Tuzak?

610 75 45
                                    

-Kuzularım kusura bakmayın bir kaç gündür bölüm atamıyorum  , sınavlarımdan dolayı boş vaktim sınırlı oluyor lütfen kızmayın diğer yazarlar günde bir bölüm atarken ben en az iki üç bölüm atıyordum. 

*Bugün arka arkaya atamadığım bölümleri atıp final yapmayı düşünüyorum bölümleri uzun tutacağım zaten :) 

*Bugün Hikayeye final verip, sabaha TUA, The Umbrella Academy kurgusu yayınlayacağım umarım o kitabıma da destek olursunuz şimdiden teşekkürler :) 

Elisa'nın Anlatımıyla

Gözerim Sabrinayı gördüğü anda nefesim kesilmişti her şeye bir anlam yüklüyordum soğuk bedenimin titremesiyle kendime gelip dolmuş gözlerimle Sabrinaya bakıyordum. 

Sabrina: Üzgünüm sana söylemeyi unuttum, ' Ben bitti demeden bitmez'  

Kelimeler kafamın içinde dönerken öfkeli suratım onu daha da eğlendiriyordu çatık kaşlarımla boş boş suratına bakıyordum. 

Sabrina: Gülerek* şu haline bak , cidden acıyorum sana.

saçlarından tutup duvara çarpmamak için kendimi zor tutuyordum o konuştukça elimi yaptığım yumruk daha da kasılıyordu avuç içlerimden damlayan kanları görünce ne k kadar sıktığımı o an anladım.

Sabrina: En kötüsü de ne biliyor musun ?  Ben Aidanı deli gibi severken seni seçmesi bir yandan komik aslında.

Dişlerimi ölümüne sıktığım çenemi gevşeterek konuşmaya başladım.

Elisa: Senin sorununda budur belki , kuyruk acısı !?

Sabrinanın şaşkın suratına konuşmaya devam ettim kelimeleri ağzına tıkarak konuşmaya devam ettim.

Elisa: Alaycı bir şekilde* Yani belki de bu öfken, yedirememen falan , Aidanın seni değil de beni seçmesi , bu durum senden daha iyi olduğum anlamına geliyor sanırım , bu durum seni cidden üzüyor olmalı ? ama üzülme !

Sabrina: Yaptığın şeyi anlıyorum ama şu an düşündüğüm son şey Aidan ,o şansını kaybetti ve etrafına bak şu anda buradasın keyfini çıkar.

Sabrina kahkahalarla odadan çıkarken son sözlerim umurunda değildi 

Elisa: NEDEEN!? sessizce* neden yapıyorsun bunu 

Yanağımdan süzülen göz yaşlarını elimin tersiyle silerken aklımdaki düşünceler zihnimi rahat bırakmıyordu. Aidan neredeydi ? Bana ne yapacaklar ? Ne kadar daha buradayım ? Artık gitmek istiyorum , 

Aidan'nın Anlatımıyla

Çıldırmak üzereydim Elisa yoktu o manyak herif onu kaçırdı , aklımdan bir kere bile onu kaybedeceğimi geçirmedim onu kurtaracaktım tabi ki , ama nasıl ? ne istiyorlardı bizden. düşüncelere dalmışken Finn'nin dürtmesiyle kendime geldi elime bir çanta tutuşturdu 

Finn: Hadi çıkıyoruz.

Hepimiz arabaya binip adamların bizi ilk buluştuğumuz yere gittik,

Allison: Kimse yok gibi

Louis: Şşş sessiz ol 

Hepimiz arabadan inip diken üstünde gibiydik  etrafa bakıyorduk. Deponun içine girdiğimizde kimsenin olmadığını fark ettik.

Aİdan: Hay s!kym 

Louis: Etrafa bakın bir ipucu olmalı.

Hepimiz bakınmaya başladık Depo büyük olduğundan odanın öbür ucunda toplandık bizi bağladıkları sandalyeleri gördük.

Finn: Sanırım bizden sonra buraya kimse uğramamış.

Sandalyeleri ayağımla iterek yere  düşürdüm sinirden çıldırmak üzereyim , Ellerimi saçlarıma götürerek kafamı iki elimin arasına aldım öylece düşünüyordum , hepsi benim suçum... Arkamızdan gelen sesle hepimiz irkildik arkamızı döndüğümüzde.

???: O beyler bu kadar çabuk beklemiyorduk. 

Aidan: bekle şimdi ebeni s1kmeye geliyorum.

Çantadan çıkarttığım çivili beyzbol sopasını elime aldım adama doğru koşmaya başladım sinirimden  ne yaptığımı bilmiyordum plan tamamen kafamdan uçup gitti .

Finn: Aidan dur! 

Louis: Aidan...

Adama ulaşacağım sırada korumaların hepsi bir anda önünde barikat gibi durdular gözümü kırpmadan koşmaya devam ediyordum  yüzündeki alaycı gülüş öfkemi harmanlıyordu sanki.

Elimdeki çivili sopayı teker teker hepsinin kafasından geçiriyordum yarısı yerde kanlar içinde yatıyordu Finn ve Louise bakış attım . onlarda çantalarınki sopa, levye, gibi şeylerle saldırmaya başladılar. Adamlardan birisi başıma doğru silahı doğrulttu kanlar içinde olan kıyafetlerim ve ellerim ne kadar delirdiğimi gösetriyordu. Korktuğu belliydi tetiği çekmekte tereddütte kalıyordu ama neden ? beni şu anda öldüre bilir ? Belimdeki  bıçağı   hızlı hareketlerle belimden çıkartıp adamın kafasına doğru fırlattım beyninin tam orta yerine saplanmıştı. Arkamdan gelen sesle Louise doğru döndüm.

Louis: Az yardım ? 

finn Louise doğru koşarken Bizi kaçıran adamla göz göze geldik yanında hiç koruma kalmamıştı.

Elimdeki sopayı  bıraktım koşarak çantadaki baltayı aldım hala durmamıştım adamın yüzündeki korku her şeyi anlatıyordu koşmaya başladı Arkasından koşarken belimden çıkarttığım diğer bıçağı bacağına fırlattım. 

Aidan: Bana canlı lazımsın. 
 

Dizlerinin üstüne çöktürttüm saçlarını ellerimle kavradım kafasını saçlarıya geriye doğru çekmeye başladım.

Aidan: Sevgilim nerde ? 

Cevap yok*

Bağırmaya başladım kafasını bırakıp yüzüne bir yumruk indirdim.

Aidan: SANA NERDE DEDİM !!!!?

Herkes Adamın başına topladı onu konuşturmaya çalışıyordu Adamda çıt yok 

Aidan: Söylemiyor işte öldürelim gitsin.

Allison: Saçmalama ! Elisayı bir daha asla bulamayız.

???: Arkadaşınız haklı,

Yumruğumu bir kez daha yüzüne geçirdim 

Aidan: Kapa çeneni! 

Gülmeye başlayınca hepimiz ne yaptığını anlamaya çalışıyorduk.

Finn: Kafayı yedi galiba ? 

Aidan: hayır...

Etrafıma bakmaya başladım bir şeyleri yeni anlıyordum 

Aİdan: Hayır bu bir tuzak !! 

Arkamızdan gelen sesle hepimiz aynı yöne yöneldik .

*Arkadaşlar hayalet okuyucu olmayın lütfen, 

desteğinize ihtiyacım var oy+yorum :) 

Aidan&ElisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin