six

342 55 23
                                    

Şöminenin önündeki minderlerde oturmuş ateşe bakıyorduk. Ortamda büyük bir sessizlik var... Biraz kafamı çevirdim ona bakmak için. Ateşe odaklanmıştı ve bir şeyler düşünüyordu muhtemelen. Dikkatli baktığımda gözlerini bir yerden hatırlıyor gibi oldum. Eşsiz gözleri vardı bir gözünde çift göz kapağı varken diğerinde yoktu. Ve bu bana birini çağrıştırıyordu. Yıllar önceki bir hastamı.. Ateşe baktım bende onda ne çağrıştırdığını anlamak isteyerek. Belki de o bir psikopat değildi. Belki sadece psikolojik sorunları vardı. Anlamaya çalıştığım şeyler onun sesiyle uçuverdi.

-Ateşe bakan her insan farklı şeyler düşünür ve görür. Sen ne düşünüyorsun Jisoo-sshi?

Evet bu doğruydu ateş kiminde coşku ve heyecan uyandırırken kiminin de kendisini yakabileceğini düşünerek ondan uzak durması gerektiğinin sinyallerini verirdi beyni. Ama ben şuan bunları düşünmüyor veya hissetmiyorum. Ben zoru yapıyorum.. Onun ne düşündüğünü bulamaya anlayama çalışıyorum. Mesleğim bu..

+Sadece bakıyordum çok güzel ısıtıyor bizi.

Sade bir cevap vermiştim. Onun bir şeyler anlatmak istediği barizdi. O konuşsun istiyordum. Ve o bunu anlayıp söze girdi.

-Neden bunu yaptığımı çözümlemeye çalışıyorsun. Hep böylesin.. Açıkça söylemem gerekirse beni hatırlamanı beklerdim ve isterdim. Çünkü gidişimde bana seni her zaman hatırlayacağım Taetae demiştin... Ve beni her zaman seveceğini.

Taetae neden bu isim kulaklarımda yankılanıyordu şimdi? Yoksa gerçekten düşündüğüm gibi o benim hastam mıydı?

Ben düşünürken o hiç bir şey söylememişti. Kafamda eski seanslarım canlanmıştı.. Taetae Taetae.. Sanırım o. Emin olmak için yüzünü detaylıca incelemiştim. Evet oydu. Eskiden saçları kısa ve dağınıkken şimdi bakımlı genç bir erkekti. Obsesif-Kompülsif teşhisi koyduğum o çocuk Kim Taehyung.

4 YIL ÖNCE FLASHBACK

-Efendim Kim Taehyung geldi. Geçen hafta size randevu aldığını söylemiştim. İçeri davet edeyim mi?

+Öyle mi? Randevusu için erken bir saat ama zaten bugüne randevusu olan tek hasta o lütfen getir canım.

-Tamam efendim hemen getiriyorum.

deyip çıkmıştı yardımcım Rosé. Bakalım şimdi hangi acıya ortak olup hangi hayata dokunmaya çalışacaktım. Masama geçtim ve oturdum. Defterimi çıkardım. Sessizce beklerken kapının çalması ile ayağa kalktım ve buyurun diye seslendim. Kapıdan saçları oldukça dağınık ama aksine üstü başı derli toplu yüzü sevimli bir çocuk girmişti Rosé ile birlikte. En içten gülümsememi sunarak eğildim ve selamımı verdim. Hastalarla ilk tanışma anında onların güvenini kazanmak çok önemli bir adımdır. Ona bunu kazandırdığımı hissetmiştim. O da gülmeye çalışarak eğilip selam verdi. Rosé ise ben çıkıyorum efendim deyip çıkmıştı odadan bu esnada. Muhtemelen benim yaşlarımda olan ve psikiyatriste gelen bu çocuk ile baş başa kalmıştık her çeşit insanın içini döktüğü bu odada. Şimdi de içini dökme sırası ona gelmişti. Açıkçası işimde henüz yeni bir yılımı doldurmuşken değişik görünümü ile ilk defa bir hasta bu kadar ilgim çekmişti. Ona oturması gereken yeri göstererek buyurun buraya oturabilirsiniz dedim içtenlikle. O da yavaşça koltuğa yerleşti.

+Öncelikle merhaba efendim. Ben Jisoo. Sizin adınız nedir?

Biraz bekledi konuşmak için.

-Ben de Taehyung.

+Ne kadar güzel bir isim. Tanıştığıma çok memnun oldum Taehyung Bey.

tears line up | vsooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin