Miss me, Stark.

1.4K 168 53
                                    

İyi okumalar😘

"Seninle gelmemi istemediğine emin misin?" Stacy, Tony'ye kollarını sarıp onun boynuna bir öpücük bıraktı.
"Eminim Tony. Zaten çok uzun süremeyecek. Bir saatlik bir iş. Sonra dönerim. Clint'le atış antrenmanı ve Steve'le dövüş antrenmanı yapacağım."
"Beni ihmal ettiğini hissediyorum." Stacy güldü.

"Seni ihmal mi ediyorum? Tony antrenmanlar dışında hep seninleyim. Geceleri de gündüzleri de. Nasıl ihmal ediyor oluyorum?" Tony onun dudağına uzun bir öpücük bıraktı.
"Onlar bana yetmiyor."
"Doyumsuz bir adamsın Tony. Neyseki bundan hiç şikayetçi değilim." Tony onun kalçasına vurunca Stacy'den tiz bir inleme yayıldı garaja.

"Tony!"
"Benden şikayetçi olmak hiç akıl kârı değil Stacy Wright." Stacy onun omzuna vurdu.
"Gitmememi sağlamaya çalışıyorsun. Başarılı olmana da ramak kaldı ama gideceğim Tony." Tony bir iç çektiğinde Stacy onun yanağını öpüp ondan ayrıldı ve garajdaki kendi arabasına yöneldi.
"Çabuk dön! Odada işimiz var." Stacy güldü ve Tony'ye seksi bir bakış atıp göz kırptı.
"Özle beni Stark!"
"Çok güzel özleyeceğim ben seni dönünce!"

***

Stacy şehir merkezindeki işlerini hallettikten sonra üsse dönmek için yola çıktı. Tony'nin dikkatini dağıtmak ve özlemini hafifletmek için ona en sevdiği donatları aldı. Wanda'nın ikizleri içinde bir hediye almayı unutmadı. Kendi bebeğini kaybettiği içim bu konuda hala berbat hissediyordu. Ancak Wanda'nın ikizlerine mükemmel bir teyze olacağından emindi.

Stacy'yi düşüncelerinden ayıran şey dönüş yolundan beri arkasında olan arabaydı. Takip ediliyor olabilir miydi? Bu düşünce gittikçe onu huzursuz etmeye başladı. İşini riske atmayıp Tony'yi aradı. Ona direk takip edildiğini söylemeyecekti. Ama onunla konuşmaya devam edecek ve bu yüzden de eğer yolda başına bir şey gelirse Tony'nin haberi olacaktı.

"Stacy? Sen beni özledin sanırım?" Stacy uzanıp torpido gözündeki silahı alırken güldü.
"Hasretine dayanamadım Tony. Yoldayım, dönüyorum."
"Beni neden aradın peki? Sesimle kendini tatmin etmek için mi?" Stacy'nin bir gözü hala arkadaki arabadaydı. Tony tetiği çektiğini duymasın diye sesli güldü.
"Kesinlikle Tony. Dayanamayacağım daha fazla."
"Benim cazibeme kimse day-"
"Siktir."

Arkadaki arabanın ona yaklaşmaya başlaması üzerine Stacy hızını arttırırken bir küfür savurdu. Tony ise panikledi.
"Stacy ne oluyor?! İyi misin?!"
"Tony takip ediliyorum!"
"Ne?!" Tony hemen Jarvis'e yer tespiti yaptırırken Stacy bir eliyle silahı kavramış diğer eliyle direksiyonunu idare ediyordu.
"Kaç kişiler?"
"Bilmiyorum. Tek araba var arkamda."
"Yanında silah var mı?"
"Evet var. Elimde."
"Yola çıkıyorum Stacy. Dayan."
"Tamamdır."

Stacy arkasındaki arabaya rağmen hızını arttırıyordu. Gidebildiği yere kadar böyle gidecekti. Silahta yeteri kadar kurşun olduğundan emin değildi. Bir el silah sesi duyduğunda dikiz aynasından arkasına baktı ancak arabanın hakimiyetini kaybetmesi üzerine bir siktir çekerek direksiyonunu kontrol etmeye çalıştı. Az önceki ateş, tekerini patlatmak içindi.

Hızla arabayı durdurdu. Devam ederse kaza yapması birkaç saniyesini bile almazdı. Arkadaki araba da durmuştu. Stacy arabanın içinde eğilerek arka koltuğa uzandı ve arka kapıyı komple açıp indikten sonrası için kendine siper yaptı.
"Stacy! Gel bizi uğraştırma. Güzellikle gidelim buradan." Stacy kendi kendine söyledi.
"Oldu bebeğim. Kucağına atlayayım, daha rahat olur."

Stacy kendi tarafının kapısını açıp başını hafifçe çıkarıp kaç kişi olduğuna baktı. 4 kişi. Halletmek çok da zor olmaz değil mi? Silahını çıkarıp birini alnından vurdu. Bu adamların neyine güvenip de kendilerini korumadığını anlayamıyordu. Az sonra bir şeyin düşme sesi geldi. Stacy ne olduğuna anlam veremezken birden etrafını saran dumanlar ve onların ateş etmeye başlamasıyla bir küfür savurdu. Nefesini tutmayı akıl edemeden Stacy'nin bilinci karanlığa gömüldü.

***

Stacy gözlerini açtığında kendini sandığı gibi bir Hydra üssünde bulmadı. Avengers üssünde Tony'yle olan yatağındaydı. Yanında Tony endişeli bir şekilde bekliyordu.
"Tony." Tony'nin endişeli bakışları Stacy'yi bulduğunda rahatladı. Stacy doğrulup ona sarıldığında o da kollarını sıkıca ona sardı. Stacy'nin omzuna bir öpücük bıraktı.
"Geçti güzelim. Yanındayım."

Stacy bir süre hiç konuşmadan sadece ona sarıldı. Güvende olduğunu fark edince büyük bir rahatlama yaşamıştı. Tony de büyük bir sabırla onun kendine gelmesini bekledi. Ayrıldıklarında Tony ellerini onun yüzüne çıkardı.
"İyi misin?"
"İyiyim. Ama.. anlamıyorum. Ben nasıl buradayım?"
"Sen bayıldığında yeni gelmiştim. Seni yakalayıp götüreceklerdi ama engel oldum."
"Sen iyi misin peki?" Tony kafa salladı.
"İyiyim. Endişelenme."

Stacy kendini yatakta geriye attığında Tony de ona eğilip saçlarını okşadı.
"Bizimkiler seni çok merak ediyor. Aşağı gelmek ister misin?" Stacy kafa sallayıp onu onayladı.
"Önce bir duş alayım olur mu?"
"Tamam güzelim ben aşağıdayım." Tony onun alnını öpüp yataktan kalktı ve sakin adımlarla odadan çıktı.

O da çok korkmuştu. Yetişemeyecek ve Stacy'yi tekrar kaybedecek diye deli gibi korkuyordu. Onun arabanın yanında bayıldığını görünce yaralandığını düşünmüş ve sinir krizinin eşiğinden dönmüştü. Daha sonra sadece bayıldığını görüp büyük bir rahatlama yaşamıştı. Onu bir kez daha kaybederse Tony aklını kaybederdi.

***
Stacy salona girdiğinde üzerindeki endişeli bakışların rahatlaması için konuştu.
"Gayet iyiyim. Merak etmeyin." Kendisinden önce salona girip oturmuş Tony'nin yanına oturdu.
"Bize en başından anlatır mısın ne olduğunu?" Stacy Natasha'yı onaylayıp en baştan anlattı her şeyi.
"Seni kaçırmaya çalışanların 3'ü öldü. Biri Shield'de şu an. Sorgu için bekliyor."

Stacy, Clint'in cümlesi üzerine kaşlarını çattı.
"Sorguda bende orada olmak istiyorum."
"Stacy-"
"Sakın bana, senin iyiliğin için, gibi zırvalıklarda bulunmayın. Ben gerçekleri öğrenmedikçe rahatlamayacağım. Annem ve babam olacak o insanlar gerçekten ölmeden ya da yakalanmadan rahatlamayacağım. İyi olmayacağım. Anladınız mı?"

Kimse hiçbir şey söylemeyince Stacy derin bir nefes alarak koltukta arkasına yasladı.
"Üzgünüm. Size böyle bağırmam bir şeyi değiştirmiyor. Sadece olanlara fazla sinirliyim. Gerçekleri öğrenmek istiyorum. Ailemin ne bok olduğunu öğrenmek istiyorum."
"Diline dikkat et." Steve'in cümlesi üzerine az önceden beri ciddiyetle oturan herkes gülmeye başladı.

Natasha oturduğu yerden kalkıp Stacy'nin yanına oturdu.
"Hayatım biz senin ne hissettiğini anlıyoruz. Sadece bu olanlardan en az zararla kurtulmanı sağlamaya çalışıyoruz. Ailenin sana tekrar zarar vermesinden hepimiz endişeliyiz. Sadece bu." Stacy, Natasha'ya sarıldı.
"Anlayışınız için teşekkür ederim."

"Ben üç kişilik yaşıyorum bu hayatı. Sakın yüreğimi ağzıma getirme." Wanda'nın cümlesi Stacy'yi güldürmeyi başardı.
"Seni üç kişilik mutlu ederim ama endişelendirmem hayatım, merak etme." Wanda ona öpücük attığında Tony sevgilisini kendine çekti.
"Ekipçe sevgilimle flörtleşmeyi keser misiniz?" Diğerleri Tony'ye göz devirirken Stacy başını onun göğsüne yasladı ve kollarını ona sardı. En çok Tony'nin varlığı onu rahatlatıyordu.

Stacy bakışlarını salonda gezdirdiğinde iki kişinin eksik olması üzerine kaşlarını çattı.
"Thor ve Loki nerede?"
"Bir konuda kavga ederek Asgard'a döndüler. Loki, Thor'u bıçaklamaktan söz ediyordu." Stacy güldü.
"Neyseki Thor alışkın. Pek dert etmez." Gökyüzünde birden beliren şimşekle Clint kahkaha attı.
"Evet, Thor an itibariyle bıçaklandı."

Stacy'nin kaçırılmasına içim el vermedi. Birkaç bölüm daha yüzümüz gülsün sonra mahvederim dedim🙂

Oy verip yorum yapmayı unutmayın😘

MemoryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin