Bir an önce akşam olmasını istiyordu. Ayağa kalkıp storları tamamen kapatmıştı. kimsenin bu halde onu koridordan geçerken görmesini istemiyordu. Masasına oturdu. Bilgisayarını açmıştı ki Telefonu titreşmeye başlamıştı. Atakan arıyordu. Telefonu görmemezlikten gelmeye çalıştı. Yeni Şirket protokolü yazması gerekiyordu. İçinden konuşmak onunla gelmiyordu.
Boğaz manzarasına bakarak Murat ile sohbet ettiğini, onu daha fazla tanımaya çalıştığının hayallerini kuruyordu masasında. Keşke bugün onu gördüğümde onun Facebook unu yada telefonunu alsaydım diye kendi kendine hayıflanıyordu .
Masa telefonu çalmaya başlamıştı. Said bey yeni şirket protokolü hakkında bir kaç soru sorunca istemeye istemeye şirket protokolünü yazmaya başlamıştı. Kafasını veremiyordu yazarken. Sürekli yazıp yazıp siliyordu düzeltiyordu. Akşam'a kadar süre vermişti bitirmesi için.
Said bey arada bir odasına gelip Esra'yı kontrol ediyordu. Bu onu daha strese sokuyordu. elinden gelse işten o dakika kaçmak için her şeyini verirdi. Yazdıklarını Said beye uzatmıştı. Said bey Yeni protokolü okumaya başlayınca sinirlenmişti.
Sadi bey - Bu ne ? neden doğru dürüst yazmıyorsun? kafan nerede ?
Esra - Özür dilerim Said bey .Çok Kötü bir akşam geçirdim . Kafamı toplayıp yeniden düzenliyeyim izin verin.
Sadi bey -Al bunu düzelt saat 17:00 de odama getir hiç hata olmasın.
Said bey odadan sinirli şekilde çıkmıştı. Çıkarken kapıyı sertçe çekmişti. Esra nerdeyse ağlayacak durma gelmişti. Yeniden Said beyin protokol üstünde çizdiği yerleri düzelmeye başlamış düzelttikçe baştan başlayarak yeniden okuyarak devam ediyordu. Bitirmek için elinden geleni geliyordu.
Kahve almak için ayağa kalkmıştı. Yeniden cep telefonundan ATAKAN arıyordu. onunla konuşmak istemediği için telefonu eline alıp kapatmıştı. Kahvesini alıp yerine gelmişti. Protokolü yazmaya devam ediyordu . En sonunda protokolü bitirmiş baştan sona kontrol etmişti. Said Bey'e mail atmıştı.
15 dakika sonra Said bey Esra'yı telefonda aramıştı.
Sadi Bey - Merhaba Esra hanım, Teşekkürler protokol için . Elinize sağlık
Esra - Elimden geldiğince yazdım hatalarım yoktur umarım.
Sadi bey - Lütfen printer dan 3 kopya yapıp odama getirin.
Esra - Tabii Sadi bey , hemen basıp getiriyorum.
Esra yazıcıdan kopyaları alıp dosyalamıştı. Kahvesini bitirip Sadi beyin odasına gitmişti. Yürürken zorlanıyordu. Kapıyı çalıp içeri girmişti. Sadi beye dosyaları uzattıktan sonra kapıya doğru giderken Sadi bey de zorlandığını fark etmişti
Sadi bey- Esra hanım neyiniz var?
Esra - Said bey önemli bir şey değil. Evde dizimi vurdum .
Esra'nın gözleri dolmuştu. Esra cevap verdikten sonra kendi odasına gitmişti. Çıkma vaktine yaklaşmıştı zaman. Bir kahve daha alıp kendine masasına oturmuştu. evi düşünüyordu. Atakan ile yaşadıklarını ,üzüntülerini , ailesine karşı çıkışlarını. Bunları hak ettim diyordu kendine.
Eve gitmek istemiyordu . O sırada iş arkadaşları aramıştı Esra'yı . İş çıkışında dışarı çıkmayı teklif etmişlerdi. Bu onun için eve gitmemek için güzel bir fırsat gibi gelmişti. Masasını toplayıp bilgisayarını kapatmıştı.
İş arkadaşlarıyla buluşmak için odadan çıkmıştı ki kapıdaki görevli masasındaki telefonu çaldırmaya başlamıştı. Masasına dönüp telefonu açmıştı.
Güvenlik görevlisi: Esra hanım, Atakan bey geldi. Sizi görmek istiyor .
Esra'nın kan beynine sıçramıştı.
Esra - Peki çıksın yukarı
Atakan bu kadar zaman Esra bu şirkette çalıştığından beri bir defa bile gelmemişti firmasına . Odasında masasına oturup kapıya bakmaya başlamıştı. Zaman geçmek bilmiyordu . Atakan'ın ayak seslerini duymuştu. Sakinleşmeye çalışıyordu . Kapı açılmıştı. Atakan sinirli bir şekilde yüksek sesle
Atakan - Sen benim telefonlarımı neden açmıyorsun?
Esra - Nerede olduğunu unutma burası benim ofisim Atakan alçak sesle konuş. Beni rezil ediyorsun.
Atakan'ın sesi tüm koridorda çınlamıştı. Sadi bey bile duymuştu sesini. Yerinden kalkmıştı
Atakan: Topla gidiyoruz eşyalarını
Esra : Seninle hiçbir yere gelmem bu hareketinle Atakan dün akşamdan sonra
Atakan : Sen ne diyorsun Esra ?
O sırada Said bey ve iş arkadaşlarını da koridora çıkmıştı.
Esra: Git buradan Atakan seni görmek istemiyorum ...
Atakan daha sinirlenmişti. Geri dönüp kapıyı çarpıp sinirli bir şekilde koridordan geçip şirketten çıkmıştı. Esra masasına başını koymuş hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. İş arkadaşları ne olduğunu anlamamıştı. Sadi bey Esra 'nın odasına girmişti.
Sadi bey - İyi misin Esra ?
Esra başını kaldırıp
Esra - Gördüğünüz gibi Sadi bey,
Sadi bey - Anlıyorum Esra zor bir durum. İstersen bu akşam arkadaşına git.
Sadi bey dedikten sonra odasından çıkmıştı. Esra masasında kala kalmıştı. Çantasından mendilini çıkarıp göz yaşlarını silmişti. yavaş yavaş sakinleşiyordu. İş arkadaşları dışarı çıkarken Esra'ya uğramış sakinleşmesine yardım etmişlerdi. Esra da onlarla birlikte şirketten çıkmıştı.
Yolda giderken Esra yaşadıklarına inanamıyordu ve kendini rezil olmuş hissediyordu .Yolda gelirken sessizlik vardı . Starbucks'a gelmişlerdi. 4 kişiydiler. İş yerinden arkadaşları Deniz, Işıl, Derya ile birlikte kahvelerini alıp bir masaya oturmuşlardı. Masada birbirlerine bakıp konuşmuyorlardı sanki biri bir konu açsa da konuşulsa diye bekliyorlardı.5 dakika böyle geçmişti. En sonunda Esra konuyu açmıştı
Esra - Bugün yaşananlara şaşırdınız biliyorum ama son 1 kaç aydır anlaşamıyoruz. Kavga ediyoruz .
Deniz - Anlıyorum Esra her zaman iyi olmuyor ilişkiler. Bazen böyle kötü zamanlar oluyor . Ama biz hep senin yanındayız.
Işıl ve Derya da başlarıyla onay vermişlerdi.
Esra - hepinize teşekkür ederim yanımda olduğunuz için zor bir geceydi benim .
Sohbet etmeye başlamışlardı .Birbirlerine espri yapıp gülüyorlardı. Derya sandviç alıp masaya gelmişti . Hep beraber sohbet ederek yemişlerdi . Esra sakinleşmiş , yaşadıklarını atlatmıştı. eğlenmeye başlamıştı. Otururken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştı. Saat 20.00 olmuştu.
Işıl evde yalnız kalan bir iş arkadaşıydı. Esra ile yaşıttı. 10 yaşında bir oğlu vardı. Onunda evliliğinde problemler vardı o yüzden 5 sene önce ayrılmıştı. Şimdi oğluyla beraber hayatını idare etmeye çalışıyordu.
Işıl - Esra istersen bu gece bize gidelim.
Esra hiç düşünmeden kabul etmişti. Eve gidip Atakan'ı görmek istemiyordu yaşadıklarından sonra . Hep beraber ayrılmışlardı Starbucks'dan. Derya ve Deniz birlikte gitmişti . Esra ve Işıl'da birlikte taksiye binip Işıl'ın evine doğru yola çıkmışlardı . Yolda eve giderken sohbet edip gidiyorlardı. Esra evliliğinden bu yana ilk defa dışarda kalacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan'la DANS
General FictionÖNSÖZ Amatör bir yazım karakteri olduğum için ilk denememde yapıcagim yanlış veya ifadelerde eksiklikler için baştan siz okuyucalardan özür dilerim. Bu hikaye Bir Hatun'un Hayat sürecinde yasadıkları , Bdsm ile tanışması, Sosyal hayatı ile diğer...