MULTİMEDİADA GÖKSU
İlk günüm şu kavga olayını saymassak güzel geçmişti. Poyraz adında şirin bir çocuk ve melis adında masum ve biraz salak olan tatlı arkadaşlar edinmiştim.Rüzgar adındada soğuk kanlı bir çocuk....
* * * * * * * * * * *
Sabah gözlerimi zorlukla açtım dün gece saat 5 te yatmıştım.Fazla uykucu biriyim.Saate baktığımda 07.01'di. Hemen yatakta doğrulup kalktım.Banyoma doğru adımlarımı hızlandırdım.Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım.aynadaki aksime baktığımda tam korku filmlerindeki kızlara benzediğimi düşünerek saçlarımı maşa yardımıyla dalgalar haline getirerek salık bıraktım.Banyodan çıkıp giysi odama yöneldim odam geniş ve ferah olmasına rağmen odamın içinde gardolabım vardı içinde sık sık giydiğim kıyafetler vardı. Ama okadar sık alışverişe çıktığım için bir gardolap yetmiyordu. Odanın içine Girerek Pembe dolabımın kapaklarını açtım . İkinci raftan kot bir etek birinci raftanda acık renk kot gömlek aldım ve giydim , ayaklarıma sarı kısa botlarımı geçirdim. Ve gardolabımın kapaklarını kapatıp odama geçtim.
Makyaj masama oturduğumda saçlarımı güzel yaptığım için kendimle gurur duydum.Kırmızı ruju dudaklarıma sürdüm.Ve hafif bir pudra sürerek yüzümün pürüssüz gözükmesini sağladım. Odamda baya oyalandığımı fark edip aşağı doğru koşarak merdivenlerden indim.Mutfağa girdiğimde kahvaltı hazır değldi . OF ESİLA HAZIRLASAN NE OLURDU YANİ !!!.
Bağırarak '' ESİLA BAK KAHVALTIDA HAZIR DEĞİL GEÇ KALICAZ !!!'' dedim. ( bağırmadı anırdı)
Esilada bana anırarak karşılık verdi. '' SEN HAZIRLA BENİM DAHA İŞİM VAR ''.
Of yine iş başa düştü Göksu Irmak Hadi kızım göster marifetlerini .!
Telefonumu tıktığım cebimden çıkartarak müziklerime girdim . Ve gökhan türkmenın sen istanbulsun şarkısını açıp tekrar cebime tıktım.
Buz dolabına yönelerek kapağını açtım. İçinden kahvaltılıkları çıkarıp masaya yerleştirdim.
Yan dolapta bulunan pateteslerden bir miktar alıp soymaya başladım. Ve şarkıyıda söylemeyi ihmal etmiyordum.
Köşedeki çicekci seni sordu bu sabah.
Burda yok dedim Selam söyle dedi Tazeymiş Gülleri Yokluğun gibi....
Yürüdüm biraz Seni düşledim Umudumu senle süsledim .
Ne dar sokaklar Ne boş duraklar seni unutmama yardım etti.
SENİN KÜÇÜK BİR ELVEDAN BÜYÜK BİR AŞKI BİTİREBİLİR Mİ ?
NE SANIYORSUN ? BAZEN BİR KALDIRIM TAŞI BAZEN DE BİR SOKAK ÇALGICISIYANİ SEN İSTANBULSUN...
Şarkkıyı söylerken patetesleri soyup çayı hazırlayıp ocağa koymuştum. Pişmesini beklerken Esila hanım mutfağa teşfik ettti. Kapıdan girer girmez baştan aşağı süzdüm.
pembe siyah kareli gömlek
siyah etek
pembe spor ayakkabı .
'' patetesleri yakıcan göksu !!! '' dediğinde pateteslerin ocakta olduğu aklıma gelince aceleyle patetselere baktım yanmamıstı .OH ÇOK ŞÜKÜR.
Patetesleri ve çayıda masaya yerlestirip yerime geçip oturdum.
Kısa bir kahvaltıdan sonra sarı çantamı ve mavi sportif bir mont alıp arabaya atladık . Esila sürmeyi tercih edince yan koltuğa oturup emliyet kemerımı bağladım. Ve telefonumu elime alıp sosyal paylaşım sitelerine girerek bildirim ve mesajlarımı kontrol ettım . Okulun evle pek fazla arası olmadığı için 20 dk içerisinde gelmiştik. Telefonumu sessize alıp çantama koydum . Emliyet kemerimi çıkarıp arabadan indim. Esila arabayı park edip yanıma geldi. Beraber güvenlikten geçerek okula giriş yaptık. Geç kalmıştık. Hızlı adımlarla okula girdik. Saate baktığımda dersin bitmesine 15 dk vardı . Girip ne yapacaktık ki ? . Zaten birazdan bitecek Esilaya dönüp '' esila hadi kantıne gıdelım zaten 15 dk sonra ders biticek.''