Koridorlarda

6.2K 302 128
                                    

Simdi multi biraz alakasiz oldu ama cok hosuma gitti. Bende koymak istedim. Insallah begenirsiniz. Bb..

-Draco-

Hermione'yi o halde birakmak hiç içime sinmemisti. Ama yinede su gereksiz gorevi yapmak icin onu birakmaliydim.

Neden onu dusundugumu bilmedem saclarinin kokusunu cözmeye calisarak koridorlarda dolanmaya basladim. Kulagima bir fisiltinin gelmesiyle dusuncelerimden kurtulmak zorunda kaldim.

"Yürü Harry Hermione'ye bakmamiz gerekiyor. Iksir dersinden beri ortaliklarda yok. Ginny'de onu gormemis."

"Tamam Ron, cekistirme geliyorum. Muhtemelen kütüphanedir. Yine zamanin nasil gectigini unutup.kitaplarin icinde kaybolmustur. Sanki onu tanimiyorsum."

Konusmalarimi kendi sesimle böldüm. " Hiç öyle sanmiyorum Potter. "

Potter anlamamis bir ifadeyle bana bakmaya basladi. "Ne demeye calisiyorsun Malfoy yoksa... " düsünmeye basladi. Ron'a bakti ve sinirle "... sen mi ona bir sey yaptin. Eger öyle bir sey varsa yemin ederim Malfoy seni öldürüm. Ron bana dogru asasini kaldirmis Harry ise yumrugunu suratima indirmek icin havaya kaldırmıştı.

Sinirle " Saçmalamayın. Ben o bulanığa hiç bir şey yapmadım..." bulanik derken sesim kisilmisti. Sesimi tekrar yerine getirerek "... Odaya girdigimde agliyordu. Belki senin yüzündir Kanı Bozuk Weasley." Gözlerimi ona diktim. "Hiç dusundun mu?"

Ron'un bir sey anlamadigi her halinden belliydi. Ben bile Granger'in onu sevdigini farketmisken bu kani bozuk bir sey anlamamasi... Bu aptali Granger nasil seviyor.

Weasley daha fazla dusunmeme engel olmak ister gibi " Saçmalamayi kes Malfoy. Hadi Harry Hermione' ye bakalim. Su salakla vakit kaybetmeyelim." dedi.

Gitmelerine izin vermeden "Granger su an uyuyor." dedim.

Potter gozlerinden ates cikarak bana dondu. "Sen nerden biliyorsun."

"Malesef Potter Granger cok aglayinca ayaga kalkamayacak duruma geldi. Mecburen..." mecbureni bastirarak soyledim. "...odasina tasimak zorunda kaldim."

Weasley artik delirmek  uzereydi. Potter bunu anlayinca Weasleyi cekelemeye basladi. Bende onlari takmayarak koridorlari kontrol etmeye devam ettim.

-Hermione-

Başımda şiddetli bir ağrıyla yatağımdan kalktım. Ateşimde vardı sanki. Ama pek umursamadım. Üzerime değiştirerek aşağıya indim. Gryffindor masasına doğru ilerlemeye başladım. Her sabah gördüğum manzaradan farklıydı bu sabahki manzara.  Çünkü bu sabah Harry ile Ron bana koşarak geliyorlardı. Ben ne olduģu anlamadan Ron beni güçlü kollarınım arasına aldı. Endişeli bir ses tonuyla "İyi misin Herm? İyi misin? O Malfoy sana bir şey mi yaptı?" diye sordu. Bu ilgiye alışık değildim. Ron benle ayrı olarak ilgileniyordu. Ama kalbim Malfoyda olduģu gibi atmıyordu. Düşüncelerimi yine Ron böldü. "Neden dün dersten sonra ortalarda yoktun?" Ron iyice endiselenmeye baslamisti.

"Ron bana bak, Ron..." nefesimi düzene soktum. "... her sey yolunda dun biraz yorgundum. Malfoy sadece beni odama taşıdı."

Ron bu açıklamam üzerine rahatlamış ve beni tekrar güçlü kollarının arasına aldı. Saçlarimin kokusunu icine cekerek benden ayrildi ve kahvaltiya doğru yürüdü.

***

"Profösor gerçekten çok özür dilerim. Kütüphanede kitap okurken dalmışım."

"Malesef Bayan Granger nedenleriniz beni ilgilendirmiyor. Gryffindordan 5 puan.düşürüyorum."

"Ama pro-"

"Yerinize geçebilirsiniz Bayan Granger"

Kahretsin! Uyuya kalacak kadar ne yaşadım ben. Ayrıca ben neden bu kadar terliyorum. Madam Pofreye gitsem iyi olacak.

Dersin sonuna kadar işkence dolu saatler gećirdim. Yine ne yapip edip 5 puan daha kirdi. Anlamiyorum ben bu Snape.

Daha fazla sinirlerimin bozulmamasi icin cantami topladim ve baskanlar odasina dogru ilerledim. Koridorlarda herkez yılbasi ile ilgili konusuyorlardi. Yilbasi yaklasmisti ben yine muhtemelen kovuka gidecektim.

Sifreyin soyleyerek neşeyle içeri girdim ama girmemle neşemin buhar olup uçması bir oldu.

Malfoy şöminenim yanına oturmus uyuyordu. Onu oyle gorunce onunla yasadiklarimiz geldi. Bem onun icin mi aglamistim? Yoksa Ron icin mi? Bu yüzden büyümeyi sevmiyorum.

Insanin büyüdükçe artıyor dertleri.

Sevmiyorum işte. "Sevmiyorummm!"

" Neyi sevmiyorsun Granger?" Suratina alayci gulusunu yerlestirerek yattigi yerden beni izliyordu. Malfoy'u bu haliyle görenler onun gerćekten masum olduğunu düşunebilirdi. Şu haliyle bencede öyleydi.

"Büyümeyi sevmiyorum Malfoy."

Bunu bıkkin bir tavirla söylemistim.

" Neden Granger?"

"Çünkü insanın büyüdükçe artıyor dertleri."

"Ama insan gerçekleride büyüyünce anlıyor Granger"

Yattiği yerden kalktı ve kendi odasina cikti. Beni kendi düsüncelerimle yalnız birakarak.

Günü diğer saatlerini ders çalışarak ve kitap okuyarak gećirdim. Nöbet saatimiz gelincede aşağiya indim. Malfoy'u ders çalisirken beklemiyodum.

" Malfoy ! Hadi nöbet saatimiz.geldi.'

Malfoy kafasını ani bir refleksle kaldırdı. Gözlerine bakınca ders çalışmadığı aslında uyudiğu anlasıliyordu.

"Granger niye uyandirdin."

"Nobet saati geldi."

Bir kac kufur savurarak ayağa kalktı.

"Yürü Granger."

Bu tavrini nedense sevmistim. Bana emir veriyordu ama bunu yumusak bir ses tonuyla belirtiyordu. Dediğini yapınca onunda suratinda aptal bir sırıtış belirdi. Ikimizde sırıtarak koridorlarda dolaşmaya başladık.

Tamı tamına 18 dakikadir konusmadan tek yaptigimiz sey yürümek oldu. Daha fazla dayanamayarak "Malfoy bir sorun mu var? " soruma soruyla karsilik vererek

"Ne gibi ?" diye sordu.

"Bana günlerdir bulanık demiyorsum."

"Çok istiyorsan söyleyebilirim bulanik."

Onun degistigini dusunmustum dime ben. Hah! Hala ayni Malfoy. Sinirle hizli hizli yurumeye basladim. Aptal Malfoy. Ondan nefret ediyorum. Ben dusuncelerimle bogusurken onun arkamdan geldigini bilmiyordum.

"Granger!" diyerek kolumdan tutup beni kendine cevirdi. Nefeslerimiz bir birine karşırken sadece benim duyabilecegim seste "Granger. Özur dilerim Granger." dedi. Eşsiz mavi gözleriyle beni esir alarak...

Malfoy Olur Musun ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin