sonsuz açlık

224 11 1
                                    


lena ve angel

sesi hala kulağımda çınlıyor biri banamı seslendi

lena: sizde duydunuz mu? yoksa ben kafayı mı yedim

mark: hayır bende duyuyorum biri banada seslendi

hepimiz sesin nerden geldiğini anlamaya çalışıyorduk.angelın uyanması epey uzun sürdü ama hala yarı baygındı.

george:ama hayır bekleyin bizim düşüncelerimiz kendimi kontrol edemiyorum mark düşüncelerimle oynama

mark :benim öyle bir yeteneğim yok george

kai: hey bana bakmayın benim böyle özel yeteneğim yok jess sen?

jess: benim hiç yok dünyadaki hiçbir vampirin yok ama prensesin hariç

ama angel uyanık değildi sonbahar ayındayız bu ayda newyorkta çok şimşek olurdu.vampirler en çok gücünü yıldırım olduğu zaman kullanırlar.

angel:ahhhhh deyip kalktım ne zamandır yatıyorum burda ben ya

lena:başın iyi mi acıyor mu?

kai: yaklaşma lena o şuan susuz ve aç senin için kötü olabilir evet uyandığına göre ilk avın

george: ben ona öğretirim siz gidin

canım hiç duymadığım bir tadı istiyordu boğazımın kuruduğunu hissettim sanki tenime demiri batırmışlar gibi bir his.kan. hızlıca ayağa kalktım sesim az çıktığı halde

angel: boğazım .... boğazım çok çok.......... acıyor lena git burdan diyebilmiştim

george kolumdan çekiştirerek  dışarı çıkardı, beni kucağına aldı hızlı bir şekilde ormana götürdü .kucağından yere indirdi

george: şimdi sakin oll nefesinin hissettiği yere bak nefesini kontrol ettt!

onu dinleyip etrafa baktım içimdeki kan hissi beni bitiriyordu georga dönünce bana endişeyle baktığını gördüm.

angel:ben bunu yapamam öldüremem !!

george: doğanın kanunu bu ....... bende ilk başta öyle demiştim

derken bir his beni dürttü irkildim kokuyu takip ettim georgeun sesi kulağıma geldi

                            işte başladıkk

**********************************************

george

onu vampir yapmıştım sevdiğim kadın yanımdaydı  meleğimm..........

pişman mıyım ? hayır diye söylendim onu baş edemeyeceği bir sonsuzluğa yittim benimle beraber ömür boyu dikkatli bakışla onu süzüyordum kokuyu almıştı . yanına gittiğimde ağlıyordu  çenesinde kan vardı anlaşılan artık yanımda dişi vampir duruyordu.

george: neden ağlıyorsun?

angel :hepsi senin suçun deyip beni itti ben böyle olsun istemedim hemde hiç diye bağırıyordu.

george: sanki ben çok istedim dedim yalan söyledim ona aslında.....

angel: seni artık görmek istemiyorum dedi kaçıp uzaklara gitti yeni vampir olduğu için benden daha hızlı ve güçlüydü hala vucudunda az olsada insan kanı vardı ona yetişemedim onu yakalayamadım kaçtı.

********************************************

georgedan kaçtığım için korktum hala beni takip ediyor olabilirdi bir süre dinlenmek için başımı ağacın gövdesine yasladım yavaşca sürtünerek yere eğildim bir kız sesiyle irkildim.

jess: çok güzel değil mi ?

angel: yaaaaa nedemezsin

jess: ölümsüz olmak çok güzel sonsuza dek

angel: ben istemedim ben istemedim deyip bağırdım sesim yankıılandı

jess:yarışa varmısın?

angel: ne yarışı

jess: hız ve güç nehre kadar

angel : tamam dedim

yarışa başladık daha ilk anda rüzgarın tenimde ve saçlarımdaki soğukluğuyla etkilendim gerçekten etkilendim itiraf ediyim yarışta ben öndeydim nehrin üstünden hızlıca atladım karşıya geçtim.

angel: kazandım diye jesse bağırdım harikaydı.

bir an düşündüm kendimce gerçekten vampir olmayı istemedim mi? diye ama gerçekten müthiş doğaüstü güçler tek sevmediğim yanı ömür boyu kan içecek olmamdı ben daha karıncayı bile incitmezken şimdi birinin canını alıyordum georgeun söyledikleri kulağımı tırmaladı

''doğanın kanunu bu ..... bende ilk başta " derken nedemek istemişti?

işimiz bittikten sonra jessle eve geldik. evdeki vampir topluluğu ayrılmıştı sadece kai george mark lena jess ve ben kalmıştım içimden bir ses burda kalmak istemediğimi söyledi aramızda uyuyacak olan sadece lena vardı. kimse uyumuyordu bu arada georgeun gözleri üstümde olduğunu gördüm ufaktan beni süzüyordu ona bütün nefretimi kusmuştum sinirli gözlerle bana bakıyordu.

kolumdan çekti

angel: hey ne yapıyorsun sen ya

george: konuşmamız lazım diye beni terasa çıkardı

angel:" ne var söyle canımı acıtmayı kes artık" diye bir şey zırvaladım gözleri o kadar derindiki kendimi bakmaktan alı koyamadım.

george:sana sadece bir soru sorucam iyi dinle! beni hiç sevmedin mi?

angel: haa diye kalakaldım bu ne biçim bir soruydu.ona sevdiğimi söyleyen bendim malmı bu çocuk ya

george:cevap ver diye üstüme geldi aramızda mesafe kalmadı

angel: benn........ diye kalakaldım."seni çok sevdim ama" demiştim ki;

dudaklarımız birbirimizle buluştu .

 

okuyucularım merhaba yeni bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz 

rose (jb & taec)

higschool vampireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin