Eşyalarımı toplamış İksir sınıfına doğru gidiyordu. İçindeki merak duygusunu bastırmaya çalışarak adımlarını hızlandırdı. İyi ki boş bir yer vardı. Oradan şüphelendiğim kişileri izleyebilirdi.
Oturup kitaplarını ve diğer araç-gereçlerini çıkarana kadar Profesör geldi. Alelacele ayağa kalktıktan sonra tekrar yerime oturdum.
Sınıfta sadece Malfoy yoktu. En çok da ondan şüpheleniyordu, geçen günkü KSKS dersindeki tavırları gözünden kaçmamıştı.
Belki geç kalmıştır diye düşünerek Profesör Slughorn'u dinlemeye başladı.
Tam Amortentia konusuna gelmişlerdi ki biri kapıyı tıklattı. Profesör'ünde demesiyle Malfoy sınıfa girdi. Nefes nefeseydi. Ne yaptıysa artık.
Hemen Profesör'den özür dileyip yerine oturdu.
İksiri anlattıktan sonra herkesin yanına gelip incelemesini istedi.
Önde kızlar olmak üzere tüm sınıf kazanın başına toplandı.
Pembe bir sıvıydı, aynı anda birden fazla koku alıyordu sanki. Ve hepsi birbirinden hoştu. Profesör'ün dediğine göre bu iksiri birine içirirseniz, o kişi size aşık olur. Tabii bu gerçek bir aşk değil, bir saplantı sağlar sadece.
Herkes iksirden bir koku almaya çalışıyordu. Astoria'nın aldığı koku; yağmurdan sonraki toprak kokusu, kahve ve.. Bu kokuya bir isim veremiyordu. Ancak diğerlerinden daha hoş geliyordu.
Sonunda başını kazandan kaldırdı ve ona hayranlık ve şaşkınlık karışımı bakışlarla bakan bir çift mavi göz gördü.