Selamlar.
..."Vücut bulmuş her ruh yalnızlığa mahkumdur."
..."L, halledebileceğine emin misin?" Light bakışlarını omzuna çıkmış vaziyette üst raflara kitapları yerleştirmeye çalışan sevgilisine baktı, "Evet hatta hallettim bile."
Soluk tenli çocuk elindeki kitapları tek tek raflara dizdi daha sonra kendisini aşağı indirmesi için Light'a baktı, kahverengi saçlı çocuk sevgilisini dikkatlice yere indirdi sonra etrafına bakındı. "Sonunda bitirebildik."
"Ben olmasam hayatta bitiremezdin." dedi Light sonra kendini sandalyelerden birine attı, göz ucuyla sevgilisini izledi daha sonra. Lawliet kahverengi saçlı çocuğun yanına sandalye çekip oturdu tek elini dizine yerleştirip boştaki eliyle Light'ın elini tuttu.
Light bakışlarını ikisinin ellerine çevirdi, sonra soluk tenli çocuğa baktı. Lawliet ona göre bu dünyada yaşamayı en çok hak eden kişiydi. İkili bir süre ellerini izledi, Light yavaşça baş parmağıyla L'in elinin üstünü okşadı sonra yanağına ufak bir öpücük kondurdu.
Lawliet bir süre sonra dizindeki elini çekip cebinden bir şeker çıkarttı, dişini kullanarak paketi açtı ve şekeri yemeye başladı. Light onu izlerken belirsizce gülümsedi. L çok güzeldi...
Light ayağa kalkıp siyah saçlı çocuğun karşısına geçti hafifçe eğilip ellerini sandalyenin iki yanına koydu, Lawliet hafifçe kızarırken Light'ın gözlerine uzun uzun bakmaya başlamıştı. Bakışları kendinden emin ve bir o kadar güven vericiydi Yagami Light'ın.
Ve L Lawliet ise bu gözlere baktıkça daha çok aşık oluyordu...
L elindeki şekerinden ısırık alıp çiğnedi, Light bu görüntüye daha fazla dayanamayıp siyah saçlı çocuğun dudaklarına yapıştı. Lawliet bir süre şaşkınca gözlerini kırpıştırıp daha sonra Light'ın dudaklarına karşılık vermişti. Boştaki kolunu kahverengi saçlı çocuğun boynuna sarıp onu iyice kendine çekti.
Vücudunu adeta ele geçiren o garip his anın büyüsünü tazelerken, Lawliet Light'ın gerçekten kendisini sevdiğini iliklerine kadar hissediyordu adeta. Çünkü her gözlerine baktığında, her dokunuşunda, her öpüşü ve sarılışında hissettiği o tatlı duygu sanki asırlardır birbirlerinden uzak kalmış iki sevgilinin nihayet kavuşması gibiydi.
Kütüphanede duydukları ayak sesleriyle ikili irkilerek geri çekildi, Lawliet bakışlarını sesin geldiği tarafa kenetledi. Elindeki şekerin hepsini ısırıp çubuğu yanında bulunan çöpe attığında Light sevgilisinin elini tutup hızlı adımlarla arka taraftaki raflara doğru ilerledi.
Soluk tenli çocuğu rafla kendi arasına aldı ve elini yanağına yerleştirip baş parmağıyla yavaşça okşadı, L belirsizce gülümseyip Light'ın gözlerine bakarken bir yandan kıkırdamasını tutmaya çalışıyordu.
Ayak sesleri onların bulunduğu tarafa doğru yakınlaştığında ikisi de gergince birbirlerine baktı, Lawliet sevgilisinin gerginliğini hissedince ne yapacağını bilememişti. Aniden Light'ı gömleğinin yakasından tutup kendine çekti ve dudaklarına yapıştı.
Light anlamsızca soluk tenli çocuğa baktı, ve dudaklarına karşılık verdi yüzlerine doğru patlayan beyaz flaş ışığı ile ikisi de irkilip yere düştü. O sırada Misa elindeki kamerayı yüzünden indirip çıkar fotoğrafı parmaklarının arasında sallamaya başladı. "SELAM LIGHT!"
Light kaşlarını çatıp ayağa kalktı, sonra sevgilisinin bileğini tutup onu nazikçe ayağa kaldırdı. Kahverengi saçlı çocuk bakışlarını sarışın kıza çevirip ciddi bir ses tonuyla sordu "Burada ne arıyorsun Misa?"
Misa tek elini beline yerleştirip fotoğraf makinesini ipinden tutup boynuna taktı, elindeki fotoğrafı Light'ın gözünün önüne salladı. "Bazı dedikoduları alevlendirmeyi düşünüyorum."
L bakışlarını Misa'ya çevirip Light'ın önüne geçti. "Dedikodu mu bugün gündemde sen varsın unuttun mu?" dedi soluk tenli çocuk, Misa anlamsızca ikisine baktı böyle bir cevap alacağını kendisi de hayal etmemişti.
"Ben mi?" dedi sadece, Light L'in yapmak istediği şeyi anlamıştı. Misa gibi kızlar sadece kendi popülerliği ve güzelliği ile ilgi çekmeye çalışırlardı.
'Ne kadar aptal' diye geçirdi içinden Light, sonra sevgilisine katıldı sırıtarak devam etti. "Lawliet haklı okulda iğrenç fotoğrafların her yere yayıldı." sarışın genç kız kaşlarını kaldırıp ikisine baktı sonra elindeki fotoğrafı buruşturup koşar adımlarla kütüphaneden çıktı.
L anlamsızca genç kızın peşinden baktı sonra kollarını Light'ın boynuna sardı, Light sıkıntıyla nefes verdi. "Bazen Misa'yı anlamıyorum."
"Zaten anlaşılacak bir kız değil boşver." dedi Lawliet. Geri çekilip kenara bıraktığı çantasını alıp Light'a baktı. "Eve kadar beraber yürümek ister misin?"
Kahverengi saçlı çocuk olumlu anlamda başını salladı, sonra çantasını alıp sevgilisinin elini tuttu. İkili birbirlerine ufak bir bakış atıp belirsizce gülümsedi. Sonra yavaş adımlarla kütüphaneden çıktılar.
Günün sonunda ise beraber video oyunu oynamışlardı Light çoğunu Lawliet'e karşı bilerek kaybedince L sinirlenip onu en fazla tatlı yeme yarışmasına sokmuştu. Kazananı açıklamaya gerek yok.
O gece ilk kez iki genç, birbirlerine olan duygularının üstüne bedenlerini de birbirlerine mühürlemişlerdi.
...
· Smut yazmadığım için linç yemem umarım.
· Aslında bu bölümden iki tane yazdım fakat biri angsta kaydığı için ve yorumların çoğu kitabı mutlu sonla bitirmemi istediğinden dolayı onu yayımlamayıp bunu yazdım.
· Umarım beğenirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blurryface · Lawlight
Fanfic"Belki bana bir adım kadar uzakta olduğunu düşünüyorsun, ama aramızda kilometreler var Yagami Light." 「yagami light x l lawliet」 010921 . . 「lawlight içinde #1 170221」 「deathnote içinde #3 210221」 「yagamilight içinde #1 140321」 「kira içinde #7 15032...