-1 Nefes

1.9K 91 22
                                    

Her zamanki gibi saat gecenin 2-3'üyken kapkaranlık gökyüzü, sepserin hava eşliğinde kütüphaneden aldığım kitabı okuyordum.

Buz gibi rüzgar tenime çarparken; kitabımın son sayfalarını okuyup çeviriyordum. Bitmesine 50 sayfadan az kalmıştı bu yüzden gayret edip bitirmeyi amaçlıyordum.

Kitap okumaya çok küçük yaşlarda başlamıştım sebebi küçükken yalnız olduğumdan kaynaklıydı.

Küçükken, yaşıtlarım gibi arkadaş edinmeye meraklı değildim. Tam tersine insanların gözünün içine bakamaz, eğer bakarsam bile
"Gözüne baktım, acaba benim hakkımda ne düşündü?"
Diye kendi kendime kuruntu ederdim.

Yalnızlığımdan dolayı benim arkadaşım kitaplar olmuştu. Duygularımı dile getiremediğimde; duygularımı aktarabilecek kitaplar alıp okurdum. Gerçi hâlâ da öyle.

Annem hep o zaman için yaşıtlarımla dışarı gidip parkta oynamamı isterdi. Ben ona istemediğimi söyler geçiştirirdim. Evde odamdaki kitaplığımda kitaplarıma ayırdığım bölümden kitap alır bol bol okurdum.

Eskiden hergün 2 veya 3 kitap bitirirdim. Çevrem her ne kadar "Zararlı.", "Gözlerin bozulur, fazla okuma." Gibi şeyler söylese de seviyordum bir kere. Bundan vazgeçemezdim.

Şu an bile balkonda sandalyenin üstünde otururken önümdeki kitaba o kadar dalmıştım ki; Bahçemde ki ağaçların arkasından beni izleyen bir hayaletten bir haberdim..

Sessiz sakin kitabımı okurken; bitmesine az kaldı diye bir yandan heyecanlıydım. Kitabın son sayfasını çevirdiğimde ise; Gözlerimi kapatıp, yavaşça başımı yukarı kaldırdım. Derin bir nefes alıp kafamı kitaba indirip gözlerimi açtım. Kitabın son satırlarını okuyordum. Hemen bitirip uyumak istiyordum. Kitap okurken çok fazla uykum geliyordu.

Kitabı bitirip hemen kapattım. Omuzlarımdaki battaniyeyi ittirip ellerime aldım. Bir an önce eve girip uyumak gözlerim için bayram gibi bir şeydi.

Eve girip, balkon ışığını kapattım. Odama girip ışığı yaktıktan sonra kitabımı sıkıca kavrayıp kitaplığımdaki
boş yere sıkıştırdım. Derin bir nefes verip, odamdan çıktım. Damağım kuruduğu için mutfağa girdim; dolapları karıştırıp bir su bardağını bulup elime aldım. Musluktan suyu doldururken ayaklarımı yere vuruyordum.

Musluktan akan su, bardağımı doldurduktan sonra musluğu kapatıp suyumu içmeye başladım.

Su içerken gözlerimi kapatmak adet gibi bir şey olmuştu. Sanki boğazımdan geçen su; tüm kötülükleri alıp götürüyormuş gibi rahatlatıyordu.

Son yudumlarımı içerken boynumda hissettiğim nefesle ağzımdaki bardağı öksürerek tezgaha bırakıp sırtımı duvara yaslamıştım.

Korku tüm bedenimi ele geçirmişken; Gözlerimle etrafı süzüp duruyordum. Hareket edemiyordum. Put gibi dikiliyordum

_________________________________________


Hatalarım varsa söyleyin lütfen
İlk hikayem olduğu için tecrübesizim.

Ghost ↣ Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin