chapter #twentytwo

1.3K 169 27
                                    

•••


"Ağzın açık kaldı."

"Hepimizin açık! Şuna bakar mısınız? Biz, bu şirketin sanatçısı, Stray Kids! Step out!" Jisung'un çıkışıyla birlikte hepsi gülerken dikildikleri kapının önünde biraz daha yerleştirdikleri isim kartını incelediler.

Bugün garip bir şekilde grup pratiğinde yaptıkları kafiyeyle bulmuşlardı isimlerini. Hepsinden onay tamdı çünkü kendilerini ifade ettiklerini biliyorlardı. Yapmak istedikleri şeyi biliyorlardı. Yeni ve farklı renklerde müzikler oluşturmak. Tamamen kendi müziklerini oluşturmak.

"Fotoğraf mı çekinsek?"

"Terden ölmek üzereyim. Bu şekilde yapmamalıyız."

"Hadi hadi!" Felix'in de Minho'ya katılmasıyla birlikte Jeongin kıkırtısını bastıramamıştı.

Şu an parıldayan gözlerle tatlı bir görüntü oluşturduklarının farkındaydı ve bu mutluluğu paylaştıkları için gülüşünü bırakamıyordu.

Hızlı bir şekilde yakaladıkları bu uyumun bozulmasından korktuğu için her şeyin üzerinde durup dikkatlice yaklaşmaya çalışıyordu. En küçükleri olarak onların iyi kardeşi olmaya çalışıyordu. Aynı zamanda yakın ve açık olunabilecek bir arkadaş, istenen bir oğul ve ideal bir öğrenci.

Bunların hepsini yerine getirmeye çalıştığı düşünülürse zorlandığını itiraf edebilirdi. Ama hoşuna giden nokta yanındaki bedenlerde gördüğü saf heyecan ve mutluluktu. Bunu görmek için hepsine katlanabilirdi.

"Bunun için sabahtan beri uyguladığımız yoğun programa bugünlük ara verip yurda dönsek ve ayarlamaları bugün yapsak?" Yüzünü koyduğu şirin gülümsemesiyle Chris'e bakan Changbin'e karşı Seungmin arkasını dönmüştü.

Felix ile göz göze gelirken Changbin'e ima amaçlı ben siyaha aitim diye mırıldanmayı ihmal etmemişti.

İkisi birlikte sessizce gülerken Chris'in sesiyle önlerine dönmek zorunda kaldılar. Evet, bazen haylaz lise öğrencileri oldukları gerçeğini açığa çıkarabiliriz.

"Buna hayır demeyeceğim. Çünkü kutlamamız gerek. Haber verip geçiyoruz." Hepsinden aldığı onaylamayla birlikte kendilerinden sorumlu ve ileride menajerleri olması planan Bay Jung ile konuşmak için ayrılmıştı yanlarından. En fazla yirmi dakika sonra binanın girişinde buluşmak için sözleşmeyi de unutmamışlardı.

Sabahın erken saatlerinde Chris, Jisung, Changbin üçlüsünün kaldığı geniş yurda eşyaları bırakıldığı için rahattılar. Seçilen doğru yer olduğuna hepsi emindi çünkü isimlerini kutlayabilecekleri mükemmel bir terasları ve başından beri orada kalan üç kişiden dolayı çabuk alışacaklarının hissi vardı.

Birlikte geçirdikleri üç hafta ele alınırsa, evet, onlar iyi bir aile olma yolunda güzel adımlar atıyor.

"Ben çantamı alacağım. Ceketim de dolapta."

"Bende geleyim." Minho ve Jisung da yanlarından ayrılırken Felix kafeteryadan bir şeyler alma önerisini sunmuş, Changbin soğuk bir şeylere hayır diyemeceğini söylerken Seungmin de Korece'yi ne kadar ilerlettiğini görme bahanesiyle takılmıştı peşlerine.

"Biz kaldık. Ne yapalım tilki?" Merdivenlerde gözden kaybolan üç kişiden çekerek yanına çevirdi gözlerini Jeongin.

Davranışlarını iki hafta öncesine göre daha iyi kontrol edebiliyordu. Elbette ki kızarmasını engelleyecek kadar değil fakat en azından duraksamadan cevap verecek ve birlikte geçirdikleri vakitleri değerlendirecek kadar öğrenmişti bir şeyler.

desert fox | hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin