0.8

1.2K 51 67
                                    

Yorgunluktan bayılmak üzereyken dakikalardır beni izleyen Poyraz'a doğru döndürdüm vücudumu. Gülümsedi ve elini saçlarıma daldırdı. "İyi misin?" göz kapaklarım ağırlarmış ve kapanmak üzereyken cevapladım. "Çok yorgunum." Poyraz'ın tatlı gülümsemesi yüzünden silindi ve saçlarımı okşamaya devam etti, bu his beni her zamanki gibi mayıştırmıştı.

Yüzüme doğru eğilip dudaklarını alnıma bastırdı, artık gözlerim tamamen kapanmış uyumayı bekliyordum. Başı tekrardan eski yerini aldığında elini saçlarımdan çekip yanağıma yerleştirmişti. "Tatlı rüyalar Batuhan." fısıltıyla söylediği kelimeleri zar zor algılamışken neredeyse dalmak üzere olduğum için cevap veremedim. "Çok özür dilerim." kendimi uykunun kollarına bırakmadan önce hayal meyal duyduğum son şey sessiz bir hıçkırık sesiydi.

___

Gözlerimi yavaş yavaş aralarken görebildiğim tek şey perdeyi delip içeri giren ışık huzmesiydi. Elimi yüzüme doğru siper edip gözlerimi tamamen açmaya çalıştım. Soluma baktığım an ise Poyraz'la karşılaşmıştım, uyanıktı. Gülümseyip elimi yüzümden çekince o da gülümsemişti. "Günaydın." sesi hala uykulu geliyordu, aklıma gelen şey ile Poyraz'a döndüm. "Bütün gece beni izlemedin değil mi?"

Kaşlarını çatıp güldü ve başını iki yana salladı. "Ben de en az senin kadar yorgundum-" cümlesine kısa bir ara verip bütün vücudunu bana döndü. "Ayrıca henüz o kadar delirmedim." dediği şeyle ufak bir kahkaha attım ve elimi başının arkasına yerleştirdim. "Bence sen çoktan delirmişsin." başına doğru uzanan koluma ufak bir öpücük bırakıp tekrardan yüzüme odaklandı. "Sana bir şey diyeceğim ama kızma." gülümsedim ve başımla onayladım. "Seni seviyorum Batuhan."

Gülümsemem yüzümü terk ederken elimi iyice kıvırcık saçlarına daldırdım. "Bunu söylemek için erken değil mi?" ifadesizce yüzüme bakarken vereceği tepkiden çok korkuyordum, onu kırmak isteyeceğim son şeydi. "Haklı olabilirsin. Ama daha önce hiç böyle şeyler hissetmedim, sanırım bu sevgi-" gözlerini iyice gözlerime sabitleyip yanağıma koydu sıcak elini. "Ya da aşk?"

Burukça gülümsedim ve saçlarını okşadım, ben elimi saçlarında gezindirdikçe o da yanağımı okşuyordu. Derin bir nefes aldım ve dudaklarımı ıslattım. "Ben üzülmekten çok korkuyorum Poyraz. Sana karşı hissettiğim ve söyleyemediğim şeyler de bunu tetikliyor. Lütfen beni üzmeyeceğini söyle, sana güvenmek istiyorum." gülümseyip başını yastıktan kaldırdı, yüzü yanımda değil hafif yukarımda kalıyordu şimdi. "Asla."

___

"NE DEDİ DEDİN?!"

İlayda'nın heyecanla çıkan çığlığı kulaklarımı delerken gülümsedim.

"Duydunuz işte, beni sevdiğini söyledi."

Sergen de benim gibi gülüyordu, yüzünden anladığım kadarıyla biraz da tedirgindi.

"HALA İNANMIYORUM! SERGEN DUYDUN MU NE DEDİĞİNİ?"

"Duydum, duydum tabi. Demiştim sana bir haftaya işi götürürler diye."

Bu defa ikisi birden gülerken benim yüzüm kızarmıştı.

"Abartmayın, öyle bir şey yapmadık."

"Öyle bir şey ima eden olmadı zaten?"

Sergen'in kahkahası daha da artmıştı, bu defa istemsizce ben de gülmüştüm.

"Her neyse çocuklar, şimdi kapatmak zorundayım. AMA DAHA FAZLA DETAY İSTİYORUM, MESAJ AT BATU!"

"Peki, peki atacağım. Görüşürüz İlayda."

İlayda aramadan çıktıktan sonra Sergen'in gülümsemesi yavaşça yüzünden silinmişti. Bir şey söylemek istediği çok belliydi.

"Sorun ne Sergen?"

"Poyraz'ın tamamen güvenilir biri olduğundan eminsin değil mi? Yanlış anlama Batu, sadece aynı şeyleri tekrar yaşamandan korkuyorum."

Derin bir nefes alıp yutkundum. Poyraz'a çok güveniyordum, ama Sergen de haklıydı. Önceki ilişkimde neler yaşadığımı sadece o biliyordu ve benim için endişelenmesi normaldi.

"Merak etme, Poyraz'ın öyle biri olmadığından eminim. Sakın şüphe duyma, tamam mı? Kendime iyi bakacağım."

İçten içe hala tedirgin olsa da söylediğim şeyler onu rahatlatmıştı.

"Peki öyleyse. Ona bu kadar güveniyorsan verdiğin bu kararda tamamen yanında olduğumu bil kardeşim."

Ekranda gördüğüm yüzüne bakıp gülümsedim, o da içtenlikle gülümsemişti.

"Teşekkürler kardeşim, beni her durumda desteklediğin için."

***

neighbor || poybatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin