Okuldan eve dönen Alex, telefonuna gelen bir aramayla durdu. Telefonuna baktığında arayan kişinin Karl olduğunu gördü. Yüzüne gelen gülümseme ile telefonu açıp kulağına doğrulttu.
''Karl?''
Telefonun diğer ucundan hiçbir ses gelmemişti.
''Karl? Orada mısın?''
Telefonun diğer ucu tamamen sessizdi. Ne olduğunu anlayamayan ve merak eden Alex Karl'ın evine doğru ilerlemeye başladı. Telefon hala açık ve kulağındaydı.
''Karl..? Evine doğru geliyorum. Eğer duyuyorsan geldiğimde kapıyı aç.''
Telefonu hala kulağında tutan Alex hızlıca Karl'ın evine doğru koşmaya başladı...
Çok geçmeden Karl'ın evine varmıştı.
''Karl... Geldim. Kapının önündeyim. A-''
Çalılardan gelen ses Alex'in hem ürkmesine hemde diyeceği şeyi unutmasını sağlamıştı. Telefondan gelen ses ile daha çok ürken Alex telefonu kapayıp bir köşeye attı. Şuanda odaklanması gereken tek şey Karl'dı. En yakın arkadaşına ne olduğunu bulması lazımdı. Yavaşca kapıya doğru ilerledi ve elini zile götürdü. Zile 3 kere bastığında bile ses gelmemesi Alex'in tüylerini diken diken etmişti. Elini zilden çekip kapıya götüren Alex kapının zaten açık olduğunu fark etti. Kapıyı tamamen açıp içeri girdi. Evi darmadağın bir şekilde bulmuştu. Bu normal birşey değildi. Karl asla evini bu şekilde bırakmazdı...
Evin içine tamamen giren Alex, çantasını bir köşeye bırakıp soğuk kanlı olması gerektiğini kendine tekrarlayıp tekrarlayıp duruyordu.
''K-karl? Ordamısın? Eğer bu bir şakaysa hiç komik değil! Ç-''
Duvarda gördüğü kan ile küçük bir çığlık attı. Evin üst katına doğru koştu. Bu bir şakaydı. Şaka olmak zorundaydı..
Yukarı katta güvenli olduğunu düşünen Alex odaları birer birer gezmeye başlamıştı. Karl'ın odasına geldiğinde durdu. Kapıyı yavaşca açtı..
''NICK?!''
Kapıyı açtığı gibi içeri koşturan Alex bilgisayar masasının üstünde duran ölü bedenin yanına gitti. Ölü olan beden onun diğer bir arkadaşı olan Nick'e aitdi. Ellerini bedenin üstüne koyup hareket ettirmeye çalıştı. Başarmıştı. Hareket ettirmişti. Fakat hareket ettirdikten sonra elini geri çekti ve ağlamaya başladı.
"N-Ni-"
Ağlaması gittikce şiddetlenen çocuk ölü bedenin yanından kalkmayı denedi. Kalkamıyordu.. Onu burada yalnız bırakmak istemiyordu.
Alt kattan gelen sesle kafasını kapıya doğru çevirdi. Hemen ayağa kalkıp en yakınındaki makası aldı. Ağladığı için hiçbir şey göremiyordu. Eliyle gözlerini sildi ve kapıya doğru ilerlemeye başladı. Telefonunu dışarıda bir köşeye fırlattığı için arayacak bir kişisi yoktu. Kapının tam yanına geldiğinde bir gölge gördü. Gölge hareket etmiyordu. Yavaşca kapıyı ittirdi ve dışarı çıktı. Etrafına bakınmaya başladı ama gölge yoktu. Korkudan nefes nefese kalmıştı. İlerlemesi gerekiyordu. Bu evden çıkması lazımdı.
Hızlıca aşağı kata doğru koşturmaya başladı. Kendisi merdivenlerin sonuna geldiğinde merdivenlerden ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Alex koşturarak çantasını aldı ve elindeki kanlara dikkat etmeden kapıyı açmaya çalıştı. Kilitliydi! Alex kapıyı zorlamaya devam ederken arkasında bir nefes hissetti. Boynunun tam yanında birisi nefes alıyordu. Elindeki makası düzeltti ve arkasına hızlıca döndü. Dönerken makası arkasında bulunan kişinin suratına doğrultmuştu.
Suratına makas deyen adam kısa bir bağırışla ellerini yüzüne koydu. Alex içeri koşturup anahtarı veya kapıyı açabileceği şeyleri araştırmaya başlamıştı. Tahmin ettiği kadarıyla makas adamın gözüne gelmiş olmalıydı. Oturma odasında bulduğu heykel'i eline aldı. Eğer yedek anahtarı aramaya devam etseydi büyük bir ihtimalle bulamazdı.
"UGH! NERDESİN?!"
Salondaki heykel'i eline aldı ve kapıya doğru yöneldi. Tam oturma odasından çıkacakken ayağında bir sıcaklık hissetti...
"NERDESİN?! ORTAYA ÇIK!"
Ayağına deyen sıcaklığın neyden geldiğini merak ediyor ama bilmek istemiyordu. Sıcaklığı takmadan ilerlemeye çalıştı fakat ilerleyemedi. Kendisinin duyabileceği bir şekilde yutkundu ve içinden 3'e kadar saydı.
"1..2..3!"
Hızlıca arkasına dönüp heykeli bacağına deyen şeye vurdu. O vurduktan hemen sonra bir inleme çıktı. Gözlerini yavaşca vurduğu şeye doğru çevirdi... Gördüğü şeyle bağırmamak için elini ağzına götürdü.
-------
EwewEqEwq-
Yeni kitap başlangıcı- güzel olur inşallah.
Umarım beğenmiştirsiniz!
Öpüldünüz! En çokta siz xItz-MoonLightx shadowcallie MUWWAH!!
(Kelime sayısı: 572)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
/Justice../-Technokity!
FanfictionEvine dönerken gelen aramayla başka bir yola dönen Alex evine geldiği an pişmanlık yaşamıştı.. ------------ Technokity! Umarım beğenirsiniz!