Uzunca bir süredir aradığı katilden tek bir iz bile bulamayan Kim Seungmin çıldırmanın eşiğine gelmişken ünlü bir dedektif olan Hwang Hyunjin'den yardım istemeye karar verir.
Görevi kabul edecek olan Hwang Hyunjin'le birlikte katili bulabilecekler m...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Felix elindeki dosyayı Seungmin'in odasına götürürken gördüğü bedenle duraksayıp yönünü o tarafa yönlendirdi.
"Changbin bir bakar mısın?"
Changbin duyduğu sesle gülümserken Felix'e döndü.
"Ben Seungmin ile konuştum ve arkadaşınla ortak çalışmayı kabul etti. Eğer o da kabul ederse bu davaya birlikte bakabilirler."
Changbin Felix'in onunla sadece iş hakkında konuşması ile üzülse de belli etmeden gülümseyerek onu onayladı.
"Tamam o zaman ben arkadaşıma haber vereceğim."
Felix fazla uzatmadan kısa bir teşekkür ederek hızlıca Seungmin'in odasına ilerledi.
Arkasından bir süre gülümseyerek Felix'i izleyen Changbin telefonunu çıkararak numarayı tuşladı.
"Daha bir saat önce konuştuk Changbin ne istiyorsun?"
Changbin Hyunjin'e göz devirerek konuşmaya başladı.
"Sağ ol ya bir arkadaşım sen varsın. Sen de böyle yap tam olsun."
Hyunjin telefon karşısında bir kıkırtı çıkarırken alaycı bir tonla konuştu.
"Agu bugu seni."
Changbin iğrenir bir yüz ifadesi yapıp sesler çıkarırken asıl konuya geldi.
"Her neyse şey için aradım. Haberin yok ama Felix'le konuştum ve onun arkadaşı ile ortak olmak zorundasın. Hayır deme gibi bir lüksün de yok çünkü çoktan kabul ettim"
Hyunjin ağlak sesler çıkarırken sesini yükseltti.
"Ya Changbin neden bana sormadan iş çıkarıyorsun başıma. Zaten bir davaya bakıyordum ben. Sen iki gün önce gördüğün platoniğine yaranacaksın diye neden cezasını ben çekiyorum."
"Birincisi ben platonik falan değilim. İkincisi dostum bu öyle bir vaka değil. Felix'in dediğine göre bu katil iki yılda tek bir iz bile bırakmamış. Hem de yirmiden fazla cesedin üstünde. Böyle bir katille karşı karşıyayız."
Hyunjin telefon karşısından 'tch' diyerek alaylı bir tonda konuşmuştu.
"Demek ki iyi bir dedektif değilmiş. Yazık oldu. Ben hep en iyilerle çalışırım biliyorsun."
"Sorun da bu aptal. Bahsettiğim dedektif işinde fazla iyi. Çoğu kişi onu gerçekte tanımıyor bile. İşini kısaca halledip davadan çekiliyor. Ama bu dava farklı. Sadece o değil diğer birkaç dedektifte bulamadı herhangi bir iz. Bir de anladığım kadarıyla sanırım katil buna her cinayetinde bir mesaj bırakıyormuş. Yani kimse bunu bilerek yapıyor."
Hyunjin bir süre duraksadıktan sonra konuştu. "Dedektifin adı ne demiştin?"
"Seungmin."
Hyunjin ekran karşısında kendince gülerken mırıldandı. "Umarım güzel biridir Seo Changbin yoksa başına geleceklerden ben sorumlu değilim."
