otuz dört

453 65 61
                                    

"Ne yani, iki gün sonra gitmiyor musun ?" Félix kitabı okurken bir yandan hayır diye başını salladı. Eve dönüş işini birden bire 2 hafta ertelemiş olması Adrien'a garip gelmişti. "Ne için erteledin ki şimdi sen ? Oysa eve gitmeye çok hevesli idin."

"Aklım esti gitmedim işte, neden sorguluyorsun ki şimdi ?"

"Garibime gitti, zaten bir süredir acayip garip davranıyorsun onu da çözemedim. Bir halt mı yedin sen yoksa ? Bak, beklerim bunu, çok garip davranıyorsun." Félix yüzünün kızarmaya başladığına çok emindi ve bunu saklamak için kafasını kitaba gömdü.

"Bir sorun yok Adrien, aklım esti ve erteledim iki hafta. Bundan rahatsız isen söyle bileti iptal edeyim." Adrien Félix'i zorlayıp içindekiler alma çabasında idi, kalması tabi ki hoşuna giderdi çünkü son bir buçuk haftadır evinde gibi rahat hareket ediyordu ve bu çokça Adrien'ın hoşuna gitmiş.

"Tabi ki kal da, sebebini öt sen."

"Ne öğrenmeye çalışıyorsun ?" Bu soru üzerine Adrien'ın aklına bir şey geldi ve bunu üzerine sırıttı, bunun doğru çıkması için her şeyi verebilirdi.

"Kız mı beğendin ne oldu ?" Félix kafasını hızlıca kaldırıp Adrien'a baktı, büyük bir sırıtış görmesi ile korktu, çok mu belli ettiğini düşünüp korkmaya başlamıştı.

"Ne alaka ?" dedi ciddiyetini sağlamaya çalışarak, içten içe korkuyordu. 

"Şöyle, sen benim için burada kalmazsın. Kalırsın da, kalman için sebep yok ve sanki birilerine çok kibar davranıyorsun gibi, birileri birileri, düşman birileri."

"O zihnindeki iğrenç düşüncelerin ile bu odadan çık git Adrien." İçten içe çok utanmıştı, fark edilmiş olmak berbattı. Adrien yüzündeki sırıtışı indirip dudaklarını büzdü, ama umutları vardı bu konu da hâlâ.

"Bak, seviyorsan söyle yardım edeyim. Utanma, bu kötü bir şey değil ki. Hep susuyorsun bu konulara gelince Félix, çok kötüsün. Bana güvenmiyor musun ? Oysa çoğu şeyimizi birbirimize diyoruz." Adrien o kadar masum ve acındırıcı konuşmuştu ki Félix bir anlığına bunun etkisine girmişti, ancak hızlıca kendisini toparlayıp kitabını okumaya başladı. "Konuşmayacak mısın ?" Adrien Félix'in yatağından kalktı, Félix'i bu konu da konuşturamayacağını fark etmişti. Güvenilmez biri gibi hissetmişti kendisini.

"Ah! Küçük çocuk gibi davranmayı kes, 20 küsür yaşındasın Adrien."

"Güvenilmez biriyim, o yüzden gidiyorum." Félix elindeki kitabı kafasına vurdu, Adrien'ın bazen hiç çekilmez biri olduğunu düşünüyordu. O anda çekilmediği anlardandı Félix için.

"Sana güveniyorum ama bu konu da konuşmaktan hiç hoşlanmıyorum." Adrien hızlıca Félix'in yanına gidip onun omuzlarına masaj yapmaya başladı, acıtarak. 

"Yani sevdiğin bir kız var burada her kim olduğu belli olmayan." Félix kitabı ile kızaran yüzünü gizlemeye çalışıyordu. Adrien'ın yüzünde gülümseme oluşmuştu, aşık bir Félix'in çok şirin olduğunu fark etmişti. "Kim tanıyor muyuz ? Tanımıyor olsak bile görünüşünü ve duyduysan adını demen yeterli, buluruz bir şekilde biz." Félix alt dudağını ısırdı, bir süre sessiz kalınca Adrien Félix'in canını yakacak bir masaj yapmaya başladı. "Dinliyorum, söyle."

"O."

"Çok açıklayıcı oldu çok sağ ol ya. Ne bileyim "o" kim ?"

"İlla açık açık dedirtecek misin bana ?" Adrien kafası ile onayladı. "Ah! Soyadı T ile başlıyor."

"BİZİM KAGAMİ Mİ ?" Félix bunu duyar duymaz arkasına dönüp elindeki kitap ile Adrien'ın kafasına hızlıca vurdu.

"Bağırmana gerek yoktu aptal sarı." 

"OHA OHA OHA OHA OHA OHA, CİDDİ MİSİN SEN YA ? BEN YAPARIM BU İLİŞKİYİ, ÜSTÜNE DE EVLENDİRİRİM. SEN GÜVEN KUZENİNE."

"Bağırma dedikçe iyice ses tonunu yükselten birine mi güvenmeliyim ? Tehlikeli bir iş" deyip yüzündeki kızarıklık ile koltuğa sindi.

Şu sürekli ciddi olup sevdiği kişiye karşı çok şirin olan kişiler çok tatlı oluyor.

date ✩ adrienetteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin