************************************************
İnsanların insanları hapsettiği uzun duvarların arkasında, bir kız o çok sevdiği okyanusu uzaklarda arar...
Fakat şunu farkeder ki, o çok sevdiği okyanustan iki tane vardır hemen yanıbaşında...
Dibi g...
Birden gelen bir ürpertiden ve güçlü bir hapşırıktan sonra, sertçe burnumu çektim. Yanımda kahvaltı yapmakta olan Eren tip tip bakıp "iyi misin" diye mırıldansa da cevap vermedim ve önümdeki yumurtayı gömmeye devam ettim.
İçimde böyle huzursuzluk olduğunda genellikle biri arkamdan konuşuyor olurdu...
(Bknz: geçen bölümün sonu.)
Takmadım. Sonuç olarak şu anda açlıktan geberiyordum ve önümdeki yumurtadan daha önemli bir şey yoktu.
En azından yumurtayı bitirene kadar...
Tabağımı resmen silip süpürdükten sonra -Ki Armin'nin neden benim öküz gibi yemek yediğim sürece bana bakıp bakıp kıkırdadığını anlamıyordum- arkama yaslandım ve her zamanki o hiç bir duygu yansıtmayan yüz ifademle tavana baktım. Çatlak çatlaktı ama her nasılsa tertemizdi ve üzerinde tek bir toz tanesi bile yoktu.
-Duvara öyle bakmaya devam edersen temizlik seviyeme nazar değdirceksin, dedi birden arkamda beliren bir erkek sesi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sarışın saçlı, yeşil gözlü -ama gözleri çok çekik olduğu için kör oldum görene kadar- bir çocuk, elinde kendi yemek tepsisiyle arkamda duruyordu. Ben ona dönüp baktığımda gülümsedi, sonra yanımdaki sandalyeyi çekip oturdu.
-Dün Eren salak gibi Levi'nin üstüne çayı döküp ayaklarını g*tüne vura vura kaçtıktan sonra Levi o kadar sinirlendi ki, dışarıda nöbetçilik vb. görevi olmayan herkese temizlik yaptırdı. Bana da mutfağın tavanını verdi.
Homurdardı sonra.
-Kim mutfağın tavanını temizler ki? Tavan aga! Tavan temizlenir mi lan!?
-Kirli mi kalsın at surat?
-Sen hiç konuşma Eren, dedi diğer tarafta beliren ve az önce odada diğer kızla birlikte saçma salak haraketler yapan kel çocuk, zaten dün senin yüzünden çıkıp çatının kiremitlerinin arasını temizledim.
O da homurdandı.
-Çatıların kiremitlerinin arasındaki boşlukları! Kim kiremitlerin arasındaki boşlukları temizler ulan?! Öyle bi işsizlik olur mu?
Bu sefer Mikasa başını kaldırdı ve tamamen tek düze bir sesle katıldı konuşmaya.
-Kirli mi kalsın?
Eren'nin deyimiyle at suratlı çocuk ve salak salak haraketler yapan çocuk aynı anda homurdandı.
Ben ise pırıl pırıl parlayan tavan baka baka çıktım mutfaktan. Hayır... bu sefer nereye gitmem gerektiğini biliyordum.
