Yiğit Ali bakışlarını bana çevirdi.Gözleri çok şey anlatıyordu.Dudaklarından dökülen bir şiirin mısraları kulağıma adeta bir ninni gibi gelmişti.
"Gülümse biraz bal gözlüm,
Seni soruyor limana vuran dalgalar.
Beline düşen anarşist saçlarının kokusu...
"Abi ne yapıyorsun ya!"dedim cırtlak bir sesle. "Kimin aşkıyla yanıp çılgına döndün kızım!!"dedi sinirle.
Ona küçümseyici bakışlar attıktan sonra"Birincisi ben senin kızın değilim.İkincisi şarkı söylüyorum sadece.Üçüncüsü de beni rahat bırakırsan tozları almaya devam edeceğim."dedim şarkıyı durdururken.
"Abinim ben senin düzgün konuş benimle."dedi hafif bir sinirle. Ne dedim ben şimdi ya?
"Tamam abi.Aytaçlar ne zaman gelecek?Akşam demiştin ama."dedim elimdeki bezi camdan silkelerken.
"9-10 gibi gelirler herhalde."dedi telefonundan kafasını kaldırıp. "Ha bu arada Gülfem'ciğim Aytaç senden 5 yaş büyük Aytaç abi dersen daha doğru olur.Tamam mı canım kardeşim?"dedi yalandan gülümseyerek.
Gözlerimi devirdim.5 yaş çok mu fazlaydı.Ne abisi ya? "Of abi sorun bu mu cidden?"dedim.
"Oğlum bırak kızı işini yapsın."diye bağırdı annem mutfaktan.
"Duydunuz zilin sesini Tarık Bey'ciğim."dedim ve abimi sırtından ittirip dışarı çıkarmaya çalıştım.
Sadece çalıştım! Çünkü bu et yığını ilerlemiyor. "Abi hadi ya! Çık işim var diyorum anlamıyor musun?"dedim ittirmeye devam ederken.
"Tamam tamam sinirlenme çıkıyorum."dedi kahkahasının arasında. Abim odadan çıktıktan sonra kapımı kapattım.Ve biraz dinlenmek için koltuğa oturdum.
Akşam abimin arkadaşları gelecekti. Arada bir geliyorlardı.Büyük bir terasımız vardı.Orada akşamları oturup sohbet ederlerdi. Haziran sonu Temmuz başı olduğu için şu an tam terasta oturmalık bir hava vardı.
Yaz tatilinin girmesiyle üzerimden sadece bir süreliğine olsa da bir yük kalkmıştı. Sınavlarım beni bu dönem çok zorladı. Eczacılık 4.sınıf öğrencisiyim.Beni bir nebze yorsa da iyi ki bu bölümü seçtim diyorum çoğu zaman.
Düşüncelerimi bölen müzik sesiyle gözlerimi halıdan çekip telefonuma baktım.
Hülya'mmm❤️ arıyor....
En yakın arkadaşım.Taa çocukluktan beri.Ufak tefek kavgalarımız olsa da güzel bir arkadaşlık bizimkisi.
Hülya'yı daha fazla bekletmeden telefonu açtım. Heyecanlı bir sesle "Alo!"dedi."Efendim Hülya'cığım."dedim bende.
"Acilen evin önüne gel Gülfem.Hadi bekliyorum seni kapının önünde."dedi bir anda. "Ne oldu Hülya,Ne bu telaş?"dedim aceleyle.Allah Allah ne olmuştu da telaşlanmıştı bu kız?
"Balım sorgulama da in aşağıya."dedi tatlı bir sesle. "Tamam tamam aşkkuşum geliyorum."dedim ve oturduğum yerden kalktım.Telefonu kapatıp odama girdim.Boy aynasından kendime bakarken uzun saçlarımı tepeden at kuyruğu yaptım.Üzerimdeki kıyafetlere son bir göz attıktan sonra cüzdanımı ve komodinin üzerine koyduğum telefonumu alıp odadan çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
