BOKSÖR

Kusura Bakma

Rahatsız edici koltuk ulan aynı benim yatağım varya Ezginin yatağını özledim ama işte Ayaz sayesinde hastanede geçiriyoz. Ezgiyi uyandırmadan kalktım. Kantine inip 2 tane tost 2 tanede çay. Ezginin yanına  gidip suratına minik minik öpücükler kondurdum hafif bir gülümsemeyle bana baktı sonra gülümsemesi koyboldu suratında sanki benden korkuyodu ve bu beni ciddi ciddi üzmüştü.

"Günaydın hayatım"

"Günaydın"

"Nasılsın ?"

"Belli olmuyo mu ?"

"Hayatım gerçekten özür dilerim"

"Benden özür dileme Hakan Ayazdan özür dile"

"Ben bu hayatımda kimseden özür dilemedim ondan mı diliyecem ?"

"Dilemezsen yüzümü göremezsin"

"Siktir lan bi kıçı kırık daha doğrusu kafası kırık bir lavuk için bunları mı diyosun ?"

"Evet ayrıca o lavuk değil o çocuk varya iyi günümde kötü günümde her zaman yanımda oldu ben bu hayatımda 3 kişiyle çıktım aslında seni pek sevmedi bunu söylemem gerek ama şuana kadar diğer 2 si beni o kadar üzdü ki artık kimle çıkarsam bir sınava tabi tutuyo"

"Ne sınavı bu ?"

"Soru soruyo işte"

"İyi tamam girelim bakalım içeri bi geçmiş olsun diyeyim"

"Hadi sen tek git"

Ayazın yattığı odaya doğru ilerdim. Kapısının önünde durdum Ezgiye baktığımda merakla bekliyodu derin bir nefes alıp içeri girdim. Ezgi benden şuanda Ayazdan özür dilememi bekliyo ama zor o kelimeyi hayatım boyunca kullanmadım gerek duymadım ama şuanda aşık olduğum kızı kaybetmek istemiyorum o yüzden o "kusura bakma , özür dilerim vb" kelimeler söylemek zorundayım ilk olucak..

"Ayaz ?"

"Sen miyidin ?"

"Malesef benim yerime Ezgiyi görmek isterdin bla bla bla biliyorum"

"Evet anlamışsın sonunda"

"Şimdi kardeşim sana hayatım boyunca kullanmadığım kelimeler söylemek zorundayım ama bunu hem Ezgi adına hemde sana üzüldüğümden söyliyecem ney......."

"Sadete gel"

"Neyse Ayaz gerçekten özü.. gerçekten özü... aaa neyse kardeşim gerçekten kusura bakma birden öyle yapınca panikledim birden Ezgide seni görünce beni es geçti yediremedim çünkü bu hayatta 1 annemi kaybetmekten korkuyorum birde Ezgiyi ama ne olur beni anlamanı bekliyorum senden."

"Sana bir takım sorular sorucam ama bunları kalbinden ve içten cevaplıyacaksın"

"Peki sor bakalım"

"Ezgiyi seviyomusun ?"

"Hayır"

"Nasıl yani ? ? ? ? ?"

"Onu sevmiyorum ona aşığım ben"

"Hımm beğendim neyse 2. soru Ezgi hakkında sapık şeyler düşünüyomusun ?"

"Heee düşünüyom ulan Ayaz ne adamsın varya ben onun dudağından öpememişken ellerim ellerine deyince bile heyecanlanıyorum sen bana sapık şeyler düşünüyomusun diye soruyosun yapma"

"Peki tamam ve son soru Ezgi üzgünken ne yaparsın ?"

"Elimden ne gelirse onu eğlendirmeye çalışırım ama onları yapmadan önce neden üzgün olduğunu sorarım tek başıma halledeceğim bir şeyse hallederim baktın olmuyo beraber hallediriz o sıkıntı değil sonra onun kafası dağılsın diye ne yapmak isterse yaparız"

"Ee peki bu baya yüklü olursa alışverişi olur canı bir şey ister sen daha öğrencisin ya istedikleri 1000 veya 2000 tutarsa ?"

