Mete karşımda yüzü kanlar içerisinde duruyordu.
''Mme-tee'' dedim o şaşkınlıkla.
'' Soğru sorcakğsan gidiyoğruğm'' Dedi Sarhoş sesiyle. Gerizekalı içip birde dayak yemiş anlaşılan.
'' ya merak ettim ''
Tam arkasını döndü , gidiyorken ayağı sendelenip düşüyordu, hızla koşup düşmesini engelledim.Koluna girerek salona kadar sürükledim.
Kızlar görünce şaşkın gözlerle bakakaldılar.Bende bu sırada Mete'yi koltuğa yatırdım.
##2saat sonra ##
Nehir ile Esila Melislere pijama partisine gitmişlerdi.Bende boş boş oturuyordum.Yüzündeki kanları silip yaralarına pansuman yapmıştım.Ve uyuyordu.Daha yeni tanıstıgım bir meteorla evde tekim ne harika değilmi ?(!).
Oturduğum sandalyeden kalkıp laptopumu alıp tekrar oturdum.
Otura otura göt büyütüyon :D
Ses kes iç ses.!
doğru söylemekte suç hıh. -,-
Kes be mal.
American Horror Storyde kaldığım bölümü başlatıp izlemeye başladım.
Gözüm saate kaydığında 01:42 yatmam gerektiğini düşünerek ayağa kalktım.
Mete'nin üzerine pike örterek odama çıkıp uyudum...
Mete'nin ağzından;
Sabah belimin ağrısına kalktım.Dün gece fena halde içip barmenle dövüşmüştüm.Sonrada kendimi Göksunun kapısında buldum.Neden eve gitmediğimi hala anlamış değilim ama neyse.
Lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım.Aynaya baktığımda
yüzümde ki yaraların silinmiş ve pansumanlı olduğunu görünce ister istemez sırıttım.Saçlarımı da düzeltip lavabodan çıktım.
Mutfağa girdim.Göksu yoktu anlaşılan hanımefendi uyanmamış.
İçime bir centilmenlik doğdu.Kahvaltı hazırlamaya karar verdim.
Dolaptan kahvaltılıkları çıkarıp masaya düzgün bir şekilde yerleştirdim.
Çekmecelerden patatesleri bulup soydum,ocağa koydum.
Raflardanda çayı bulup onuda hazırladıktan sonra ocağa koydum.
20 dk Sonra bir tek kuş sütü eksik olan masaya beğeni dolu gözlerle bakıyordum.
Merdivenden ayak sesleri gelince belimdeki mutfak önlüğünü çıkardım.Göksu Mutfağa girince ağzı açık kaldı. Sandalyeyi çekip ''buyrun hanfendi'' dedim.
oda sandalyeye oturunca yavaşca ittim.''mersii'' dedi.
Bende karşısına oturarak kahvaltıya başladım.
''sen böyle şeyler yapabılıyomuydun yaahaa''
''Şımarma hemen tekrarı olmaz''
''odun ya ''
''saol cınımm ''
''Bakıyorum da iyileşmişsin ''
'' evet''
Sonunda tıka basa doymuştum.Meteyle beraber mutfağı toplamaya başladık.Elimden kayan çay bardağı tezgaha çarparak kırıldı.
''ayh'' diye garib bir ses çıkarınca Mete yarıla yarıla güldü.
