Minho.
"Neden onun yanına gitmek istiyorsun?"
Erika.
"Bizi ayıran birinin nasıl biri olduğunu kendi gözlerimle görmek istiyorum"
Minho.
"Onun yerine ben sana anılarımızı geri versem"
Erika.
"Nasıl? Ciddi misin? Bana anılarımızı geri verir misin?"
Minho.
"Artık her şeyi öğrendiğine göre, anılarımızı da hatırlayabilirsin"
Erika.
"Evet, evet istiyorum...anılarımızı geri ver bana, onları hatırlamak istiyorum"
Minho.
"Peki"
Minho ile ayakta ellerimizi tutarak konuşuyorken, Minho isteğimi yerine getirmek için sağ elini başıma götürmüştü. Ana kendimi kaptırarak gözlerimi kapatmıştım, o ise bana anılarımı geri veriyordu. Gerçekten geçmişte Minho ile olan anılarımızı çok merak ediyordum, ne yapıyorduk? Ne konuşuyorduk?
Bir müddet sonra gözlerin kapalı olasına rağmen sadece siyah rengi görmeyi bırakmıştım. Nefesimi kesicek şekilde hızlı ve aşırı renkli görseller geçiyordu gözümün önünden, bazı olaylar ise daha kalıcı bir şekilde gözüküyordu.
Minho ve benim ben bebekkenki yaşadıklarımız, hatta Minho'nun arkadaşları ile gözümün önünde konuştukları. Onların beni kucağına alması, evcil kedilerimiz. Modaya olan merakım ve Minho'nun bunu desteklemesi, doğum günlerim. Okula başlamam, sınıf arkadaşlarım. Minho ve arkadaşları ile yaşadığımız olaylar, ve...on sekizinci yaş günüm.
Vay canına, resmen o gün bile bugünkü gibiymişiz...ondan sonra Minho yok ama. Hayatımın gözlerimin önünden film şeridi gibi geçmesinden sonra, aniden nefes nefese kalmış ve affallayarak Minho'ya tutunmuştum. Oda hiç düşünmeden beni belimden yakalamıştı.
Minho.
"İyi misin? Ne oldu?"
Erika.
"Bir anda fazla yükleme alınca, anlarsın yia...şey...insanın sevgilisinin küçüklüğüne tanık olması nasıl bir duygu? Hatta bırak tanık olmayı, ona bakmak nasıl bir duygu?"
Minho.
"Inan bana hiç güzel bir duygu değil, benimki çok gerilimliydi. Senin büyümeni beklemek, liderin bir yandan olan baskıları...çok kötüydü"
Erika.
"Anladım, kusura bakma. Zaten çok saçma bir soru oldu"
Minho.
"Önemli değil, ağaaa bak! Ben seni arkadaşlarımla tanıştırmadım. Daha doğrusu kardeşlerimle, biz çok iyi dostlarız"
Erika.
"Ah şapşal, az önce bana ait olanları geri verdin yia. Onları da hatırlıyorum"
Minho.
"Unutmuşum"
Erika.
"Chris, Changbin,Hyunjin, Han, Felix, Seungmin ve Jeongingin. Bir yanlışlık var mı?"
Jeongin.
"Var!"
Erika.
"Neymiş o?"
Jeongin.
"Jeonginim ben Jeongingin değil"
Erika.
"Biliyorum tabiki, ama Jeongingin demek daha güzel"
Jeongin.
"Hmmm bu tilki'den bile daha güzelmiş"
_________________________________________
Cidden ben Jeongin'e Jeongingin demeyi çok seviyorum.
_________________________________________Hyunjin.
"Sana sarılabilir miyim? Seni çok özledim"
Erika.
"Tabiki sarılabiliriz, bende sizi çok özledim"
Hyunjin'e doğru kucak açıp hepsine hitap etmiştim, onların hepsi bana doğru gelirken ben daha Hyunjin'e sarılamadan hepsinin arasında kalmıştım.
Erika.
"Çocuklar, sıkıyorsunuz da"
Chris.
"Sus kız, gözümüzün önünde büyüdün sen. Biraz hasret gideriyoruz şurada"
Minho.
"Aham aham, Erika sıkıyorsunuz diyor, duymuyor musunuz? Tamam rahat bırakın kızı, hadi açılın"
Hyunjin.
"Kıskanç şey"
Erika.
"Ehehe onun doğasında var bu. Bütün bu olanlar beni çok acıktırdı artık bir şeyler mi yesek"
Minho.
"Hemen sipariş ediyorum, ne istersiniz?"
28.03.2021
DEVAM EDECEK...Eeee artık finale gidiyoruz, sadece iki bölüm kaldı😐. Zaten bitiyoruz😔 okuduktan sonra oylamayı unutmayın lütfen 🙂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stray kids: "Cin Misin?"✅
Fiksi Penggemar"Stray Kids hakkında ilk "Cin" kurgusudur" "Çocuk ona emanet edilen kızın geleceğine aşık olmuştu, kabilesinin kurallarına göre bir insanla uzun süre yaşaması doğru değildi. Ama kıza her geçen gün daha çok yakın oluyordu, ondan ayrılmak istemiyordu...