyleyim tatlım. Ne diyorsun bu işe ?" deyip Marinette'e bakmaya başladı. Yüzünde geniş bir gülümseme bulunuyordu Kagami'nin. Marinette kabul etmek için tam ağzını açıyordu ki telefonundan mesaj geldiğine dair ses geldi. Kagami bildirim sesi üzerine içinden küçük çaplı bir küfür edip sinirini yatıştırmaya çalıştı. Marinette'n kabul edeceğine emindi o an.

Agreste: Karar verdin mi güzellik ?

Marinette: Hayır

Agreste: O zaman yüz yüze iken ikna ederiz seni ;)

Marinette: Anlamadım ?

Marinette, Adrien mesajını tam olarak anlamaya çalışırken Kagami gördüğü şey ile ağzını açık kalmıştı. İleri de onu fark eden sarışın çocuk sus anlamında hareket yapsa da Kagami onu takmaya niyeti yoktu.

"Marinette bugün misafirin olduğunu bilmiyordum ?" Marinette telefondan kafasını kaldırıp Kagami'ye baktı. Ağzının neden açık kaldığını anlamak için baktığı yöne dönüp baktı.

"Habersiz bir misafir olduğuna emin olabilirsin Kagami."

"Habersiz misafir bir Agreste öyle mi ? Çocuk baya baya sana hayran kızım" deyip şaşkınlığını atlatmaya çalışıyordu Kagami. Onun bildiği Adrien kimse için kalkıp bir yere gitmez, kişileri kendi ayağına getirirdi. Gabriel'ın Adrien'dan yapmasını istediği buydu çünkü. 

"Sana sus dedim Kagami. Ve sen burada ne yapıyorsun? Sen oyuncu değilsin ki? Burada olmanın amacı ne ?" 

"Ben mi? Tanıtayım kendimi, Kagami Tsurugi. Marinette Dupain-Cheng'in yakın arkadaşıyım, şu senin yolladığın hediyelerin bazılarını yolladığı yakın arkadaşı" deyip sırıttı. Adrien bu işten pek memnun olmamıştı. Marinette ciddi misin bakışı attı. 

"Bula bula bunu buldun yakın arkadaş diye ? Ciddi misin Marinette? Başımın belasını mı buldun?" Marinette bir Kagami'ye, birde Adrien'a bakıyordu, aralarında küçük çaplı bir olay çıkacak gibi duruyordu. 

"Tabi ki bana 3 kez yenilmek acı verici olmalı Adrien, anlayabiliyorum" deyip Kagami sırıtarak Adrien'a bakıyordu.

"Bu olayın üstünden 10 yıl geçti Kagami, sal şu maç olayını." Kagami hayır şeklinde omuzlarını hareket ettirdi. Kazandığı 3 maçı Adrien'a ölene kadar hatırlatmaya niyeti vardı. "3 maç kaybettin bana karşı, mutluyum. Ölene kadar kurtulamazsın benden." 

"Bence ben ölünce de mezarımın başına gelip bunu milyon kez dersin" deyip iç çekti Adrien. Kagami'ye karşı 3 kez eskrim maçı kaybettiğine inanamıyordu. 

"Ehem, olabilir ? Bir netlik veremem. Şimdi gider misin? Marinette'i rahatsız ediyorsun." Adrien bunu duyunca Marinette'i belinden tutup yanına çekti. 

"O hiç öyle demiyor ama." 

"Bırak kızı Adrien, zorlama işte. Olmayacak ilişki işte bu, boş yere boğuyorsun kızı."

"İstersen o konuşsun iznin olursa, hem bizim onunla işimiz var. Kâkül yapıp saçlarını sarıya boyatacağız, kendisi kabul ederse." Kagami yan yan doğru mu  anlamında mimik yaptı Kagami. Marinette belini tutan elden kurtulup Kagami'den ve Adrien'dan biraz uzağa gitti. 

"İlk olarak, aranızda ki olay benim umurumda değil. İkinci olarak, Kagami haklı Adrien. Bu ilişki olmayacak-"

"Göreceğiz, devam et" cümlesi ile Marinette'n sözünü kesti Adrien. Sözünün kesilmesine sinirlense de bu konu da olay çıkarmanın vakti olmadığının farkınaydı. Derin bir nefes alıp konuşmaya devam etti. 

"Üçüncüsü, ben hala emin değilim saç konusunda Adrien." 

"Hop hop hop, sarı saça boyama işi çıktı ve benim mi haberim yok ? Ciddi misiniz ? Ağır oldu bu Marinette" diye mızıldanmaya başladı Kagami. Kagami'nin hiçbir şeyden haberi olmadığını anlayan Adrien'ın yüzünde sırıtma oluştu ve Kagami bunu anında fark etmişti. "Bak görüyor musun? Sayende onun diline düştüm, şimdi bunu hep yüzüme vurur. Sırıtma oradan pis pis Adrien." Adrien Kagami'ye dil çıkarıp fark ettirmeden Marinette'e yaklaşmaya çalışıyordu. Marinette'n yanına varınca Marinette'i kendisine çekip saçlarını öptü. Marinette Adrien'ı itip tip tip ona baktı. 

"Ne yaptığını sanıyorsun Adrien ? "

"Sevdiğimi öptüm ?"

"Sana böyle bir izin vermedim, sınırları aşma. Cidden bir süredir Kagami'nin engelle sözünü niye dinlemedim diye düşünüyorum. Bunu bir daha yaparsan kötü olur" diye işaret parmağını sağa sola rastgele salladı Marinette. Sinirlenmiş ve utanmıştı. Çekim için orada bulunan herkes onlara bakıyordu. Bazıları dedikodu yapmaya bile başlamıştı. Marinette bunu fark edince iyice sinirlenip kızarmıştı. Adrien rastgele sallanan parmağı tuttu ve sonra o parmağın elini tuttu. Sonra eğilip narince o eli öptü. Orada bulunan herkes şaşkınca olaya bakıyordu.

"Siz nasıl isterseniz hanımefendi. Şimdi saç boyatma işine ne dersiniz ? Aramızı böyle yapmaya başlayabiliriz istersen" deyip göz kırptı. Marinette hızlıca elini çekti ve elinin üstünü diğer eli ile öptüğü yeri silmeye çalıştı.

"Bende varım boyatma işinde" diye sessizliği böldü Kagami. "Sarı saç sana çok yakışacağını sanmasam da denemekten zarar gelmez. Hadi gel sarı yapalım Marinette."

✉