"Ben şuanda çalışıyorum ve hastane masraflarını kim ödedi sanıyosun ?"

"Ney ? sen mi ödedin ? ve beni buraya nasıl getirdiniz lan şaka maka hatırlamıyorum bir şey"

"Bak kardeşim ben sana yumruk attığımda direk bayıldın zaten ama sana sadece bir tane vurdum sonra benim arabama atladık seni buraya getirdik ciddi bir durum değil dediler burnun kırılmış kaşın patlamış bir de gözünün biri fena morarık"

"Ulan Hakan bir tane vurdun ama nasıl vurdun gavura vurur gibi vurmuşsun ben hayatımda hiç tek yumrukta gitmemiştim"

"İlk oldu işte mesleğim gereği"

"Sahi sen ne iş yapıyon ?"

"Ama bak şuanda bunu bir Ezgi biliyor şimdi sana söyliyecem çünkü az da olsa güveniyorum sana kafes dövüşçüsüyüm ben ama bak kimseye söylemek yok tamam mı ?"

"Yuh anasını kaç maça çıktın ve kaçını yendin ?"

"3 maç hepsini yendim"

"Belli oluyor nereden geliyor bu yumruk araban vardır senin BMW mi Mercedes mi ?"

"Şey ikiside değil"

"Tofaş deme fişi çekerim direk"

"Yok lan o kadar değil 1 tane motorum var honda 300 lük arabamda Ford Mustang"

"Hakan kardeşim benim ben seni çok seviyorum biliyorsun dimi ?"

"Yavşama beğen geç fdmsd"

"Ulan Mustangler benim hayalim lan"

"Benim çocukluğumdan beri"

"Vay anasını neyse ne zaman taburcu olacam ben kendimi iyi hissediyorum ama başım ağrıyor"

"İstersen şimdi normalde 2 gün daha buradasın ama şu koltuklarda uyumayı sevmiyorum o yüzden parayı basıp çıkarıcam seni"

"Allah razı olsun lan burası da rahat değil"

"Tamam ben işlemleri başlatıyorum"

"Tamam başlat"

***EZGİNİN AĞIZINDAN***

Ulan Hakan bir girdi bir çıkmadı nabıyor o kadar içeri de Ayazı öldürmesin yok lan yapmaz öyle şey neyse aklıma kötü bir şey getir miyim. Aha Hakan çıktı sorayım ne konuşmuşlar diye.

"Ne konuştunuz ?"

"Basit şeyler özür diledim zar zor sonra muhabbet sohbet ettik soru sordu cevapları beğendi galiba her soruda gülümsedi sonra işimi sordu söyledim arabama felan hayran kaldı şimdi de hastaneden taburcu işlemlerini başlatıçam" dedi

"Ee 2 günü yok mu daha ?"

"Money money ;)" (ergen gibi oldu ama kb)

"Peki benim için de iyi oldu hem evlenirsek bacanak olacaksınız"

"Hı ney ? hee evet evlenirsek dimi"

"Tamam tamam kafanı yorma sen hadi Ayazın işlemlerini başlatta eve gidelim"

"Peki hayatım"

Hakan yanımdan gidince Ayazın odasına girdim.

"Ayaz Hakan nasıl biri sence ?"

"Sana karşı çok sadık sen ne dersen herfi harfine yapar seni seviyo hemde çok bu çocuk diğerlerinden değişik ama seviyor seni galiba şuanda ilk sevgilisi sensin galiba çünkü basit cümleler kurmadı değerini bil çocuğun bak"

"İşte benim Hakanım böyle biri değişik ama seviyorum çocuğu"

Kapı lap diye açıldı Hakan geldi sonra "pardon" deyip Ayazın kıyafetlerini getirdi. Ben odadan çıktım içerden gülüşüme sesleri geldi. onların anlaşması beni daha çok mutlu ediyo çünkü Ayaz bir çocuğu sevdiyse gerçekten iyi biri olduğu anlaşılırdı....

Arkadaşlar bu bölüm kısa oldu babamdan gizli yazıyom zaten hepinizden özür dilerim internet sorunum var tekrardan özür dilerim... Şarkıyı tavsiye ederim :))