●
İnsanların kalbini kırmaktan çekinmezdim. Benim kalbim yeterince kırıkken bir de başkalarının üzüntülerine dert yanacak biri değildim.
On bir yaşımdaki ben de şimdiki ben de onun benden hoşlandığını biliyorduk ama çocukken her şey toz pembeydi. Gelip geçici hislere ömrünüzün tamamını bağlayamazdınız. Jaehyun bağlamıştı ona. Çocukluk aşkını hala unutamamıştı ve şimdi de hiç çekinmeden o zaman olduğu gibi yine itiraf ediyordu.
İnsanların kalbini kırmaktan çekinmezdim. O zaman da şimdi de kırılacak tarafın kendi olduğunu bilmesine rağmen gözü kara davranmayı seçmişti. O kendini düşünmüyorsa ben hiç düşünmezdim.
"Ama ben hala senden hoşlanmıyorum Jaehyun." dedim buz gibi bir sesle. "Kalbinin kırılacağını bile bile neden kendine bunu yapıyorsun?"
Derin bir nefes alıp bakışların yere indirdi. Siyah perçemleri gözlerini kapatmıştı. Tekrar bana bakıncaya kadar gözlerinde belirmiş olan o incinmişliği maskelemeyi başardı
"Yine karşılaştık. İnkar etsen de bu bizim kaderimiz." dedi dudaklarını kıvırıp bilindik gülümsemelerinden birini sunarak.
"Kadere inanmadığımı söyledim ben de." dedim alaya alır gibi. "Ne o? Aynı şirkette olmamız işine yarar da beni kendine aşık edersin diye mi düşündün."
Güldü. "Belki."
Gülüşü bile yalandandı. Kırılmıştı ama ona öğretilen gibi kameraların önünde nasıl rol yapıyorsa yine rol yapıyordu.
"Gidelim artık." dedim gidip çantamı alırken. "Geç oldu."
Konuyu değiştirmeyi seçmiştim. Bu tür konulardan konuşmaktan hoşlanmıyordum. O ne kadar açık ise duygularında ben de o kadar saklı bir kutu gibiydim. İnsanlara onun istediği gibi değer veremiyordum. Bu hastalık gibiydi. Ne kadar değer verirsen o kadar elinden çabuk kaçardı. Babamda olduğu gibi annemde olacağı gibi.
Evden birlikte çıktığımızda ikimizin de ağzı bıçak açmıyordu. Jaehyun yine maskesini ve şapkasını takmıştı. Ellerini montunun ceplerine yerleştirmiş arada bir yerde duran ufak taşları ayağıyla iterek yürüdük.
Yurt buraya uzaktı bu yüzden yolda bir taksi çevirmiştik. Doğrusu taksi ücretine harcayacak param olmadığı için Jaehyun ödeme yapmıştı. Canıma minnetti.
Seul'ün lüks sayılan yerlerinden birindeydi yurt. Öğrendiğime göre Sm genelde yeni çıkmış gruplarına burada bulunan binalarda yurt ayarlardı. Sonra da idoller isterse ayrı eve çıkabiliyordu.
Jaehyun'un içinde bulunduğu NCT grubu da göğe olağanca uzanan bir sitenin binalardan birinde kalıyordu. Jaehyun sabah bir ara uğradığım sitede görmediğim bir yerde durmayı tercih etti. Açıklamasında ön tarafın çok müsait olmadığıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dance of the Damned
FanfictionSM yeni bir kız grubu için hazırlıklara başlar. Son anda keşfettikleri yeni yüz ile bir anlaşma sağladıklarında Nct üyesi Jaehyun'u da ufak bir sürpriz bekliyordu. ... For Jung Jaehyun •by bluendrain