Multimediada ruzgar : vini uehara
Rüzgarın ağzından :
Hani Herkesin Birilerinin yanında mutlu huzurlu hissettiği kişi vardır ya benimkiside Göksu.
Onun yanında kendimi psikopat duygusuz kaba biri değilde herşeyden uzakta huzurlu biri olarak hissediyorum kendimi.Ne kadar aptal bir kız olsada yanımda olmasını istiyordum. Tabikide onu buna söylememiştim.TABİKİDE ONDAN HOŞLANMIYORDUM.
Yani bilmiyorum belki küçük bir hoşlantı olabilir. offf bilemiyorum.
* * *
Göksu son söylediğim cümlelerle donup kalmıştı. Ben ise Hala yatıyordum.Sonra birşey demeden geldi yanıma yattı arkasını dönüp uyumaya başladı.Ve bende Uykuya daldım.Ne kadar uyuduğumu Bilmiyordum.Arkamı döndüğümde Göksu yanımda yoktu.Sanırım Gitmişti . GİTMİŞTİ.Tabi ya benim gibi bi psikopatın yanında kim durur ki ? kendimden nefret ediyorum.Babamdan nefret ediyorum.Annemi kardeşimle ortada bırakıp başkasıyla evlendiği için bana baba sevgisini yaşatamadığı için ondan nefret ediyorum.Benim hiç bir zaman arkamda durmadı ilkokulda karnemi gösterecek sevincimi paylaşacak bir babam yoktu.Arkadaşlarımın babası karnelerine bakıp onlara hediyeler alıp gezmeye götürürken benim bir tek annem vardı yanımda BABAM YOKTU!.Şimdi bayramlarda seyranlarda arayıp nasılsın oğlum diyor. Ozamanlar mı aklına geliyor be adam oğlun olduğu ? Ben Babamı 15 yıl önce beş yaşımda kaybettim.O fahişe karıyla evlenip annemin nasıl bana bakıcağını nasıl geçineceğimizi düşünmeden bırakıp gitmişti bizi. Allaha şükür annemin bir moda evi vardı geçimimizi ordan sağlıyordu.Kardeşim ise oda mahvolmuştu.Benden 2 yaş küçüktü .Ben 18 yaşıma girdiğimde ise sokak dövüşlerine katılıp bazı barlarda şarkı söyleyip yüklü bir miktar para kazanmaya başladım.Annem biliyordu dövüştüğümü ne kadar yalvarsada dövüşüyordum ve sarkı soyluyordum.Bana babamı unutturan çektiğim acıları unutturan şeyler bunlardı...Şundan bi 15 yıl öncesine kadar Ne sigara içiyordum ne dövüşüyordum sadece normal bir aile çocuğuydum. Şimdi ise berbat bir hayatım var ... Ben buyum işte.!!!
Düşüncelerimden ayrılıp gözümden akan bir damla yaşı sildim. Aşağı inip kahvaltı yapacaktım.
Banyoya girip Kısa bir duş aldım.Ardından gardolabımı açıp Buz mavisi üzerinde ingilizce yazılar yazan bir tişört üstüne açık renk kot gömlek Altınada bir kot pantolon Çıkardım . Onları giyinip saçlarımı düzelttim. Spor ayakkabılarımıda giyip telefonumu cüzdanımı aldım.Aynada son bir kez kendime bakıp aşağı indim.Mutfaktan .müzik sesleri gelince merakla mutfağa ilerledim.Mutfağın kapısından baktığımda hem sevinmiştim gitmemişti. Hemde gülmemek için kendimi zor tuttum.
Göksu kahvaltı hazırlıyordu. Benim tişörtlerimden birini giymişti elbise gibi duruyordu altında bişey yoktu zaten tişört dizinin bir karış üstündeydi.Saçlarını topuz yapmış Hem sofrayı hazırlıyor hem dans ediyordu.Kendimi tutamayıp kahkahayı bastım.Beni görünce utanıp sıkılsada ''ne bakıyosun öyle gelde yardım et öküz'' dedi.
Bende adımlarımı ona doğru ilerletip Elindeki tabakları alıp masaya koydum.
Benim için mi hazırlıyordu kahvaltıyı ? . Çok şirin ve düşünceli bi kızdı.
En son çayı masayı koyarak hazırlıkları tamamladık . Gülümseyerek sofraya oturdu.Kahvaltı sessiz geçmişti.Göksu kalkıp masayı toplamaya basladığında arkasından sarılıp kokusunu içime çektim ''ellerine sağlık ufaklık''. Utandığı her halinden belli olan bir şekilde '' afiyet olsun'' dedi. Geri çekilip ona toplamasında yardım ettim.Toplama işi bitince salona geçip oturduk.'' ee bugun napıcaz ? '' dedi sessizliği bozarak. '' bilmem sence ne yapalım?'' dedim. '' lunaparka götürürmüsün beni ? '' dedi şirin gülüşünü sergileyerek. '' iyi fikir tabiki götürürüm.'' dedim. ''ama bi sorun var benim kıyafetlerım hala ıslak ve evım buraya uzak '' dedi somurtarak.''benim bi fikrim var otur burda '' dedim ve yukarı çıktım.