2.7

408 29 10
                                    

Gökçe'den

Atlas'ın dünkü hali beni çok üzmüş onunla konuştuktan sonra ailesini araştırmaya başlamıştım. Her ne kadar ona kırgın bile olsam onun üzüldüğünü görmek canımı acıtıyor.

Saat öğlen 2'ye geliyorken evden çıktım. Dünden beri uyumamıştım. Taksiye binerken amcaya gideceğimiz yeri tarif ediyordum. Amca radyonun tuşlarına basarken şarkı açtı. Gideceğimiz yolu sessiz geçirmeyeceğimiz için mutluydum aslında.

Dalından koparıldın ya kin ondan
Artık yerle bir olurumda yinede senle bir olmam
Kaç mayıs daha sabredicem
İçimde çıkarttığın savaşta daha kaç kez kaybedicem

Onlara göre ben bi deli ve duygusuzum
Lan bilmiyon ki ben 96 saattir uykusuzum
İçim içimi kemirmekte ben ne kadar
Savaşsamda tüm mantığım sen yolunda yenilmekte

Şarkının sözleri nedensizce canımı acıttı. Küçükken kafamda kurduğum şeyleri kuzenlerime anlattığımda bana deli demiş beni hiç anlamamışlardı. Şimdi beni tanıyorlar mı onu bile bilmiyorum. Çocukluk arkadaşım, kuzenim vardı. Çok seviyordum onu. Ortaokula geçtiğimizde taşındılar ve eskisi kadar yakın olamadık. Yakın olalım diye çabaladım fakat o hiçbir şey yapmıyordu. Ona ilgi göstermemeye başladığımda adım kibirliye çıkmıştı. Büyüdüğümü söylüyorlardı. Hayır, ben hiç büyümedim ki ben hala o minik kız çocuğuyum. 'Gel' dese, 'oyun oynayalım' dese yine oynarım. Ben hiç değişmedim. Sonra liseye hazırlanma süreci girdi araya derslerine çalışma bahanesi diye bana bir dakikasını ayırıp da yazmadı, hoş bende yazmadım. Hâlbuki beni çok sever arardı. Onu hala seviyorum ve özlüyorum. Ama benim özlemim eski yaşanmışlıkların özlemi, tekrar yaşama özlemi değil.

Adrese gelmiş amcaya parasını vermiş büyük evin önünde evi süzdüm. Yanaklarıma akan gözyaşlarımı silip elimle yüzüme rüzgar yapıp kızarıklar gitsin diye uğraştım. Derin bir nefes alıp evin kapısına yürüdüm. Kapıyı çalmak için elim kalkmıştı fakat elim havada kaldı. Çalacağım sıra kapı açılmış benim yaşlarımda bir kız kapıda belirtmişti. Gözleri aynı Atlas'ın gözleri gibiydi. Kardeşi olabileceği aklıma geldi. Kız bana şaşkın şaşkın bakarken ne cevap vereceğimi düşünüyordum.

"Kime baktınız?" diye sordu kız şaşkınlığına arka plana atarak.

"Selen Demir." diye cevap verdim. Atlas'ın kardeşi için gelmişim buraya.

"Benim." dedi tek kaşını kaldırarak.

"Ne için gelmiştiniz, sizi tanıyor muyum?" diye devam etti sonra. Atlas'ın kız arkadaşı olduğumu söyleyip söylememe konusunda kararsızdım ama söylememeye karar verdim sonra. Sinir olduğu bir abisi var ve onun kız arkadaşı olduğumu öğrenirse benimle de görüşmek istemeyebilir, haklı.

"Müsait bir yerde konuşabilir miyiz?" diye sordum. Selen eliyle bahçe tarafını gösterek yürüdü bende arkasından gittim.

Bahçedeki koltuklardan birine oturdu bende karşısında oturdum.

"Evet?" dedi merakla.

Şimdi kıza ne diyeceğim? Atlas'ın kız arkadaşı olduğumu söylemek zorundayım işte.

"Ben... Atlas'ın kız arkadaşıyım." kız Atlas'ın ismini duyduğu an gerildi ve kaşlarını çattı. Ondan bu kadar çok mu nefret ediyordu?

"Ne yapabilirim üstelik neden buraya geldiniz? Atlas benim... hiçbir şeyim." dedi yutkunarak. Canı yanıyordu.

"Atlas için gelmedim. Sadece onu yaşadıklarınızdan sorumlu tutup üzdüğünü söylemek için geldim. Anneniz... ölmüş olabilir fakat bunun yükünü Atlas'a atman doğru değil. Yan yana olup acınızı hafifletmek yerine birbirinizi üzüyorsunuz." yutkundum. Kafasını eğik bir şekilde tutmuş dolan gözlerini saklamaya çalışıyordu. Söylediklerime cevap vermedi. Onun daha kızgın olacağını düşünüyordum halbuki.

"Sende biliyorsun. Abinin hiçbir suçu yok. Ama acını ve vicdanını rahatlatmak için suçları ona yükledin. Öyle değil mi? Neden? Onun canını yakınca mutlu mu oluyorsun?" söylediklerim benim bile ağrıma gitmiş gözlerim dolmuştu. Kafasını kaldırdı ve bana baktı.

"Hayır, mutlu olduğum felan yok. Beni yargılama hakkına sahip değilsin. Üstelik böyle bir şeyi sana neden anlattı onu bilmiyorum..."

"Çünkü yakın değilsiniz." dedim net bir şekilde. Şaşırdı.

"Buraya gelmiş olman çok ince ama söylediklerini ciddiye alıp almayacağımı söyleyemem. Madem her şeyimi buldun numaramı da bulmuşsundur." cebinden telefonunu çıkardı ve devam etti "şimdi gitmem gerek akşam yazarsan konuşuruz. İyi birine benziyorsun." oturduğu yerden kalktı ve gitti. Koltukta şok olmuş şekilde oturup kaldım. Sonra bende kalkıp evin yolunu tuttum.

...

Uuuu noluyooooooo

Kaos olmadı ki ya bu kız olay çıkracaktı ama uysal çıktı ya da üzgün gününde elslclrllf

Aman neysee

Yorum yapmayı ve miniiikk yıldıza dokunmayı unutmayyııınnnn 🖤☁️

•𝙄𝙙𝙙𝙞𝙖 - 𝙏𝙚𝙭𝙩𝙞𝙣𝙜• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin