BÖLÜM-2

97 4 3
                                    

Multi:Koray

Kapıda bize doğru gelen Ateş'i görünce gerçekten tırsmıştım. Ateş sinirlice yanımıza geldi ve

"Kalk"

"Sanmıyorum"

"Sana kalkmanı söyledim"

"Bende olmaz dedim"

Bu ikisi böyle tartışırken "İkinizde sesinizi kesin" diye bağırdım."Koray sen hemen yanımdan kalkıp defoluyosun Ateş sende sakinleşiyosun"

Ikiside birbirine pek hoş olmayan bakışlar attıktan sonra Koray yanımdan kalktı ve Ateş'te çantasını yanımdaki sıraya fırlatıp dışarı çıktı. Hemen arkasından çıktım. Duvara yaslanmış ellerini pantolunun cebine sokmuştu. Beni görünce:

"Yanında ki o piç ne boklar yiyordu?"

"Sencede biraz fazla tepki vermiyo musun? Nasıl olsa benim senin gözünde Samet kadar bile değerim yok."

"Kıvılcım yeter bak sen benim için çok değerlisin bunu sende biliyorsun biz ilklerimizi beraber yaşadık ama Samette benim için çok değerli ve ben senin ondan neden nefret ettiğini anlamıyorum. Bana benim de onu sevmemem için geçerli bir sebep söyle ya da bana ondan neden nefret ettiğini anlat."

Konunun Koray'dan uzaklaşmasına sevinmiştim ama aklıma yine Samet ve yaşadığımız o kötü an gelmişti. Gözlerimde ki yaşları hissedebiliyordum. O yüzden kafamı eğip" Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum" diyip sınıfa gidip çantamı alarak dışarı fırladım. Temiz hava ciğerlerime dolarken rahatladığımı hissettim. Çimenlerin üstüne oturup ağlamaya başladım. Aslında o kadar fazla ağlayan biri değildim ama bu sıralar Samet yüzünden daha doğrusu onun yaşattıkları yüzünden çok fazla ağlıyordum.

Bi anda bana sarılan iki kol hissettim. Döndüğümde Ateş bana bakıyordu. Hemen göz yaşlarımı sildim. Ama lanet olsun ki Ateş görmüştü.

"Neden ağlıyorsun" diyip daha sıkı sarıldı bana. Bende kollarımı onun kaslı vücuduna dolayarak daha fazla ağlamaya başladım.

"Şşht. Sakin ol güzelim. Bana mı bu kadar bozuldun sen."

Kafamı iki yana sallamakla yetindim. Bi 10-15 dakika beraber sarılarak durmuşuz. Daha sonra kafamı kaldırarak ona baktım. O tapılası derecede güzel olan suratına. O da aynı şekilde beni inceliyordu. Birden eğilip dudaklarını benimkilerle buluşturdu. İçimde bir şeyler kıpranmaya, karnımda kelebekler hayır karnımda filler dans etmeye başladı. İlk öpüşmemeizden beri bu böyleydi. O her beni öptüğünde böyle oluyordum. Dudaklarımı aralayarak ona karşılık vermeye başladım. Uzun bir süre öpüştükten sonra kendimi geri çektim.

" Özür dilerim"

"Bende bitanem seni üzdüğüm için, gözlerinden yaş gelmene sebep olduğum için özür dilerim"

Sarılarak bir saat kadar falan beraber durduk. Onun o vanilyalı erkeksi kokusunu doya doya içime çektim. Ben onun göğsüne yaslanmış şekilde otururken o koskocaman bir saat boyunca hiç bıkmadan beni izledi. En sonunda sessizliği bozarak

"Kıvılcım"

"Efendim"

"Gitmemiz gerek"

Olamaz dersleri unutmuştum ama şu anda Ateş'in yanında olmaktan çok mutluydum. Bir gün gitmesek bişey olmazdı. Ateş'e

"Bugün derslere girmesek olmaz mııı? " Diyip dudaklarımı büzdüm. Ateş böyle bakmama dayanamazdı.

"O zaman güzel hanfendi bu yakışıklı adamla bir gün geçirmeye hak kazandınız" dedi gülümseyerek. El çırptım.

"Nereye gidiyoruz?"

"Sürpriz"

Ayağa kalktı ve benide kaldırarak dersaneye doğru yürümeye başladık. Ben yolda Ateş' e söylemesi için o kadar fazla yalvardım ki bana "Susmazsan kararımdan vazgeçicem." dedi. Bende o sıkıcı derslere girmek istemediğim için elimle ağzımda fermuar varmışta kapatıyormuş gibi yaptım. Zaten dersanenin önüne gelmiştik. Ateş'in Porche'sine(evet sevgilimin porchesi var kiskanabilirsiniz) bindik. Ateş'in ailesi çok zengindi ama onun aileside benim ailem gibi yurtdışında yaşıyordu. Aklıma ailem gelince onları ne kadar özledigimi fark ettim. Eve gider gitmez onları aramaliydim. Ateş'in geldik demesiyle düşüncelerimden ayrıldım. Kapıyı açıp inince lunaparka geldiğimizi gördüm. Lunaparklari çok severdim. Çok eğlenceliydiler. Ve bende eğlenceyi fazlasıyla severdim. Ateş'te yanıma gelince ona kocaman sarıldım.

"Sevindin mi?"

" Ateş deli misin çok mutlu oldum. Seni çok seviyorum."

"Bende seni çok seviyorum bitanem. Sen hep böyle gül ben seni her zaman lunaparka getiririm."

Ona sarılıp dudaklarına kısa bir öpücük kondurdum. Ateş elimi tutarak parmaklarını parmaklarıma doladı. Ona kocaman gülümsedim ve bilet almaya gittik. O an benden mutlusunun olmadığına emindim. Sevdiğim adam yanımdaydi ve beraber lunaparka eğlenmeye gelmiştik.

AŞK DÖRTGENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin