Johnny'nin evi
Berfin ve Johnny duydukları sesle odadan çıkıp diğerlerinin yanına gittiler.
Sanırım bir karakter daha düşmüştü geçitten.
Üstelik bu Willy Wonka'ydı.
Görünüşe göre Barnabas, Willy'nin yeni ürettiği sakızının tadına bakmıştı.
Sakız dişlerine yapışmış olacak ki ağzını açamıyordu.
Sanırım vampirler sakız çiğnemese daha iyi olurdu.
Glen ise önündeki bir yığın çikolatayı iştahla yiyiyordu.
Wonka mutfakta yeni çikolata denemelerine devam ederken Mort'da gördüğü ilginç şeyleri kitaba döküyordu. Bu gördüğü şeylerden çok güzel bir kitap çıkabilirdi.
(dimi, beğeniyor musunuz kitabı?)
Duvarlar, koltuklar, halılar her yere çikolata bulaşmıştı.
Berfin: Hey durun. Wonka o kadar çikolatayı bitirebilecek bir orduya henüz sahip değiliz. Çikolata denemelerini sonra yapsan? Glen hasta olacaksın yeme o kadar. Barnabas güzelim dişlerine yazık oldu belki anlamışsındır Berfin'i ısırmanın kötü bir fikir olduğunu. Hadi banyoya, dişlerini fırçala yoksa çürürler.
Barnabas banyoya geçti, Willy ise çikolata yapmaya devam etti.
Berfin: Bu kadar Johnny'nin bir arada olmasının bu kadar yorucu olabileceğini düşünmemiştim.
Johnny: O zaman sende sadece gerçek Johnny'ye odaklan.
Tüm bunların bir rüyadan ibaret olduğunu sanan Berfin, Johnny'nin dudağına kapanıp başka bir odaya doğru götürdü ve kapıyı örtmeyi de ihmal etmedi. Rüyasının tadını çıkarmak istiyordu.
Barnabas dişlerini fırçaladıktan sonra banyodan çıktı ve havlu almak için başka bir odaya girdiğinde Johnny ve Berfin'i o şekilde görmeyi aklının ucundan bile geçirmemişti.
Barnabas: AAAĞĞ
Barnabas hemen odadan çıktı, peynir gibi olan suratı şimdi domatesden de beterdi.
Wonka: Çikolata ister misiniz donates suratlı bayım? Aaa domates! Kim domatesli çikolata ister?
Karayipler:
Jack: Makaslı adamı İnci'me bindirdiler. Hey güverteye bakın! İnci'min kontrolü Barbossa'ya devredilmiş!
Barbossa'yı İnci'sinin yakınlarında bile görse sinirlenen Jack şimdi gemisini bizzat Barbossa'nın kontrol ettiğini görünce iyice delirmişti.
Derya: Gemi limandan ayrılmadan binsek iyi olur.
Derya'nın bu sözlerine göz deviren Grindelwald laf sokmayı da ihmal etmedi.
Grindelwald: Sihirsizler işte başka ne beklersin ki!
Grindelwald asası ile hepsini İnci'ye ışınladı.
Derya: Teşekkürler Grindelwald. Jack burası İnci'nin neresi?
Jack: Zindan kısmı, yani - 3. Kat.
Derya: O zaman--
Derya sözünü bitiremeden İnci'nin duvarında bir yarık açıldı ve bir kız Derya'ya çarpıp yere düşmesine sebep oldu.
Gelen kız Derya'yı görünce gözlerine inanamadı.
Derya'da onu görünce şaşırdı ve sevindi. Belinin ağrısını bile unuttu.
Bu iko'suydu...
Derya'yı gören İko yerden kalktığı gibi tekrar atladı Derya'nın üstüne ve ikisi birden yine yere yapıştı.
(iko yorumlarda böyle demişti, seninle yan yana gelirsek kalkar bir daha atlarım üstüne demişti hdbdhsbdb)
Derya: AAAĞĞ İkocan!
İko: AĞAĞAĞA Derya'm!
İko, Derya'ya öyle bir sarıldı ki Derya'nın korse takmasına gerek kalmadı.
(zaten takmıyor lafın gelişi, anladınız siz)
İko, Derya'dan nihayet ayrıldığında Grindelwald ile göz göze geldi.
İko: Bu rüyadan uyanmak istemiyorummmm!
İko rüyada olduğunu sandığı için aklına ilk geleni rahatça söylüyordu.
İko: Ağağağa Grindelwald aşkımm!
Bu sefer bizim son kaburga kırıcının mağduru olma sırası Grindelwald'a gelmişti....
💜🎉💜🎉💜🎉💜🎉💜🎉💜🎉💜🎉
Şey, kızmayın ama bitti.
Ha bu arada iko kaburgalarımı sen kıracaksan razıyım, yanlış anlama hsbshbshsbd
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Johnny Depp Ve Johnny Depp
Fiksi PenggemarBu kitap tüm Johnny Depp karakterlerinin yer aldığı, birbirleriyle tanıştıkları komedi ve macera içerikli bir kitaptır. Mesela şapkacı ve jacki yan yana konuşurken ve maceradan meceraya atlarken bir düşünün. Umarım biraz olsun sizi güldürmeyi ve eğl...