3.Bölüm🌺

42 3 0
                                    

Bulutların üzerinde yürüyordum. Sanki
Güneşe doğru koşuyordum güneşin sıcaklığı beni yakıyordu ışıkları yüzüme vuruyor saçlarımı ahenkle dans ettiriyordu gökyüzüne çok yakındım uzanıp dokunabilecek kadar yakın mavilerin içerisinde oradan oraya koşuyordum adeta. Çok mutluyduk her şey normale dönmüş taburcu olacaktık birazdan babam taburcu işlemlerini halletmek için çıkmıştı annem ise etrafı toparlıyordu ağabeyim ise ısrarla ben giyinirim diye karaca ile inatlaşıyordu.

"ya saçmalamasana oğlum giydireceğim işte kazağını allah allah hayır kas şovu yapmak istemiyor diyeceğim de yabancı yok"

"ya versene şu kazağı allah allah!"

"çıkartalım şunu hadi soyun bebeğim"

"ya dokunmasana bana ben giyinirim aa"

"anne şu oğlişine birşey der misin dikişleri açılacak"

Annem elindeki eşofmanı katlayıp bize döndü "oğlişim ben giydireyim mi annem?"

Karaca hınzır gülümsemesi karan'a bakıyordu

"yok yok tamam tamam pes ediyorum
ediyorum"

"hele hele şükür hele çıkartmama yardım et üstündekini"

"banyoda halledelim"

"yabancı kimse yok artık saklayacak birşey de yok kendine gel"

Konuşmasına izin vermeden üzerini çıkarttı sol tarafında tam kalp hizasında olan dövmesi hepimizi dumur etmişti annem elindeki valizi düşürmüş bembeyaz kesilmişti.

"ya napıyorsun sen!"

Karan'ın yüksek ses tonu irkilmemi sağlamıştı.

"anne.."

"ne anne ne anne kızın önüne atladın farkında mısın sen?"

Karaca sinirli sinirli ama bir o kadar da sakin konuşmaya başlamıştı.

"anlamadığımı mı sandın sen? Kıza uzak olmak için o evdeyken eve gelmemeler olmayan bahaneler uydurmalar yok yurt dışı davaları kendine gel artık sen bir suç işlemedin utanılacak birşey yapmadın sevdin sadece artık kendini suçlama"

Annem sessizce koltuğa bırakmıştı kendini olana bitene anlam veremiyor şoka girmişti sanki.

"bak karan zaten hep uzak durdun o mutlu olsun diye kendi kendini mahvettin.."

"ya yeter artık yeter lan ben kardeşim dediğim adamın kardeşine ne gözle bakıyorum ben be ulan kız Nişanlanıyor! Ben güneyin yerinde kendimi hayal ediyorum bu bu nasıl aşağılık bir şey haberin var mı senin! Ulan ben ben nasıl böyle biri oldum bu kadar alçak biri nasıl olabildim "

Ağabeyim ağlıyordu onu ikinci kez ağlarken görüyordum tıpkı bir çocuk gibi gözlerinden yaşlar akıyordu ikişer üçer ...
Annem nihayet kendine geldiğinde ağabeyimin yanına oturup sımsıkı sarıldı" özür dilerim anneciğim ben ben hiç... " birisi kapıya vurunca herkes toparlandı ağabeyim kalkıp banyoya girdi

"karan nerede?"

"gelir şimdi fatih hadi biz çantaları alıp inelim Ala kızım hadi sende gel bizimle"

Annemi ikiletmeden ayağa kalktım birlikte dışarı çıkıp arabaya doğru ilerledik temiz hava beni mutlu ediyordu yaşadığımı özgür olduğumu hissetmemi sağlıyordu.annemin hafifçe omzuma dokunmasıyla yüzümü ona doğru çevirdim yüzümdeki hafif tebessüm yerini henüz terketmemişti.

"anneciğim sana randevu aldık bi süre daha devam edelim diyoruz ne dersin?"

Suratımın asıldığını ellerimin istemsiz titremeye başladığını hissedebiliyordum ruhuma ilmek ilmek işlenen geçmiş peşimi bırakmıyordu belki de geçmiş dediğimiz geçmemişti mazi olmaktan çıkmış tam bugünümüzdü.

RENGİN ÇİÇEKLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin