Bölüm - 5

1.6K 13 2
                                    

 Bir an önce akşam olmasını istiyordu. Ayağa kalkıp storları tamamen kapatmıştı. kimsenin bu halde onu koridordan geçerken görmesini istemiyordu. Masasına oturdu. Bilgisayarını açmıştı ki Telefonu titreşmeye başlamıştı. Atakan arıyordu. Telefonu görmemezlikten gelmeye çalıştı. Yeni Şirket protokolü yazması gerekiyordu. İçinden konuşmak onunla  gelmiyordu.

Boğaz manzarasına bakarak Murat ile sohbet ettiğini, onu daha fazla tanımaya çalıştığının hayallerini kuruyordu masasında. Keşke bugün onu gördüğümde onun Facebook unu yada telefonunu alsaydım diye kendi kendine hayıflanıyordu .

Masa telefonu çalmaya başlamıştı. Said bey yeni şirket protokolü hakkında bir kaç soru sorunca istemeye istemeye şirket protokolünü yazmaya başlamıştı. Kafasını veremiyordu yazarken. Sürekli  yazıp yazıp siliyordu düzeltiyordu. Akşam'a kadar süre vermişti bitirmesi için. 

Said bey  arada bir odasına gelip Esra'yı kontrol ediyordu.  Bu onu daha strese sokuyordu. elinden gelse  işten o dakika kaçmak için  her şeyini verirdi. Yazdıklarını  Said beye uzatmıştı. Said bey  Yeni protokolü okumaya başlayınca  sinirlenmişti.

Sadi bey -  Bu ne ?  neden doğru dürüst yazmıyorsun? kafan nerede ?

Esra - Özür dilerim Said bey .Çok Kötü bir akşam  geçirdim . Kafamı toplayıp yeniden düzenliyeyim izin verin.

Sadi bey -Al bunu düzelt  saat 17:00  de odama getir hiç hata olmasın. 

Said bey  odadan sinirli şekilde çıkmıştı. Çıkarken kapıyı sertçe çekmişti. Esra nerdeyse ağlayacak durma gelmişti.  Yeniden Said beyin protokol  üstünde çizdiği yerleri düzelmeye başlamış  düzelttikçe baştan başlayarak yeniden okuyarak   devam ediyordu. Bitirmek için  elinden geleni geliyordu.

Kahve almak için ayağa kalkmıştı. Yeniden cep telefonundan  ATAKAN  arıyordu. onunla konuşmak istemediği için telefonu eline alıp  kapatmıştı.  Kahvesini  alıp  yerine  gelmişti. Protokolü yazmaya devam ediyordu .  En sonunda  protokolü bitirmiş  baştan sona  kontrol etmişti. Said Bey'e  mail atmıştı.

15 dakika sonra Said bey  Esra'yı  telefonda   aramıştı. 

Sadi Bey  - Merhaba Esra hanım, Teşekkürler protokol  için . Elinize sağlık

Esra - Elimden geldiğince yazdım hatalarım yoktur umarım. 

Sadi  bey - Lütfen printer dan 3 kopya yapıp  odama getirin.

Esra - Tabii Sadi bey , hemen basıp getiriyorum.

Esra yazıcıdan  kopyaları alıp  dosyalamıştı. Kahvesini bitirip   Sadi beyin odasına gitmişti. Yürürken zorlanıyordu.  Kapıyı çalıp  içeri girmişti. Sadi beye dosyaları uzattıktan sonra  kapıya doğru giderken  Sadi bey de zorlandığını fark etmişti

Sadi bey-  Esra hanım neyiniz var?

Esra - Said bey önemli bir şey değil. Evde dizimi vurdum .

Esra'nın gözleri dolmuştu. Esra cevap verdikten sonra  kendi odasına gitmişti.  Çıkma vaktine  yaklaşmıştı zaman.  Bir kahve daha alıp kendine   masasına oturmuştu.  evi düşünüyordu. Atakan ile yaşadıklarını   ,üzüntülerini  , ailesine  karşı çıkışlarını. Bunları hak ettim diyordu  kendine.

Eve gitmek istemiyordu . O sırada iş arkadaşları aramıştı Esra'yı . İş çıkışında  dışarı çıkmayı teklif etmişlerdi. Bu onun için eve gitmemek için güzel bir fırsat gibi gelmişti. Masasını toplayıp  bilgisayarını kapatmıştı.  

İş arkadaşlarıyla  buluşmak için odadan çıkmıştı  ki kapıdaki görevli   masasındaki telefonu çaldırmaya başlamıştı. Masasına dönüp  telefonu açmıştı.

Güvenlik görevlisi: Esra hanım, Atakan bey  geldi. Sizi görmek istiyor .

Esra'nın kan beynine sıçramıştı. 

Esra - Peki çıksın yukarı

Atakan bu kadar zaman Esra bu şirkette çalıştığından beri bir defa bile gelmemişti firmasına . Odasında  masasına oturup kapıya bakmaya  başlamıştı. Zaman geçmek  bilmiyordu . Atakan'ın ayak seslerini duymuştu. Sakinleşmeye çalışıyordu . Kapı açılmıştı. Atakan sinirli bir şekilde yüksek sesle

Atakan - Sen benim telefonlarımı neden açmıyorsun? 

Esra - Nerede olduğunu unutma burası benim ofisim Atakan  alçak sesle konuş. Beni rezil ediyorsun.

Atakan'ın sesi tüm koridorda çınlamıştı. Sadi bey bile  duymuştu  sesini. Yerinden kalkmıştı

Atakan: Topla gidiyoruz  eşyalarını 

Esra : Seninle hiçbir yere  gelmem  bu hareketinle Atakan  dün akşamdan sonra 

Atakan : Sen ne diyorsun Esra ?

O sırada  Said bey ve iş arkadaşlarını da  koridora çıkmıştı.  

Esra: Git buradan Atakan  seni görmek istemiyorum ...

Atakan daha sinirlenmişti. Geri dönüp kapıyı çarpıp  sinirli bir şekilde  koridordan geçip şirketten çıkmıştı. Esra masasına başını koymuş hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. İş arkadaşları ne olduğunu  anlamamıştı. Sadi bey Esra 'nın odasına girmişti. 

Sadi bey - İyi misin Esra ?

Esra başını  kaldırıp 

Esra - Gördüğünüz gibi  Sadi bey, 

Sadi bey - Anlıyorum Esra zor bir durum. İstersen bu akşam arkadaşına git.

Sadi bey dedikten sonra  odasından çıkmıştı. Esra masasında kala kalmıştı. Çantasından mendilini çıkarıp göz yaşlarını silmişti. yavaş yavaş sakinleşiyordu. İş arkadaşları dışarı çıkarken Esra'ya uğramış sakinleşmesine yardım etmişlerdi. Esra da onlarla birlikte  şirketten çıkmıştı. 

Yolda giderken Esra yaşadıklarına  inanamıyordu ve kendini rezil olmuş hissediyordu .Yolda gelirken sessizlik vardı .  Starbucks'a gelmişlerdi. 4 kişiydiler. İş yerinden arkadaşları  Deniz, Işıl, Derya ile  birlikte kahvelerini alıp bir masaya oturmuşlardı. Masada  birbirlerine bakıp konuşmuyorlardı  sanki biri bir konu açsa da konuşulsa diye bekliyorlardı.5 dakika böyle geçmişti. En sonunda Esra konuyu açmıştı

Esra - Bugün yaşananlara şaşırdınız biliyorum ama son 1 kaç aydır  anlaşamıyoruz. Kavga ediyoruz .

Deniz - Anlıyorum Esra her zaman iyi olmuyor ilişkiler. Bazen böyle kötü zamanlar oluyor . Ama biz hep senin yanındayız.  

Işıl ve Derya da başlarıyla onay vermişlerdi.  

Esra - hepinize teşekkür ederim yanımda olduğunuz için zor bir geceydi benim .  

Sohbet etmeye başlamışlardı .Birbirlerine espri yapıp gülüyorlardı. Derya sandviç alıp masaya gelmişti . Hep beraber  sohbet ederek yemişlerdi . Esra sakinleşmiş , yaşadıklarını  atlatmıştı. eğlenmeye başlamıştı. Otururken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştı. Saat 20.00  olmuştu.

Işıl evde yalnız kalan bir iş arkadaşıydı. Esra ile yaşıttı. 10 yaşında  bir oğlu  vardı. Onunda evliliğinde problemler vardı o yüzden 5 sene önce  ayrılmıştı. Şimdi oğluyla beraber hayatını idare etmeye çalışıyordu.  

Işıl - Esra istersen bu gece bize gidelim.

Esra hiç düşünmeden  kabul etmişti. Eve gidip  Atakan'ı görmek istemiyordu yaşadıklarından sonra . Hep beraber  ayrılmışlardı  Starbucks'dan. Derya ve Deniz  birlikte gitmişti . Esra ve Işıl'da birlikte  taksiye binip  Işıl'ın evine doğru yola çıkmışlardı . Yolda eve giderken sohbet edip   gidiyorlardı. Esra evliliğinden  bu yana  ilk defa dışarda kalacaktı.







Şeytan'la DANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin