\14/

93 6 0
                                    

Hemen Ravenclaw Ortak Salonu'na girdi Astoria. Elleri zangır zangır titriyordu. Her şey üst üste geliyordu. Daha da kötüsünün olmaması için dua edecekti.

Ortak Salon'un kapısını hızlıca kapatmış olmalı ki neredeyse bütün öğrenciler olduğu yerde sıçradı, çığlık atan bazı 1.sınıf öğrencileri de vardı. Herkes ne olduğunu sorarcasına Astoria'ya bakıyordu. Öğrencilerden biri neler olduğunu sordu ama cevap veremiyordu Astoria. Kelimeler boğazına düğümleniyordu. İlk önce oturup nefesini düzenlemeliydi, nefes nefese kalmıştı. Cümle kuracak hali bile bulamıyordu.

Az önce ne olduğunu soran çocuk bu defa yüksek sesle soruyordu Astoria'ya. Sonunda Luna onu aldı ve bir sandalyeye oturttu. Dizlerinin titrediğini bile fark etmemişti. Luna diğerlerine dağılmalarını, Profesör'lerin mutlaka onları bilgilendireceğini söyledi, çoğu kendi kendine söylenerek ikisinin yanından ayrıldı.

Herkes dağıldıktan sonra Luna bir bardak su verdi Astoria'ya. Keşke her durumda Luna gibi sükunetimi koruyabilsem diye düşündü. Su içtikten sonra biraz daha iyi hissetti kendini. Daha rahat nefes alabiliyordu ve titremiyordu.

Luna yüzünde hafif bir endişeyle Astoria'yı süzüyordu. Sonunda dayanamayıp o da ne olduğunu sordu.

"Astoria neler oluyor, dışarıda korkunç bir gürültü koptu, sen neden bu haldesin. Anlatabilir misin?"

"Ölüm Yiyenler. Geldiler."

"Ne? Hogwarts'a nasıl girmiş olabilirler, çeşitli tılsım ve büyüyle burası koruma altındaydı. Sana bir şey yaptılar mı?"

"Hayır. Sadece Hogwarts'a girdiklerini gördüm. Draco yanımdaydı beni hemen buraya gönderdi. Gelirken Profesör Slughorn'u gördüm. Durumu söyledim, umarım kötü bir şey olmaz."

"Umarım, birazdan Profesör Flitwick gelir. Burada kalmamız en iyisi. Ha bu arada, Harry ortalıkta yoktu değil mi? Etrafta görmedin mi onu?"

"Bu sefer Potter'ı öldürmek için geldiklerini sanmıyorum."

"Dertleri Harry değilse kim? Kimi öldürecekler?"

"Profesör Dumbledore'u."

Luna'nın gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Ne tepki vereceğini bilemiyor gibiydi. Astoria devam etti.

"Geçen yıl Bakanlık'ta yaşanan olaylardan sonra Mr. Malfoy Azkaban'a atıldığı ve görevi her neyse onda başarısız olduğu için Voldemort cezayı Draco'ya kesti. Dumbledore'u öldürmesi gerekiyor. Ama sanırım Ölüm Yiyen'ler de bunu Draco'nun tek başına yapamayacağının farkında. Onun ölümünü görmek için gelmiş olabilirler."

"Gerçekten çok korkunç. Dumbledore ölürse olacakları düşünmek istemiyorum. Her neyse, sen daha iyi misin? İstersen Yatakhaneye çıkalım biraz uzan."

"Daha iyiyim gerek yok. İçim hiç rahat değil ne yapsam içimdeki sıkıntı gitmeyecek gibi. Draco'ya bir şey olur diye o kadar korkuyorum ki."

"Onu çok önemsiyorsun."

Luna'nın yüzünde hafif bir gülümse vardı. Bunun anlamını o da çok iyi biliyordu. Yanaklarının kızardığını hissetti. Şu durumda, duygularından hiç olmadığı kadar emindi. Ama onu gerçekten seven kişiyi kaybedemezdi.

Luna da anlamıştı durumu. Sadece birbirlerine sırıtıyorlardı. Derken ansızın büyük bir gürültüyle Ortak Salon'un kapısı açıldı. Gelen Profesör Flitwick idi. Durumu diğer öğrencilere de anlattılar. Herkes dehşete düşmüştü. Bazı küçük öğrenciler ağlıyordu. Profesör Flitwick kesin bir dille oldukları yerden ayrılmamaları için uyardı herkesi. Dışarıda kötü şeyler olduğu kesindi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 29, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

drastoria [yarı texting] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin