date ✩ adrienette

on yedi

Marinette başını eğmiş masada oturuyordu. Yandan yandan da Kagami'ye ölümcül bakışlar fırlatıyordu. Kagami ise hayatta kalmak için plan yapmaya çalışıyordu. Luka'nın evinde kahvaltı yapmak için Adrien ile Chloé'yiyi bekliyorlardı. 

"Marinette Kagami'ye ölümcül bakışlar atmayı kes."

"Sen onu doğramadığıma şükret asıl."

"Ama Marinette-"

"Küçük çocuk gibisiniz cidden, birazcık büyüseniz yeterli benim için. Susun ve Adrien ile Chloé'yiyi bekleyin." Kagami kafasını masaya koymuş olan Luka'ya bakıyordu. Tam bir bilgisi yoktu ne oldu ne bitti, Chloé niye geliyor bilgisi yoktu ancak teorileri vardı.

"Senin flörtün mü var Luka ?"

"İzniniz varsa evet, senin izin vermeni bekliyorum sevgili olabilmek için. İznin var mı Kagami ?" Kagami terslenmesine üzülmüştü ancak ortalıktaki gerginliği dağıtmak için saçmalamaya karar vermişti.

"Belirli kriterleri geçerse veririm, teste tabi tutacağım onu. Birkaç küçük test işte. Geçerse veririm izin, geçemezse yapabileceğim bir şey yok. Ben gidip testleri hazırlıyorum." Luka kafasını masadan kaldırıp Kagami'ye baktı. Sınanmak için ona yollandığına inanıyordu Luka.

"Uzak dur o kızdan, patilerini çekiyorsun Chloé'den, bir şikayet alırsam sizin canınızı okurum. Kıza zarar vermek yok!"

"İlk olarak, yamyam değiliz, yemeğiz onu. İkincisi, siz evlenince bizimle geçinmesi gerekli farkındasın değil mi ? Bizimle geçinemezse zor bu iş. O yüzden teste tabi tutacağım."

"Ya da siz onunla iyi geçinmeye çalışacaksınız, nasıl fikir ?" Kagami Luka'nın cidden Chloé'ye değer verdiğini anlamıştı ancak Luka'ya bulaşmanın zevkini daha tadamadığı için birazcık daha bulaşmaya karar vermişti. Marinette ise kendi içinde boğuştuğu düşünceleri bir kenara bırakıp yakın arkadaşlarını izlemeye başlamıştı.

"Neden ki ? Yeni gelen geldiği yere uyum sağlamalıdır bir kere. Çok haksızlık bu, geldiği yere uyum sağlamalı o da benim gibi. Canımı okudunuz siz benim, bende ondan öcümü alacağım, yeni gelene eziyet etme kuralı getirdim." Luka Kagami'nin kendisi ile eğlendiğinin farkındaydı ancak Marinette ile birlik olup Chloé'yi bunaltma seçeneği de var olduğu için Chloé'yi kurtarmaya çalışıyordu.

"Kagami son kez diyorum, eğer bir şikayet gelirse ondan bana sizinle ilgili, canınızı okurum." Kagami kollarını birleştirip dudaklarını büzüp oturduğu sandalyeye yaslandı. Luka'nın sert çıkışı üzerine daha fazla konuşmamanın mantıklı olacağını düşünüyordu. 

"İşimiz zor yani bizim Kagami, birisi birine tutulmuş ve bizden üstün tutuluyor" diye konuştu Marinette. Kagami alt dudağını ısırdı ve Luka'ya baktı. Luka içinden bir şeyler geçiriyor, bir şeyler düşünüyor, Marinette'i kırmak istemediğini kendisine hatırlatıp sakin olmaya çalışıp kendisine karşı hisleri olduğunu söylüyordu.

"Marinette, bunu dün akşam konuşmuştuk tatlım yanlış hatırlamıyorsam, öyle değil mi ?"

"Bu bu konunun burada bittiği anlamına gelmiyor bu."

"Marinette, bana karşı hislerin oluyor olması gidip Chloé'yi bırakacağım anlamına gelmiyor. Benim ona karşı hislerim var, bu kadar. Maalesef ki hislerine karşılık veremeyeceğim." Marinette ağzını açıp konuşacakken kapı çaldı. Luka kapıyı açmak için yerinden kalkıp kapıya doğru gitti. Kapıyı açınca Chloé hızlıca ona sarıldı, Luka'da karşılık ona sarıldı. Adrien ikiliye gülümseyerek bakıyordu, ikisinin cidden yakıştığına ve uyumlu olduğunu biliyordu. Çünkü bu ilişkiden sadece o haberdardı ve o bu ilişki ile ilgilenmişti. Köşede Marinette ile Kagami'yi görünce Adrien onlara el salladı. Marinette baştan aşağıya süzmekle meşgul olduğu için el sallamadı. Kagami ise Adrien'a dil çıkardı.

"Merhaba Marinette ve yanındaki bilmem ne şahsiyet." Marinette dikkatini Chloé'yiye o kadar vermişti ki hiç kimseyi umursamıyordu. Chloé kendisine olan bakıştan ürktüğü için Luka'ya biraz daha sıkıca sarılmıştı. Marinette çok korkutucu bakıyordu. Luka ortamdaki havayı biraz rahatlatmak için bir şey yapmak için hızlıca düşünüyordu.

"Marinette anladığın üzere bu Chloé ki zaten tanıyorsunsundur adını, Agreste şirketinin ve annesinin şirketinin modeli. Bu da Marinette Chloé, yakın arkadaşım olur kendisi." Chloé sıcak gülümsemesi ile ona el salladı. Luka'nın yakın arkadaşı olduğu için ona böyle davranıyordu, daha doğrusu Luka'dan sabah aldığı mesaj üzerine. 

"Merhaba Marinette." 

"Merhaba Chloé." İğneleme yapar gibi söylemişti bunları, samimiyetle dememişti. Marinette yemek masasına geçerken herkes derin bir iç çekmişti. Cidden işler çok berbat bir hale giriyordu ve kimse bunu durduramıyordu. Herkes sessizce Marinette'n arkasından yemek salonuna giderken Chloé Luka'yı durdurmuştu.

"Bence ben gideyim Adrien ile, bilemiyorum. Burada olursak bence hiç iyi şeyler olmaz gibi duruyor. Hem sana karşı duygularını isteyerek yapmadı, onu da anla. Bence biz gidelim."

"Bence siz gitmeyin ve bu duruma alışsın o. Elimden gelebilecek bir şey yok çünkü." Albümünün risk altına girmiş olmasından dolayı hem Kagami'ye hem de Marinette'e karşı sinirleri vardı Luka'nın. Bu duruma çabucak alışmalarını istiyordu, olmaz ise onların sorunu deyip geçmeyi planlıyordu. İçindeki eski Luka ise bunu yapmaması için bağırıyordu.

"Bu hiç doğru değil Luka."

"Bence biz kahvaltı yapalım Chloé" deyip Chloé'nin belini bırakıp elini tutup yemek odasına geçtiler. Marinette çatalı ile oynuyordu ve Kagami ile Adrien bakışıyorlardı. Bakışmalarda bir konuşma vardı ancak kimse takmıyordu bu konuşmayı. Luka yerine geçip yanındaki sandalyeye Chloé'yi oturtturdu. Marinette yüzünü buruşturdu ikili masaya oturunca. Herkes sessizce yemeğini yiyordu. Kagami ortalığı toparlamak için Adrien'a bakış attı ancak Adrien ben yapmam şeklinde mimik yaptı. İkisi de birbirine konuşması için bakış atıyordu. Marinette peçete ile ağzını sildi ve yerinden kalktı.

"Bakışmayı kesin, kimsenin konuşacağı yok işte. En iyisi siz rahat yiyebilmeniz için ben gideyim deyip salona bıraktığı hırkası ile çantasını almak için salona gitti. Herkes Luka onu durdurur diye bekliyordu ancak Luka hiç istifini bozmamıştı, sakince yemek yemeye devam ediyordu. Chloé onu dürtse de hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyordu. Adrien yerinden kalktı.

"Bence ben onunla gideyim ve bir süre Luka ile Marinette'i buluşturmayın" deyip Marinette'n peşinden evden çıktı. Kagami karşısındaki aşk kuşları ile tek kalmış olmaktan duyduğu rahatsızlık ile yerinden kalktı.

"Size de iyi günler he he he, ben sarı kafa ile Marinette'n yanına gideyim" deyip hızlıca evden çıktı. Chloé Luka'ya bakıyordu.

"Bu hoş değil Luka."

"Onunda tavırları hoş değil, cidden rahatsız edici tavırları var. Dünya onun etrafında dönmüyor. Bende kötü bir dönem geçiriyorum ve bunun üstüne millet beni iki kişi birden idare ettiğimi düşünüyor. Albümün risk altında ve bende o kadar şey içinde onunla uğraşmayacağım. Ne hali varsa görsün."

"Ama o senin yakın arkadaşın."

"O beni yakın arkadaş olarak görmüyor artık, ve ayrıca yakın arkadaşlığımız belki de dün bitti kim bilir ?"

✉